Antik Çin Tarihi

0
Advertisement

Çin’in bilinen antik tarihi ile ilgili bilgiler. Antik Çin tarihi hakkında bilgi.

Çok eski bir tarihe sahip olan Çin’in hanedanlar öncesi karanlıktır. Çin uzun tarihi boyunca birçok hanedan tarafından yönetilmiştir. Bu hanedanlar şöyle sıralanır:

Hya (Hsia) ve Şahg (Yin Hanedanı (İÖ 1994-1553/1523-1028).
Hya Hanedanı’na ilişkin bilgiler, imparator adlarından öteye geçmez. Çin tarihinde yazılı belgeler ilk kez Şang Hanedanı döneminde ortaya çıkar. Bu döneme ait bilgiler de tam değildir. Bazı kaynaklara göre hanedanlık, Hya Hanedanlığı’nı yıkmak amacıyla çevresindeki soyluları ve onların çalışmalarını bir araya toplayan Tang adında bir kişi tarafından kuruldu. Bu tarihten İÖ 1028’e kadar süren döneme ilişkin bilgiler, yönetime gelen kral adlarıyla sınırlıdır.

Çu (Chou, Ç’u) Hanedanı (İÖ 1027-256).
Çu Hanedanı’nın ilk bölümü olan (kuzeybatıda, bugünkü Sian yakınlarında bulunan yönetim merkezi) ve Batı Çu olarak bilinen hanedanlık boyunca, Çin uygarlığı önemli bir duraklama olmaksızın gelişimini sürdürdü. Çu’lar kurdukları sistemle askerlikte, politika ve din alanlarında kendilerine bağladıkları derebeyliklere (vasallara) kendi bölgelerinde serbestlik tanıdılar. Doğu Çu. Tarihte Çu Hanedanlığının ilk bölümü olarak bilinen Batı Çular, güçlerini giderek yitirdiler, İÖ 771’de barbarlarla işbirliği yapan bir derebeylikçe yönetim merkezleri, doğuya Hanan’daki Loyang’a taşımaya zorlandı. Böylece hanedanlığın adı da “Doğu Çu” olarak değişti. Bundan sonraki dönemde, ellerinde yalnız dinsel konulardaki yetkiler kalan Çu kralları, özellikle politika ve askerlik alanındaki etkilerini yitirdiler. Dağlık bölgelerdeki göçebelerle birleşerek güçlü devletler kuran bazı derebeylikler, Sarı Irmak Havzası’ndaki devletler için (orta krallıklar) büyük bir tehlike oluşturdular. İÖ 5. yüzyıla gelindiğinde egemenlik çekişmesini sürdüren üç güçlü devlet kalmıştı; Çuların yurdu olan kuzeybatı bölgesindeki; Yang Çe Irmağı Vadisi’ nde bulunan ve kuzey kültüründe önemli değişimler yapan Çu; öteki devletlerle ve Şantung Yarımadası’n da ki barbarlarla birleşerek güçlenen Çi (Ch’i). İÖ 256’da, Çuları yok eden Çin (Ch’in) Devleti, İÖ 230-221 arasında düzenlediği seferlerle aralarında Çu ve Çi de olan tüm düşman devletleri bozguna uğratarak Çin’i, tarihinde ilk kez birleşmiş bir imparatorluk durumuna getirdi.

Çin (Chfin, Ts’in) Hanedanı (İÖ 221-206).
Çin’in birleşmesini sağlayan Şi Huang Ti, (onurlandırılmış imparator) son feodal krallıkları da yendikten sonra kendisini ilk imparator olarak duyurdu (İÖ 221), Yarı bağımsız feodal bölgeler kralın görevlendirdiği sivil ve askeri yöneticilerin denetimine girdi. Kral ülkede daha etkili bir yönetim oluşturabilmek için tüm bölgeleri yönetim merkezine bağlayan yollar yaptırıldı. Ayrıca, yazı ve takvim sistemi, ağırlık, ölçü ve para birimleri standart duruma getirildi. İmparator, büyük tehlike oluşturmaya başlayan Hunların akınlarını durdurmak amacıyla, Çin Seddi’nin yaptırdı.

Han Hanedanı (İÖ 202-İS 220). Şi Huang Ti’nin ölümünden (İÖ 210) sonra başa geçen Hu Kay döneminde ülkede birçok ayaklanma çıktı, sonuçta Liu Pang (Liu Ki) adında bir asker, yönetimi ele geçirerek Han Hanedanı’nı kurdu. Ülkenin büyük bir bölümünde, Çin Devleti’nin politik sistemini yeniden kurmayı başaran yeni Han İmparatorluğu, güçlü bir merkezi hükümet oluşturdu. Hükümdarlığı süresince Çin’e tarihinin en parlak dönemini yaşatan Han Vu Ti (İÖ 141-87), 52’de Güney Hun Devleti’ni yıktı. İÖ 1. yüzyılın sonlarına doğru Hanların gücü giderek azaldı. Han Vu Ti’den sonra başa geçen imparatorlar [Hsiuen (73-79) dışında] güçsüz kişilerdi. İS 9’da tahta Hsin Hanedanı’nın kurucusu olduğunu duyuran Vang Mang ele geçirdiyse de, Han Hanedanı, İS 25te yeniden başa geçti. Yönetim merkezini doğuda Lu-yanga taşıyan başarılı İmparator Kuvang Hu Ti, böylece tarihe Doğu Hanlar olarak geçen imparatorluğun ilk imparatoru oldu. Kuvang Hu Ti, ülkede birliği ve barışı yeniden sağladı. Ancak saray entrikalarının ardından patlak veren ayaklanmalar, Han Hanedanı’nın sonunu hazırladı. Birbirleriyle çekişme içinde olan bazı generaller, ayaklanmayı bastırmak üzere birleştiler ve imparatorluğu aralarında bölüştüler. Bu general ailelerinden biri 220′ de, son Han imparatorunu devirerek Kuzey Çin’in büyük bölümüne egemen olan Vey (Vei) Krallığı’nı kurdular. Öte yandan 221’de, Seçuan’da, Han Hanedanı’nın ardılı sayılan Şu Krallığı kuruldu. Bunu izleyen yıl bir başka general, Yang Çe yadisi’nde yönetim merkez Nanking olan Vu Krâllığı’nı kurdu. Böylece tarihte “Üç Krallık Dönemi” olarak bilinen dönem başladı.

Advertisement

Bölünme Dönemi ve Üç Krallık Dönemi. 220’de son Han imparatoru Ts’ao’nun tahttan indirilmesiyle Çin’de üç imparatorluk oluştu: Kuzeyde Vey (220-264), güneydoğuda Vu (229-280), güneybatıda Şu (221-263)

Çin (Chin, Tsin) Hanedanı. 280’de Vey Krallığı’nı ele geçirerek Çin Hanedanlığı’nı kuran Ssuma Yen, kısa bir dönem için de olsa ülkede birliği yeniden kurmayı başardı. Yen’in 290′ da ölümüyle ülkede iç savaş başladı. 317’de, yönetim merkezini Nanking’e taşıyan krallık, ülkenin kuzeyinde pek etkili olamıyordu.

Güneydeki Hanedanlıklar.
Çin Hanedanı’nı izleyen dört hanedanlık Liu Sung (420-479), Çi (Ch’i, 479-502), Liang (502-557) ve Çen (Ch’en, 557-589) için de durum aynıydı. Güneyin, Aşağı Yang Çe Bölgesi’nin dışındaki kesimi, güçlü toprak sahiplerinin elindeydi.

Kuzeydeki Hanedanlıklar. Kuzey Çin, 316’dan sonra sürekli olarak Hun, Moğol ve Tibetlilerin saldırılarına uğradı. Bu dönemde Topgaçlar 3. yüzyıl sonlarında Şansi’nin kuzeyine yerleştiler. 4. yüzyılın sonlarında Vey Hanedanı (386-556) adlı bir krallık kuran Türk boyu, öteki boyları da egemenliği altına alarak iki yüzyıla yaklaşan bir krallık kurdu. Budizm Çin kültürüne damgasını vurdu.

Suy (Sui) Hanedanı (581-618). Kuzeyde, 581’de başa gelen Suylar (Suiler) 589’da Güney İmparatorluğu’nu ellerine geçirerek Çin birliğini yeniden kurdular. Bu dönemde çıkan karışıklıklar, büyük bir savaşçı olan Li Şimin’ in dört yıl süren çabaları sonucu bastırıldı.

Tang (T’ang) Hanedanı (618-906).

Advertisement

617’de Türklerle birleşerek Sian’ı alan Li Şimin, Tang Hanedanı’nı kurdu. İmparatorluğu babasından devralan Tang (627-650) dönemi, Tang Hanedanı’nın ilk görkemli dönemi oldu. Uygur Türkleriyle birleşen güçlü Çin Orduları Orta Asya; Tibet ve Hindistan’ın kuzeybatı bölgelerine kadar ilerledi. Çin tarihine en parlak dönemlerinden birini yaşatan Tay Tsung 650’de öldü. Ondan sonra sırasıyla oğlu Gao Tsung (650-683) ile karısı İmparatoriçe Vu Tsidien (983-704) başa geçti. 712-716 arasında imparator olan Hsiuen-Tsung döneminde Tang Hanedanı, ikinci kez görkemli bir dönem daha yaşadı. Ancak, bu dönem 755’teki, An Luşân Ayaklanması ile kısa sürede son buldu.Bu çalkantılı dönemi 874’teki ayaklanma izledi. 907’den 960’a kadar süren ve tarihe “Beş Hanedan Dönemi” (907 -960) olarak geçen dönemde Çin, yaklaşık yarım yüzyıl boyunca süren bir karışıklığa sahne oldu.

Sung Hanedanı (960-1279). Kuzey Sunglar (960-1217).
960’ta İmparatorluğu eline geçiren Çao Ku’ang-yin, Sung Hanedanı’nın ilk imparatoru oldu. Ülkenin büyük bölümünde düzeni ve birliği kurmayı başaran Sunglar, toplumsal, kültürel ve politikada büyük ilerlemeler sağladılar. Yönetim merkezlerini Kâyfong’dan Hangçu’ya taşıdılar (1127).

Güney Sunglar (1127-1279). Yönettikleri bölgeyi ekonomi ve kültür açısından Çin’in merkezi durumuna getirdiler. Ulaştıkları refah düzeyi, Kuzey Sungların ulaştığının çok üstündeydi. Ekonominin yanı sıra, edebiyat, güzel sanatlar alanlarında da büyük ilerlemeler sağladılar. 1206’da, tüm Moğol boylarını birleştiren Cengiz Han, Çin’i tehdit etmeye başladı. Onun yayılma politikasını sürdüren torunu Kubilay Han (1260-1294), 1279’da Çin’i eline geçirerek Çin imparatoru oldu. Kubilay Han, bozulan ekonomiye, çare bu-lamadı.Bu durum 1325’ten sonra ayaklanmalara yol açtı. Bu ayaklanmaların önderlerinden olan Çu Yûen-Cang, 1368’de Ming Hanedanı’nı kurarak imparator oldu.

Ming Hanedanı (1368-1644). Ayaklanmalardaki tutumunun aksine Çu-Yûen Cang, imparatorluğu sırasında halkı ezen bir tutum izledi. İmparator Yung Lo (1403-1424) dönemi, Ming-lerin en parlak dönemi oldu. 1421’de yönetim merkezi Nankin’den Pekin’e taşındı. Yung Lo’dan sonra hızlı bir çöküş dönemine gidildi.

Mançu (Ch’ing, Ts’ing) Hanedanı (1644-1911). Mançular, 17. yüzyılın başlarında General Nurhachi’nin çabalarıyla yeni bir askeri krallık kurdular. Mukden yönetim merkezi oldu. Ülkede yönetim hızlı değişime uğradı; önemli görevlerde bulunan Çinli memurların yanINa birer Mançu getirildi. Çing adını alan Mançu Hanedanı yönetminde Çin, 150 yıl süren bir genişleme dönemi yaşadı. Özellikle 1644-1800 arasında başa geçen iki büyük imparator Kang-si (1661-1722) ve Çien-lung (1736-1795) dönemlerinde imparatorluk en görkemli dönemini yaşadı. Çien-lung, imparatorluğun sınırlarını Sibirya, Altay, Tanrı Dağları, Pamir ve Himalaya arasındaki büyük alanı içine alacak biçimde genişletti. Sözü geçen bu iki imparatordan sonra hanedanda çöküş dönemi başladı. Batılıların istilasının başladığı 1840’larda ülke, büyük ölçüde geri kalmıştı.


Leave A Reply