P Harfi İle Başlayan Eş Anlamlı Kelimeler, Anlamları, Eş Anlamlılar Sözlüğü

0
Advertisement

P harfi, Türkçede bulunan P harfi ile başlayan eş anlamlı sözcükler, kelimeler listesi ve anlamları. P Harfi İle Başlayan Eş Anlamlı Kelimeler

P Harfi İle Başlayan Eş Anlamlı Kelimeler

Kaynak: pngegg.com

P Harfi İle Başlayan Eş Anlamlı Kelimeler

  • pabuç: ayakkabı, kundura,
  • padişah: hükümdar, hakan, sultan.
  • paha: değer, fiyat, eder, karşılık,
  • pak: temiz, an.
  • pakt: antlaşma,
  • palavra: uydurma, yalan söz.
  • palazlanmak: 1. irileşmek. 2.gelişmek,
  • panayır: fuar.
  • panel: açık oturum,
  • panik: korku, ürkü.
  • paralamak: parçalamak,
  • paralel: koşut, müvazi, enlem,
  • paralı: zengin,
  • paramparça: hurdahaş,
  • parantez: ayraç,
  • parasız: 1. fakir, yoksul. 2.bedava,
  • paratoner: yıldırımlık,
  • parazit: 1. asalak. 2. cızırtı.
  • Parça: 1. bölüm. 2. tane. 3. kısım.
  • parçalamak: bölmek,
  • parıltı: parlaklık,
  • pas: aktarma,
  • pasaj: bölüm, parça,
  • pasak: kir.
  • pasaklı: kirli, dağınık, düzensiz,
  • pasif: eylemsiz, edilgin,
  • patak: dayak,
  • patika: keçiyolu.
  • patlama: infilâk,
  • patron: işveren,
  • pay: hisse,
  • paydaş: hissedar,
  • paye: aşama.
  • payidar: kalımlı, ölümsüz,
  • paylamak: azarlamak,
  • payitaht: başkent,
  • paylaşmak: üleşmek, taksim etmek,
  • pedagog: eğitimci,
  • peder: baba.
  • pehlivan: güreşçi,
  • pejmürde: 1. eski püskü, yırtık. 2. dağınık.
  • pek az: ender, nadir,
  • pek çok: 1. gayet. 2. çok fazla.
  • pekiştirmek: 1. sertleştirmek, katılaştırmak. 2. sağlamlaştırmak,
  • perişan: 1. zavallı. 2. dağınık,
  • perva: korku, çekinme,
  • pervasız: korkusuz, çekinmez, sakınmaz,
  • peşkir: havlu,
  • peşinen: önceden,
  • peşin hüküm: önyargı,
  • petrol: yeryağı.
  • peyda: belli, açık.
  • Peygamber: Yalvaç, Resul.
  • Peygamberler: Enbiya,
  • peyk: uydu.
  • peyzaj: görünüm,
  • pınar: kaynak,
  • pırtı: 1. değersiz, eskice. 2. eşya.
  • pısırık: tutuk, utangaç, çekingen, uyuşuk,
  • pikap: 1. plakçalar. 2. kamyonet,
  • pingpong: masatopu.
  • pinti: cimri, eli sıkı.
  • pir: 1. yaşlı. 2. iyice.
  • pirelenmek: huylanmak, kuşkulanmak, tasalanmak, işkillenmek,
  • pirüpak: tertemiz, lekesiz,
  • pis: kirli,
  • pisboğaz: obur.
  • pişdar: öncü.
  • pişman: nadim,
  • piştov: tabanca,
  • piyes: oyun.
  • plâj: kumsal.
  • plân: düşünce, tasan, düzenek.
  • plânlı: hesaplı, ölçülü,
  • plâto: 1. düzlük. 2. yayla,
  • pohpohlamak: kompliman,
  • koltuklamak, övmek, politika: siyaset.
  • Polonez: Polonyalı,
  • pomat: merhem,
  • portatif: taşınabilir,
  • posa: artık, poz: duruş.
  • pozisyon: durum, konum,
  • pozitif: artı, olumlu,
  • pozitivizm: olguculuk,
  • pratik: uygulamalı,
  • prensip: ilke.
  • pres: sıkıştırıcı, mengene,
  • prestij: itibar,
  • problem: sorun,
  • prodüksiyon: üretim, yapım, üretme,
  • prodüktör: yapımcı,
  • projeksiyon: izdüşüm, gösterim,
  • projektör: ışıldak,
  • proleter: emekçi,
  • prospektüs: tarife,
  • protesto: ihtarname, reddetme.
  • prova: deneme,
  • psikoloji: ruhbilim.
  • puan: 1. sayı. 2. benek,
  • puanlı: benekli,
  • punt: fırsat,
  • pus: buğu, sis.
  • puslu: kapalı, bulanık, donuk,
  • pusmak: sinmek,
  • putatapar: putperest,
  • püre: ezme.
  • pürtük: çıkıntı, kabarcık,
  • pürüz: 1. engel, güçlük. 2. kabarcık, çıkıntı.


Yorum yapılmamış

  1. Türker Özpınar on

    padişah, hükümdar, sultan
    palazlanmak, varlanmak
    para, pul
    pasak, kir
    payitaht, başkent, başşehir
    pek, çok, katı, sert
    perde, paravan, zar
    pestil, kak
    peyk, uydu
    pir, ihtiyar, koca
    pişe, zanaat
    politika, siyaset
    puslu, dumanlı

Leave A Reply