Öğretmenler Günü İle İlgili Yazı, 24 Kasım Konuşma Metni Örneği

0
Advertisement

Öğretmenler Günü ile ilgili yazı, konuşma metni örneği. Öğretmenler günü ne zaman, ne amaçla kutlanır konulu konuşma metni, yazı örneği

Öğretmenler Günü İle İlgili Yazı

Öğretmenler Günü İle İlgili Yazı

Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Millet Mektepleri Başöğretmenliğini kabul buyurdukları 24 Kasım’ı, Mustafa Kemal Atatürk’ün doğumunun ıoo. yıl dönümünden itibaren “ÖĞRETMENLER GÜNÜ” olarak kutlamaktayız. Bugün “Öğretmenler Günü”nün …… yılını kutlamanın mutluluğu içinde, tüm öğretmenlerimizi sevgi ve saygı ile selamlarım.

Öğretmenler Günü’nün amacı, zor fakat şerefli bir mesleğin elemanı olan öğretmenlere toplumda saygınlık kazandırmak; öğretmenler arasında sevgi, saygı ve dayanışma bağlarını kuvvetlendirmek; sorunlarını dile getirerek duyurmak; emekli öğretmenlerimizin hatıralarını canlı tutmak; Başöğretmen Atatürk’ü ve Türk Milli Eğitimi’ne hizmet vermiş olanları saygı ile anmak; özellikle mesleğe yeni giren öğretmenlere bu mesleğin yüceliğini ve bilincini kazandırmaktır.

Bir toplumun bağımsız ve uygar olması ve her alanda kalkınabilmesi için iyi bir eğitim ve öğretim yapısının bulunması zorunludur. Bunu çok iyi bilen Atatürk onca iş arasında 16-17 Temmuz 1921’de Milli Hükümet’in ilk eğitim kongresini açarak milli eğitim sorunlarını ele almış ve görüşlerini şöyle açıklamıştı “Şimdiye kadar takip edilen eğitim ve öğretim metotlarının, milletimizin tarihsel gerileyişinde en önemli etken olduğu kanaatindeyim. Onun için Milli Eğitim Programı’ndan söz açarken, eski devrin boş inançlarından, doğuştan taşıdığımız özelliklerle hiç ilişiği olmayan yabancı fikirlerden, doğudan ve batından gelen bütün etkilerden tamamen uzak, milli ve tarihsel karakterimize uygun bir kültür kastediyorum. Çünkü milli dehamızın gelişmesi ancak böyle bir kültürle sağlanabilir … “

Düşman orduları Anadolu’dan kovulduktan sonra, milletimize yıkıcı tesirleri olan geri zihniyetle de savaşmak zorunluydu. Atatürk, böyle bir savaşın heyecanını o kadar kuvvetle duyuyordu ki, “işte memleketi kurtardınız, şimdi ne yapmak istersiniz?” sorusuna karşı “Maarif’ Vekili olarak milli irfanı yüceltmeye çalışmak en büyük emelimdir” cevabını vermiştir.

Advertisement

Büyük Atatürk, devletin istiklalini, milletin medeniyet seviyesini ve memleketin refahını milli eğitime bağlı gördüğünden, bu sistemdeki sorunları açıklamaya, çözmeye çalışmıştır.

Değişik tarihlerde yaptığı konuşmalarda şöyle diyor:

“Türk Milli Eğitimi, Türk milletinin daha güçlü, daha müreffeh olmasını, kişilerin mutluluğunu sağlayan çalışmaları kapsar …. “

“Milletimizin siyasi, toplumsal hayatında, fikri eğitiminde, rehberimiz ilim ve teknik olacaktır. Okul sayesinde, okulun vereceği ilim ve teknik sayesinde, Türk sanatı, ekonomisi, Türk şiiri ve edebiyatı bütün güzelliğiyle gelişir.”

Atatürk, geleceğin Türkiye’sinin okullarla kurulacağına, çağdaş uygarlık düzeyi ne öğretmenlerle ulaşılacağına inanıyordu. Hangi nedenle geziye çıkarsa çıksın okulları gezer, onları birer bina ve öğrenci mevcudu olarak düşünmezdi. O’nun için okul demek öğretmen demek, öğretmen demek yarınları hazırlayan çağdaş insan demekti. Başöğretmen Atatürk, okuma-yazma seferberliğinin, buna bağlı olarak bilgi nurunun bütün vatan sathına yayılmasın istiyordu. Bu nedenle harf inkılabına çok önem vermiştir. 1928 tarih ve 1353 sayılı kanunla yeni Türk harflerinin kabul edilişinden sonra, O’nun başöğretmenliğe başladığı 24 Kasım’ın “Öğretmenler Günü” olarak kabul edilmesinin bizce anlamı çok büyüktür.

Başöğretmenimiz Atatürk’ün izinde, O’nun ilke ve inkılapları doğrultusunda, milli eğitimin,amaç ve ilkelerini gerçekleştirecek, Türk eğitim sistemini geliştirip başarıya ulaştıracak öğretmenlerdir.

Ülkemizin gelecekteki hayatı üzerinde, öğretmenin üstlendiği sorumluluk son derece ağır ve büyüktür. Çünkü toplumun mimarı, gençliğin heykeltraşı öğretmenlerdir. Öyle bir mimar ve heylektraş ki, işlediği ham madde insandır.

Öğretmen, geleceğimizin teminatı olan sevgili qençlerimizin ruh ve karakter yapılarının gelişmesinde, sosyal ve zihinsel hayatlarının olgunlaşmasında büyük rol oynar. Bu nedenle Atatürk, “Öğretmenler, yeni nesil sizin eseriniz olacaktır.” diyerek öğretmenlerin görev ve sorumluluğunu en açık biçimde belirtmiştir.

Advertisement

Öğretmen, toplumun ve insanlığın kaderini de etkiler. Bismark: “Bana öğretmenleri veriniz, size yepyeni bir Alman toplumu yapayım.” derken her halde bu gerçeği vurgulamak istemişti. Öğretmenlik zor bir meslektir. Çünkü, okulda öğrencilerine bilgi, beceri ve olumlu davranışlar kazandırmakla öğretmenin görevi bitmez. Evine yorgun döndüğü zaman, ertesi gün işleyeceği derslerini hazırlamak ve sınav kağıtlarını okumak zorundadır. Topluma onun kadar emeği geçen başka bir meslek mensubu yok gibidir. Sokrates: “Dünyada her şeye değer biçmek mümkündür, fakat öğretmenin eserine asla değer biçilemez” diyerek, öğretmenin hakkının ve emeğinin değerinin hiç bir zaman ödenemeyeceğini ne güzel dile getirmiştir.

Öğretmenliğin saygınlık kazanması, maddi ve manevi yönden güçlenmesi; öğretmenlerimize eğitim ve öğretim amaçlarını gerçekleştirmek için gerekli ortamın hazırlanması, güven içinde çalışmaları ve isteklendirilmeleri en büyük dileğimizdir.

Öğretmenler, Başöğretmen Atatürk’ün gösterdiği yolda Türkiye’mizi çağdaş uygarlık düzeyine çıkaracak “Fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür” nesiller yetiştirmenin bilinç ve sorumluluğunu taşıyoruz. Öğretmenler gününün, büyük Türk Milletine ve onun değerli eğitim ordusuna kutlu olmasını dilerim.


Yorum yapılmamış

Leave A Reply