Kuyu İle İlgili Atasözleri Deyimler ve Anlamları Açıklamaları

0
Advertisement

İçinde kuyu geçen atasözleri ve deyimler nelerdir? Kuyu ile ilgili atasözleri ve deyimlerin anlamları ve açıklamaları. Kuyu hakkında atasözleri, deyimler.

kuyu deyimler

Arka Plan Kaynak: pixabay.com

Kuyu İle İlgili Atasözleri

  • bir deli kuyuya bir taş atar, kırk akıllı çıkaramazmış
    bir insan bazen akla ve mantığa sığmayan bir iş yapar; yapılan iş, hiçbir kurala uymadığı için pek çok akıllı insan bunu düzeltmeye çalışır, fakat başaramaz.
  • el için kuyu kazan, evvela kendisi düşer
    başkasına tuzak hazırlayan kimse, bu tuzağa ondan önce kendisi düşer.
  • kazma elin kuyusunu, kazarlar kuyunu
    sen başkasına kötülük yapma yolunu tutarsan başkası da sana kötülük yapma yolunu tutar.

Kuyu İle İlgili Deyimler

  • (birinin) ipiyle kuyuya inilmez
    ‘kendisine güvenilmez’ anlamında kullanılan bir söz: ‘O tüysüz keratanın ipiyle kuyuya inilmez.’ -A. İlhan.
  • (birinin) kuyusunu kazmak
    birinin yıkımına çalışmak, kötü duruma düşmesini istemek: ‘Yüzden ağır durup arkadan kabinenin kuyusunu kazacaksın!’ -M. Ş. Esendal.
  • çay kenarında kuyu kazmak
    elde, amaca ulaşılacak bol araç varken emek harcayarak başka yollar aramak.
  • iğne ile kuyu kazmak
    yetersiz araçlarla, sürekli ve sabırlı bir biçimde çalışıp çok güç olan veya çok ağır yürüyen bir işi başarmaya çalışmak: ‘İğne ile kuyu kazmak gibi bir şeydi oymacılık.’ -Ç. Altan.
  • kazdığı çukura (kuyuya) kendisi düşmek
    başkası için hazırladığı kötülüğe kendi uğramak.
  • kendi kuyusunu kendi kazmak
    kendine zarar verecek davranışta bulunmak.
  • kuyu gibi
    1) çok derin (yer); 2) basık ve karanlık (yer).
  • kuyudan adam çıkarmak
    1) olumsuz, uygunsuz veya yasal olmayan bir duruma son vererek birini haklarına kavuşturmak; 2) unutulmaktan kurtarmak.
  • zemzem kuyusuna işemek
    ünlü olsun, adı anılsın diye herkesi iğrendirip kızdıran kötü bir iş yapmak.

Kuyu Hakkında Bilgi

Su elde etmek için, toprakta, su tabakasına varıncaya kadar derinliğine kazılan, çukura «kuyu» denir. Tarihin çok eski çağlarında Çinliler, Mısırlılar kuyular açarak su elde etmişler, böylece tarımda . ilerlemişlerdir.

Yağan yağmur, kar suları toprağın arasından süzülerek geçirimsiz iki tabaka arasında toplanırlar. Yukarıdan kuyu açarak bu suyu yeryüzüne çıkarabiliriz. Açılan kuyuların kenarları, toprağın suya karışmaması için, ya taş, ya da tuğlayla örülür. Kuyuda biriken su ya yukarıdan iple sallandırılan kovayla ya da motorla emilerek çıkartılır.

Genel olarak, kuyu suları saftır. Toprak tabakaları suyu bir filtre gibi temizler. Bazı kuyuların suyunda erimiş bir halde madenler bulunur. İçilebilecek lezzeti olan bir kuyu suyunun kullanılabilmesi için toprak yüzeyinden 3-4 metre kadar aşağıda olması gerekir. Kuyuların yakınındaki lağım, bulaşık çukuru gibi yerlerdeki mikroplar kuyulara sızarak suyu pislendirirler. Bunun için, kuyuların bu gibi yerlerden uzak olması gerekir. Yazın az yağış olduğu zaman kuyuların suları çekilerek azalır, kışın dolar. Bazen de tamamen sular çekilerek kuyunun boşalmasına sebep olur. Bunlara «kör kuyu» denir.

Geçirimsiz tabakalar arasındaki su, basınç altında bulunursa yukarıya doğru fışkırır. Bu kuyulara «artezyen kuyusu» denir.

Advertisement

Leave A Reply