İki Savaş Arası Dönemde Dünya Barışı Sağlama Çabaları, Yapılan Antlaşmalar

0
Advertisement

Birinci Dünya Savaşı ile İkinci Dünya Savaşı arasındaki dönemde Dünya’da barışı sağlamak amacıyla yapılan antlaşmalar, barışı sağlama çabaları nelerdir?

Barışın Sürekliliğini Sağlama Çabaları

I. Dünya Savaşı’nın ardından yapılan antlaşmalar, devletler arası dengeleri değiştirdi ancak bu yeni durum birçok devleti memnun etmedi. Devletler barışı korumak ve sürekliliğini sağlamak için birtakım bölgesel savunma tedbirlerine yöneldi. Bunun sonucunda ortaya çıkan gelişmeler ve uluslararası antlaşmalar şunlardır:

a. 1919-Milletler Cemiyeti (Cemiyet-i Akvam)

Milletler Cemiyeti

Kaynak: commons.wikimedia.org Palais des Nations, Milletler Cemiyeti’nin Cenevre’de kullandığı genel merkezi

I. Dünya Savaşı sonrası yapılan Paris Barış Konferansı’nda, Wilson İlkeleri gereği devletler arasındaki sorunları çözmek, savaş sonrasında yapılacak barış antlaşmalarını organize etmek, uluslararası barışı ve güvenliği sağlayıp devam ettirecek bir cemiyet kurulmasına karar verildi.

Yirmi yıl süreyle dünya devletlerine hizmet veren cemiyet, tüm çabalarına rağmen II. Dünya Savaşı’nın çıkmasını engelleyemedi. Savaş sonrası 18 Nisan 1946’da Cenevre’de toplanan konferansta cemiyet görevini Birleşmiş Milletler Teşkilatına bırakarak Temmuz 1947’de hukuken sona erdi.

6 Temmuz 1932’de Cemiyet-i Akvam, Türkiye’yi üyeliğe davet etti, 9 Temmuz’da TBMM, Türkiye’nin Milletler Cemiyetine giriş davetini onayladı ve 18 Temmuz 1932’de Türkiye, Cemiyet-i Akvama resmen üye oldu.

b. 1919 İkili İttifak Antlaşmaları

I. Dünya Savaşı sonrasında Fransa, mevcut durumun korunması için İngiltere ve Amerika Birleşik Devletleri ile iki ittifak antlaşması imzaladı.

Advertisement

Ancak, İngiliz-Fransız Antlaşması 20 Kasım 1920’de onaylanmasına rağmen, Fransız-ABD Antlaşması onaylanmadığından geçersiz oldu.

c. 1921 Küçük Antant

Çekoslovakya, Yugoslavya ve Romanya’nın aralarında kurdukları bir iş birliği ve ittifak sistemidir. Küçük Antant; 1920’de Çekoslovakya-Yugoslavya, 1921’de Çekoslovakya-Romanya ve Yugoslavya-Romanya arasındaki ikili anlaşmalardan oluşmuştur.

Amacı, savaş ertesi yeni devletlerin Orta Avrupa’daki güvenliklerini korumak (Alman, Macar ve Bulgar tehlikesine karşı) ve statükoyu devam ettirmekti. Fransa; 25 Ocak 1924’te Çekoslovakya, 10 Haziran 1926’da Romanya ve 11 Kasım 1927’de Yugoslavya ile imzalamış olduğu ittifak antlaşmaları ile Küçük Antant’ı kendisine bağladı ve uluslararası meselelerde birlikte hareket ettiler. 15 Mart 1939’da Almanya’nın Prag’ı işgal etmesi ve Çekoslovakya’nın haritadan silinmesi üzerine antanta dâhil olan devletlerin (Fransa, Yugoslavya, Romanya) herhangi bir girişimde bulunmaması üzerine Küçük Antant dağıldı.

d. 1925 Locarno Antlaşması

Almanya, Fransa, İngiltere, İtalya, Belçika, Polonya ve Çekoslovakya arasında 5 Ekim 1925’te Locarno’da Konferans toplandı.

Locarno Antlaşması

Kaynak: commons.wikimedia.org Gustav Stresemann, Austen Chamberlain ve Aristide Briand Locarno müzakereleri sırasında

Toplanma Nedenleri
  1. Fransa’nın Milletler Cemiyetine rağmen, Almanya’ya karşı duyduğu güvensizlik
  2. Tamirat borçları konusunda netice alamayan Fransa’nın 1923’te Almanya’nın Rhur sanayi bölgesini işgal etmesi. Amerika ve İngiltere gerginliği gidermek için harekete geçtiler. 1924 Ağustosunda Londra’da imzalanan bir protokol ile “Dawes Planı” kabul edildi. Plan dört yıllık bir ödeme sistemini içermekteydi. Bu sebeple 1929 yılında tamirat borçları tekrar gündeme geldi. 1930 Ocak ayında “Young Planı” kabul edildi. Ancak 1929-1930 Dünya Ekonomik Buhranı ödemeleri güçleştirdi. 1932’de yapılan bir toplantıda Almanya’nın toplam 750 milyon dolar ödeme yaparak tamirat borçları sorununun sona ermesi kararlaştırıldı.
  3. Almanya ve Fransa arasında ortaya çıkan tamirat borçları sorununun uzlaşmaya dönüşmesinin iki ülke arasındaki ilişkileri olumlu yönde etkilemesi ve güven ortamının oluşması

Alman Hükümeti Şubat 1925’te Fransa’ya bir nota göndererek karşılıklı güvenlik paktı kurulmasını teklif etti.

Almanya’nın bir yandan İngiltere-Fransa arasındaki çıkar çatışmalarından yararlanması, diğer yandan Sovyetler Birliği’ni Batı’ya karşı bir koz olarak kullanması üzerine İngilterede bu görüşmeleri destekledi.

Advertisement

Görüşmeler sonunda, 16 Ekim 1925’te Locarno Antlaşması’nın maddeleri hazırlandı. 1 Aralık 1925’te Londra’da, Fransa, Almanya, Belçika ve İngiltere arasında imzalandı. Almanya’nın, Fransa ve Belçika ile olan sınırları garanti altına alındı. Ren bölgesi askerden arındırıldı.

Almanya’nın sadece batı sınırlarının korunması için garanti vermesi üzerine Fransa, Polonya ve Çekoslovakya ile olası Alman saldırısına karşı ayrı ayrı antlaşmalar imzaladı.

Antlaşma sonrasında, Almanya Milletler Cemiyetine üye oldu ve tekrar uluslararası iş birliğine katıldı. Londra, Fransa ve Almanya arasında dengeyi sağladı ve Almanya’yı SSCB’den uzaklaştırdı. Versailles (Versay) Antlaşması geçerliliğini korumakla beraber Almanya Avrupa diplomasisinde eski önemini yeniden kazandı.

SSCB antlaşmanın kendisine yönelik olduğunu düşünerek Almanya’ya baskı uygulamaya başladı. 1926’da SSCB ve Almanya arasında dostluk ve tarafsızlık antlaşması imzalandı. Ancak 1929 Dünya Ekonomik Bunalımı, Hitler ve Mussolini gibi yeni liderleri ve yeni durumları ortaya çıkardı. 1936’da Hitler’in tarafsız ve askerden arındırılmış olan Ren bölgesine asker çıkarması, aynı gün Reichstag’da yaptığı konuşmayla Locarno Antlaşması’na bağlı olmadığını dünya kamuoyuna ilan etmesi antlaşmanın sonu oldu.

e. 1928 Kellogg Paktı (Briand-Kellog Paktı = Paris Paktı)

Kellogg-Briand Paktı

Kaynak: commons.wikimedia.org

27 Ağustos 1928’de Amerika, İngiltere, Fransa, Almanya, İtalya, Japonya, Polonya, Belçika ve Çekoslovakya arasında imzalanan antlaşmaya, 1928 yılı sonuna kadar SSCB de dâhil olmak üzere kırk altı devlet katıldı.

Kellogg Paktı, Satıhların, SSCB’yi izole etmek, çember altına almak ve mücadeleye devam etmek için kurdukları birlik gibi algılandı. Ancak Fransız Hükümetinin daveti ile Ekim 1928’de SSCB de pakta katıldı.

SSCB “barışın korunmasıyla samimiyetle ilgilenen” Türkiye’nin davet edilmemesinden dolayı duydukları üzüntüyü bildirince Eylül 1928’deTürkiyede davet edildi, Türkiye Ocak 1929’da antlaşmaya katıldı.

Bu antlaşmanın ortaya çıkışı, Fransa Dışişleri Bakanı Aristide Briand’ın 6 Nisan 1927’deki demecinde, “Amerika ile arasındaki ilişkilerde savaşı kanun dışı kabul eden karşılıklı taahhütte bulunmayı” teklif etmesi ile başladı. Fransa, Amerika’nın yakın bir dostu hâline gelerek Avrupa’da özel bir saygınlık kazanmak niyetindeydi. Amerika’nın ilk tepkisi pasifti ama Amerikan kamuoyunda fikrin taraftar bulması üzerine, ABD Dışişleri Bakanı Frank B. Kellogg, Aralık 1927’de “Savaşı bir millî politika aleti olarak kullanmaktan vazgeçme” taahhüdünün, bütün devletlerce imzalanacak bir antlaşmada yer almasını teklif etti.

1928’de Kellogg, İngiltere, Almanya, İtalya ve Japon hükümetlerine bu teklifi resmen bildirdi. Önce Almanya kabul etti, onu İtalya ve Japonya izledi. Fransa ittifak sistemleri politikası izlemediği için bu antlaşma politikasına tersti. İngiltere taahhüdü geniş çaplı bulduğundan tereddüde düştü. Ama İngiliz ve Fransız kamuoyları Kellogg’un teklifini o kadar desteklediler ki iki ülkenin hükümetleri de bunu kabul etmek zorunda kaldı. Bu antlaşma ile taraflar, savaşı millî politikalarına alet etmeyeceklerini, anlaşmazlıkların çözümü için savaş yoluna gitmeyeceklerini, savaştan vazgeçtiklerini ve bütün anlaşmazlıklar için daima barışçı yolları kullanacaklarını kabul ediyorlardı.

Antlaşmaya Fransa ve İngiltere bazı şartlar koydurdular. Fransa antlaşmanın meşru savunma hakkını ortadan kaldırmadığını ve imzalayan devletlerden herhangi birinin bu taahhüdünden vazgeçmesi hâlinde, diğer devletlerin de taahhütten kurtulmuş olacaklarını belirtti. Ingiltere ise imparatorluk bölgelerinde yani dünyanın bazı yerlerinde hareket serbestliği hakkını korudu.

Kellogg Paktı, iki savaş arasında dünyaya barış havası getirdi. Ancak antlaşmada bazı ifadelerin netlik kazanmaması, İngiltere ve Fransa’nın samimiyetten uzak davranışları, 1930 sonrasında Almanya, İtalya ve Japonya’nın yayılmacı politikaları antlaşmanın uzun ömürlü olmasını engelledi.

Advertisement

Antlaşmanın imzalanma süresinin uzaması üzerine SSCB, bazı devletlerle Kellogg Paktı’yla aynı amacı güden “Litvinof Protokolü”nü imza etmişti.

Türkiye’nin Yaptığı Antlaşmalar

  • 1934 Balkan Antantı
  • 1937 Sadabad Paktı


Leave A Reply