Organımsı Mimarlık Nedir?

0
Advertisement

Organımsı mimarlık nedir? Organımsı mimarlığın özellikleri nelerdir? Organımsı mimarlık temsilcileri, sanatçıları hakkında bilgi.

Organımsı Mimarlık

Organımsı Mimarlık; organik mimarlık adıyla bilinen çağdaş mimarlık düşüncelerini daha ileri götüren yaklaşımdır. ABD’li mimarların yakınlık duyduğu organik mimarlığa karşılık Avrupalı mimarlarca geliştirilmiştir.

Organımsı Mimarlığın Tarihçesi

Alman mimar Hugo Hâring sözleri ve uygulamalarıyla, bu konuyu ilk kez 19. yüzyılda dile getirmiş olan L. H. Sullivan’ın düşüncelerini daha ileri götürdü. Hâring yapının insanın ikinci derisi olduğunu söylüyor, hafif yapım yöntemleriyle yumuşak ve esnek yapı malzemelerinin kullanılacağı yeni teknikler sayesinde bir yapının artık dört köşeli yapılmasının gerekmeyeceğini, evlerin birer “konut organı” olarak düzenlenmesini sağlayacak biçimlendirmelerin mümkün olacağını düşünüyordu.

Özellikleri ve Temsilcileri

Organımsı mimarlığın bir başka uygulamasını da bilim adamı, sanatçı ve yayıncı Rudolf Steiner gerçekleştirdi. E. A. Kari Stockmeyer, Schmidt-Curtius ve Ernst Aisenpreis gibi mimarlarla birlikte çalışan Steiner, 1924-28 arasında İsviçre’nin Dornach kentinde yaptırdığı bir okul yapısında neredeyse dışavurumcu bir biçimlendirme anlayışı uygulamıştı. Goethenaum II (1913’te yapılan Goethenaum 1922’de yanmıştı) adını taşıyan bu yapıda Steiner’in antropozofik dünya görüşüne uygun yumuşak, köşesiz biçimler kullanılmıştı. Bu yaklaşımın yapıda daha ileride gerekli olacak değişiklikleri engellemediği, hatta bu tür çalışmaları kolaylaştırdığının gözlenmesi, yapıları insanın bir uzantısı olarak gören organımsı mimarlık yandaşlarının Goethenaum’u benimsemesine yol açtı.

Daha sonraları Hans Scharoun gibi mimarların daha çok biçimci açıdan yorumladıkları organımsı mimarlık düşünceleri büyük bir yaygınlık kazandı.

Advertisement

Leave A Reply