Osmanlı Taşra Teşkilatı Hakkında Bilgi

0
Advertisement

Osmanlı Taşra Teşkilatı ile ilgili olarak genel bilgilerin yer aldığı sayfamız. Osmanlı taşra sistemi nasıl işlerdi ve ne gibi özellikleri vardır.

TAŞRA TEŞKİLÂTI

Tımar Sistemi

Osmanlılarda, taşra yönetiminin temelini tımar sistemi oluşturuyordu.

Tımar sisteminde bir kısım devlet görevlerine belli bölgelerin vergileri tahsis ediliyor, buna karşılık onlardan devlet için bazı hizmetler bekleniyordu.

Böylece devlet, vergileri kaynağında toplama işini görevlilere bırakıyor, bu görevliler de kendilerine bırakılmış vergi gelirleri karşılığında yönetim görevlerini yerine getiriyor, ayrıca çağrıldıkları zaman askerleriyle birlikte savaşlara katılıyorlardı.

Advertisement

Hem asker hem yönetici olan dirlik sahipleri aynı zamanda üreticileri koruyup kollayarak üretime katkıda bulunuyorlardı.

Tımar sahipleri bulundukları yerin bayındırlığına, halkın rahat ve huzur içinde yaşamasına çalışırlardı. Tarım ve hayvancılığın gelişmesi için çaba harcarlar, iyi cins at yetiştirilmesine çalışırlardı.

XVI. Yüzyılın sonlarına kadar genişleyen Osmanlı Devleti, ülkenin bazı kısımlarında tımar sistemi dışında bir yönetim biçimi (saliyaneli eyaletler usulü) uygulamaya başlamıştır.

Dirlikler, yıllık gelir miktarlarına göre şu üç gruba ayrılmıştır :

a. Has : Yıllık geliri 100 bin akçenin üzerinde olan dirliklerdi. Haslar padişahlara, padişah ailelerine, şehzadelere, divan üyelerine, beylerbeyi ve sancak beylerine verilirdi.

b. Zeamet : Gelirleri 20 bin ile 100 bin akçe arasında olan zeametler yüksek rütbeli kişilere, devlet memurlarına ve savaşlarda yararlık gösterenlere verilirdi.

Advertisement

c. Tımar : Yıllık geliri 3 bin ile 20 bin akçe arasında olan tımarlar, sipahilere verilirdi.

Tımar ve zeamet sahibi ölünce, çocuğu varsa dirlik ona geçerdi.

• Tımar sisteminin bozulması, Osmanlı ordusunu önemli bir güçten yoksun bıraktığı gibi toprağın bakımsız kalmasına ve üretimin düşmesine yol açmıştır.

• Tımar sistemine Tanzimat Devri’nde son verilmiştir.

Ülke Yönetimi

Osmanlı Devleti’nde temel idare birimi eyaletti.

Ülke, merkezlere bağlı eyaletlere, eyaletler sancaklara, sancaklar da kaza ve köylere ayrılmıştı.

XIX. Yüzyılda kaza ve köyler arasında nahiyeler de yer almıştır.
• Eyaletleri, beylerbeyi

• Sancakları, sancakbeyi

• Kazaları, kadı

• Köyleri, muhtar

Advertisement

yönetirdi.

Kadılar, adalet işlerinin yanı sıra, kazaların yönetim işlerine de bakarlardı.

Sancak ve kazaların güvenlik işlerinden subaşılar sorumluydu.

Dini konulara müftü bakardı.

Devlet genişleyince ülke yönetimi, şu üç kısma ayrıldı :

1. Merkeze bağlı eyaletler,

2. Özel yönetimi olan eyaletler.

3. Bağlı hükümet ve beylikler

Tımar sisteminin uygulandığı eyaletler saliyanesiz, bu sistemin uygulanmadığı eyaletlere saliyaneli eyaletler denilirdi.

1. Saliyanesiz eyaletlerin en önemlileri; Rumeli, Budin, Kars, Dulkadir, Sivas, Diyarbakir, Erzurum, Halep, Şam, Trablus-şam’dı.

2. Saliyaneli eyaletlerin gelirleri dirliklere verilmez, iltizama verilirdi. Bu eyalet yöneticilerine maaş (sâliyane) verilirdi. Başlıca saliyaneli eyaletler Tunus, Cezayir, Mısır, Basra, Bağdat, Yemen ve Habeş’ti.

Advertisement

3. Bağlı hükümetler; Kırım, Eflak, Bağdan, Erdel ve Hicaz’dı. Bunlar içişlerinde serbest olup, siyaset bakımından Osmanlı Devleti’ne bağlıydılar.

Tanzimat Dönemi’nde

• Can ve mal güvenliğini sağlamak

• Vergi düzenini kurmak için çeşitli değişiklikler yapıldı.

İltizam usulü kaldırıldı.Vilayet Nizamnamesi hazırlandı.

Padişahlar halkın durumunu öğrenmek için yurt gezilerine çıktılar.


Leave A Reply