Homeros’un Odysseia Destanı Hakkında Bilgi, Odysseus Kimdir?

0
Advertisement

Dünyaca ünlü Yunanlı şair Homeros tarafından İlyeda destanının devamı olan odysseia destanı ve Odysseus hakkında bilgi.

odysseia

M.Ö. IX. yüzyılda yaşadığı sanılan ünlü Eski Yunanlı şair Homeros’un «İlyada» destanının devamıdır. Vezinli, kafiyesiz bir nazım şekliyle yazılmıştır. «Heksametron» denilen altı ayaklı, vurgulu hece düzenine göre aruz veznini andıran ritimli bir vezin kullanılmıştır.

Homeros, bu eserini yirmi dört bölüm üzerine kurmuştur. Troia (Truva) Savaşı’ndan sonra, yurduna dönmekte olan Yunan krallarından Odysseos’un başından geçenleri anlatır, bu arada zamanın yaşayışı, insanların ahlakları, gelenekleri üzerinde de durur.

Destanın konusu kısaca şudur: Odysseos’u, nemflerden (su perilerinden) Kalypso Ogygia adasında alıkoymuştur. O, adada Kalypso’yla bulunurken beri yanda, İthaka’da çok şey olur. Odysseos’un kendisine bağlı karısı Penelope, Troia savaşlarının kazanılması, eşinin dönmesi şerefine bir şölen verir. Bu şölene gelenler, yalan haberlerle Penelope’yi kandırmaya çalışırlar. Hele Odysseos’un öldüğünü söyleyerek kendisiyle evlenmek isteyenler pek çoktur. Genç kadın kendini bunlardan zor korur. Oğlu Telemakhos, artık koskoca bir delikanlı olmuştur.

Anasını güç durumdan kurtarmak, babasını bulmak için yola çıkar. Odysseos da Kalypso’nun yanından kendini kurtarmıştır. Gemisiyle denizlere açılırsa da fırtınaya yakalanır, gemi batar. Faiak’ların ülkesine düşer. Bu ülkenin kralının Nausikaa adında gayet güzel bir kızı vardır. Kral Alkinoos, Odysseos’u iyice ağırlar. Başından geçen her şeyi Alkinoos’a anlatan Odysseos, Kyklop’u nasıl öldürdüğünü de saklamaz. Bu arada Telemakhos’un da başına birçok dert açılmıştır. Kalypso’nun adasına uğramış, oraya kral yapılmak istenmiştir. Akıl hocası Nestor’un bilgili öğütleri sayesinde kendini kurtarır. Destanın sonunda Odysseos, İthaka’ya döner. Karısını elinden almak isteyenleri öldürür.

Advertisement

Odysseus

Odysseus; Lat. Ulyssus. Homeros’ un Odysseia destanının yiğit-insan kahramanı; destan kişisi olmanın yanı sıra insanlığın doğayla savaşmı simgeleyen akıl, irade bileşimi. Kimliği; her zaman düşünerek bulan, gerektiği zaman küçük yalan düzenlerle işini yürütmesini bilen kurnazlığını belirtir. Direnişi doğanın en büyük güçlerinden birini, denizi alt etmeye yöneliktir.

Poseidon; Yunan insanlarının düşman saydıkları denizi simgeler. Böylece Odysseus; çağımızın büyük keşiflerine yol açan arayıcı, bulucu, yaratıcı zekâyı da simgeler. Bu kafa üstünlüğünün yanı sıra Odysseus, bedence de üstündür. Güzel ve güçlüdür, kadınların ilgisini çeker, ilkçağın insan ülküsüdür. Tarihsel kişiliği, İthake (İthaka) kralı Leartes’in Antikleia ile birleşmesinden doğmuş oğula bağlanır. Dedesi Autolykos’un avına katılmış, o avdaki bacak yarası yıllar sonra yurduna dönünce dadısı tarafından tanınmıştır. Eurytos’un ünlü yayıyla da karısına aday kişileri bir bir haklayacaktır. İkarios kızı Penelopeia ile evlenmiştir. Helena’nın seçeceği kişiye arka olmak için bütün adaylara ant içirerek sonradan Troya seferine yol açan da Odysseus’dur. Troya önündeki on yıllık savaş süresi boyunca Odysseus’un hem savaşçı, ordu komutanı, hem danışman, elçi, arabulucu olarak oynadığı rol, gösterdiği canlılık ve atılganlık anlatmakla bitmez. Tahta at düzeni de onun kafasından çıkacaktır. Odysseus’ un yurduna dönüp tahtına kavuştuktan sonra ne yaptığı Odysseia destanında bildirilmez. Çünkü mutlu insanın dramı öne geçemez; asıl işlenmesi gereken konular, henüz çözülmemiş sorunlar amacına ulaşamamış insanların serüvenleridir.


Leave A Reply