Nikola Pašić Kimdir?

0
Advertisement

Nikola Pašić kimdir ve ne yapmıştır? Nikola Pašić hayatı, biyografisi, siyasi kariyeri hakkında bilgi.

Nikola Pašić

Nikola Pašić; (d. 31 Aralık 1845, Zajecar, Sırbistan – ö. 10 Aralık 1926, Belgrad, Yugoslavya), Sırbistan’ın (1891-92, 1904-05, 1906-08, 1909-11, 1912-18) ve 1918’de kurulan Sırp, Hırvat ve Sloven Krallığı’nın başbakanıdır. (1918,1921-24,1924-26).

Orta halli bir tüccar ailesinin oğluydu. Belgrad’da mühendislik öğrenimi gördü. Ardından Zürich Politeknik Okulu’nu bitirdi. Zürich’te bulunduğu yıllarda tanıştığı Mihail Bakunin’in etkisiyle siyasetle ilgilenmeye başladı. 1873’te Sırbistan’a döndükten sonra Svetozar Markovic önderliğindeki sosyalist gruba katıldı ve Oslobodjenje gazetesinin yayın yönetmenliğini üstlenerek Markovic’in görüşlerinin yayılması için çalıştı. Aynı dönemde Prens Milan Obrenovic’in (1882-89 arasında Sırbistan kralı IV. Milan) despotik yönetimine karşı mücadele amacıyla siyasete atılmaya karar verdi. 1878’de meclise seçildikten sonra muhalefetin önderliğini üstlenerek ülkede parlamenter demokrasinin kurulması için mücadele etti. 1881’de Radikal Parti’nin kuruluşunda görev aldı.

Radikallerin 1883’te Zajecar’da Milan yönetimine karşı başlattıkları ayaklanma baskıların daha da yoğunlaşmasına ve birçok Radikal önderin ağır biçimde cezalandırılmasına yol açtı. Ülkeden kaçmak zorunda kalan Pasic, Milan’ın 1889’da oğlu Aleksandar lehine tahttan çekilmesi üzerine sürgünden döndü ve hemen ardından Parlamento (Skupstina) başkanlığına seçildi.

1899’da Milan a karşı düzenlenen başarısız suikast girişiminden sonra birçok Radikal Parti üyesiyle birlikte ölüme mahkûm edilen Pasic sonradan bağışlandı.

Advertisement

Aleksandar’ın kanlı bir hükümet darbesiyle devrilip Karayorgiyeviç hanedanından I. Petar’ın başa geçtiği 1903’ten sonra, Pasic Sırbistan’ın en güçlü devlet adamı durumuna geldi. Aralık 1904-Mayıs 1905 ve Mayıs 1906-Haziran 1908 arasında başbakanlık ve dışişleri bakanlığı, Ekim 1909’dan yerini en büyük siyasal rakibi Milovan Milovanoic’e bıraktığı 1911’e değin de başbakanlık görevini yürüttü. 1912’de yeniden başbakan ve dışişleri bakanı oldu.

I. Dünya Savaşı’nın başlangıcında feshedilen parlamento Nis’te (Niş) yeniden toplandı ve Kasım 1914’te Pasic başkanlığında bir koalisyon hükümeti kuruldu.

Pasic I. Dünya Savaşı boyunca sürgündeki Sırbistan hükümetinin başkanlığını yürüttü. Koalisyon hükümetinin 1917’de dağılmasının ardından yalnızca Radikallerden oluşan bir hükümet kurdu. Rusya’da Çarlık rejiminin yıkılmasıyla (1917) konumu daha da zayıflayan Pasic, Sırplar arasındaki birliği öne çıkaran tutumundan vazgeçerek Slavların kurduğu, Ante Trumbic önderliğindeki Yugoslav Komitesi’yle eşit koşullarda görüşmeyi kabul etmek zorunda kaldı. Görüşmelerin sonucunda, savaştan sonra birleşik bir Yugoslav devletinin kurulmasını öngören Korfu Bildirisi (Temmuz 1917) imzalandı. Sırbistan ve Güney Slav eyaletleri 1 Aralık 1918’de Sırp, ‘Hırvat ve Sloven Krallığı adı altında birleşti.

1921’de yeniden başbakanlığa atanan Pasic, Sırpların ülkede yaşayan öteki milliyetler üzerindeki hegemonyasını onaylayan ve güçlü bir monarşi yönetimi altında son derece merkezi bir yönetim yapısı oluşturan yeni anayasanın yürürlüğe girmesini sağladı. 1921 kışında Demokratları hükümetten uzaklaştırarak bütünüyle Radikallerden oluşan bir kabine kurdu. Mart 1923’teki seçimlerde çoğunluğu elde edemediyse de muhalefetin zaaflarından yararlanarak görevde kalmayı başardı. Temmuz-Ekim 1924 arasında iktidar olan Ljubomir Davidovic başkanlığındaki koalisyon hükümetinin dağılmasının ardından bir kez daha başbakan oldu. Ama Kral Aleksandar’la ve merkeziyetçi yönetime karşı çıkan Hırvat ve Slovenlerle olan ilişkileri giderek gerginleşti. Şubat 1925’te parlamentoyu feshederek Stjepan Radic’i ve Hırvatistan Köylü Partisi’nin öteki önderlerini hapse attırdı. Aynı yıl Radic’le geçici olarak işbirliğine girdiyse de istikrarlı bir hükümet kurmayı başaramadı. Yönetimin merkeziyetçi yapısını daha da güçlendirmeye yönelik eğilimlerinin Radic tarafından kamuoyu önünde açıkça eleştirilmesi üzerine, Mart 1926’da istifa etmek zorunda kaldı.


Leave A Reply