Ötanazi Nedir? Nasıl Yapılır?

0
Advertisement

Ötanazi nedir, ne demektir? Ötanazi nasıl yapılır, ahlak açısından ötanazi hakkında görüşler nelerdir? Ötanazi hakkında bilgi..

Ötanazi

Ötanazi (Yunanca euthanasia: “kolay ölüm”), iyileşme olasılığı olmayan hastalar ya da yaşamını “kendi başına sürdüremeyecek ölçüde sakat olan bireylerin yaşamını acı vermeyen bir yöntem kullanarak sona erdirmedir. Hukuk sistemlerinin çoğunda bu uygulamaya ilişkin özel bir hüküm yer almaz. Ötanazi hastanın kendisi tarafından gerçekleştirilirse intihar, başkası tarafından gerçekleştirilirse adam öldürme sayılmaktadır.

Bununla birlikte, hastanın aşırı derecede acı çekmesi durumunda hekimin yaşamı uzatmama kararı alması meşrudur. Yaşamın kısalmasına neden olacağını bilerek ağrıyı dindirecek ilaçları vermesi meşru sayılır. Aralarında Türkiye’nin de bulunduğu bazı ülkelerde ötanazi kasten adam öldürme suçuyla eş tutulur ve buna göre cezalandırılır. 20. yüzyılın ikinci yarısında pek çok Avrupa ülkesi (örn. Almanya, Hollanda, Norveç, Danimarka, İsveç) ceza yasalarına ötanazi davalarında daha hoşgörülü olunması ve hafifletici nedenlerin dikkate alınmasına ilişkin özel hükümler koymuştur. ABD’de bazı eyaletlerde ötanazi uygulaması kabul edilmiştir; örneğin New York eyaletinde hastanın ötanazi isteği mahkemece saptanan bir kurul tarafından incelendikten sonra kabul edilebilir.

Ötanazinin ahlak açısından savunulabilir olduğu görüşü Sokrates, Platon ve Stoacılardan kaynaklanır. Geleneksel Hıristiyan inanışında ötanazi, On Emir’in altıncısındaki adam öldürme yasağı kapsamına girdiği gerekçesiyle reddedilir. 1935’te C. Killick Millard’ın İngiltere’de Gönüllü Ötanaziyi Yasallaştırma Derneği’ni (sonradan Ötanazi Derneği) kurmasıyla bu alandaki örgütlü hareket başladı. Derneğin tüzüğü 1936’da, aynı konuda verilen bir önerge de 1950’de Lordlar Kamarası‘nda reddedildi. Amerikan Ötanazi Derneği 1938’de ABD’de kuruldu.

Modern tıp uygulamalarının teknoloji yardımıyla insan yaşamını uzatabilmesi sonucu, aşırı fiziksel ya da ruhsal acı durumlarında, özellikle hasta kendisine ilişkin bir karar veremeyecek durumdaysa, ailesinin ve hekimin onun yerine karar vermesi tartışılmaya başladı. Yaşamı uzatacak hiçbir girişimde bulunmamak ya da hastanın sağ kalmasına yardımcı olan mekanizmaları durdurmak gibi eylemler hekimlere suç yüklenmesine yol açmıştır. Öte yandan, komadaki ya da yaşama olanağı bulunmayan hastaların aileleri, hastanın yaşamını sürdürmesini sağlayan olağanüstü çaba ve girişimlerin kesilmesi amacıyla hukuk davası açabilmektedir.

Advertisement

Leave A Reply