Kynik Felsefesi (Kinizm, Sinizm) Nedir? Hangi Fikirleri İleri Sürer?

0
Advertisement

Kinizm nedir? Kinik, sinizm ya da kynik olarak isimlendirilen felsefenin özellikleri ve  tarihçesi nedir?

Materyalizm (Maddecilik) Nedir? Tarihçesi ve Felsefe ve Düşünceleri

Kynizm; insanın erdem ve mutluluğa, hiç bir değere bağlı olmadan, tüm gereksinmelerinden sıyrılarak bağımsız olarak erişebileceğini savunan felsefe öğretisidir.

Sokrates‘in ölümünden sonra onun görüşünü işlemek, geliştirmek ve yaygınlaştırmak isteyen öğrencileri değişik okullar kurdular. Bunlardan biri de Atina’da Kynosarges Gymnasion’da, Anthistenes (İÖ 444-368) tarafından kuruldu. Kynism bu okulun öğrentisinin adıdır ve Kynism okulu olarak da anılır. Okulun adının, Kynosarges’den geldiği söylenirse de okulun öğretisine uygun yaşayanların toplum içindeki durumları nedeniyle Kynos sözcüğünden türetilen Kynik (Köpek gibi-köpeksi) sözcüğünden geldiği anlayışı daha yaygındır. Toplumdaki tüm değerleri bir tür karşı çıkışla onları yok sayarak, pis, sefil, karşılıkla saygıdan uzak yaşayan bu insanlar eylemlerinin erdemli olduğunu savunmaktaydılar. Çünkü onlar için yaşamanın tek ereği, her şeyi anlamlı kılan tek şey olan erdem, insanın tam bağımsızlığıdır. İnsan tutkulardan, boş kuruntulardan, günübirlik duygulanımlardan, gereksinmelerden ne kadar kendini kurtarırsa o kadar erdemli olur. Erdeme götüren bu yolda insanın en büyük dayanağı bilgidir. Bilgi olmadan erdem olanaksızdır. Bu nedenle her tür bilgi insanın yaşamasıyla, ahlakla bağıntılı olmak zorundadır.

Kynikler bu bireyci tutumları yanında mutluluğu da önemserler. Mutluluk; Haz alınan şeylere ulaşmadan kaynaklanan bir mutluluk değildir. Kynikler, Hedonistlerin avunduğu ve temel ilke olarak aldıkları hazdan uzak durmayı yeğlerler. Kynik Okulu’nun kurucusu Anthisthenes: “Hazdan korkarım. Bu öyle bir korku ki, deli olmaktan duyulacak korkuyu bile bastırır” der. İnsan ne ölçüde çalışır, dayanıklı ve sert olursa o ölçüde kendine dayanır, onu sürükleyip götürecek sıradan ve değersiz şeylerden uzak durur. Bu nedenle ne toplumla ve toplumun değerleriyle, ne devletle, ne aile ile, ne dinle bir ilişkileri yoktur. Toplumun onlarla ilgili yargılarına da aldırmazlar. Toplumun yargıları önemsizdir. Onları mutlu kılacak olan bilgi ve erdemdir. Gerçek mutluluk için başka yol yoktur Kötülük ne amaçla olursa olsun insana mutluluk vermez. Kötülük gibi insanı oyalayan, mutluluk verecekmiş gibi kendine çeken güzellik, zenginlik, ün, onur vb. şeylerden kaçınmak gerekir. Çünkü bunlar ne bilgi ile, ne erdemle ve ne de mutlulukla bağdaşırlar. Tersine inşam bağımlı kılarlar. İnsanın bunlara aldırış etmemesi gerekir. Bunlar kayıtsız kalınacak şeylerdir. İnsan mutluluğunun kaçınılmaz bir yanı da özgürlüktür. Özgürlük: İnsanın kendisine egemen olması iç varlığının bağımsızlığıdır. İnsan birtakım şeylere ne kadar kayıtsız kalır, ne kadar az gereksinmesi bulunur ve doğru bilgileri ne kadar över ve ona göre yaşayacak olursa, o kadar özgürdür.

Kynik felsefesine uygun yaşamayı tam bir tutarlılıkla sürdürmüş olan Sinoplu Diyojen’dir (Diogenes) (İÖ 412-323). Uygarlığa sırt çevirerek yaşayan Diyojen Kynik Okulu’nun en önemli dayanaklarından biri olan, doğaya aykırı olduğu için insanın yapıp yarattığından uzak durmak, elden geldiğince doğaya uygun yaşamak savı tümüyle görülür.

Advertisement

Leave A Reply