Reçellerin Şekerlenmemesi İçin Ne Yapılır?

0
Advertisement

Reçelin şekerlenmemesi için yapılması gerekenler nelerdir? Reçel yaparken dikkat edilmesi gereken hususlar, şekerlenmeyi önleyici bilgiler.

Reçellerin Şekerlenmemesi İçin Ne Yapılır?

1. Reçelin kıvamı çok koyu olmamalıdır. Kıvamı koyu olunca şeker, su ve asitle karşı karşıya gelemeyip monosakkarite tamamıyla dönüşemeyeceği için disakkarit hâlinde kalır ve kristalleşir.

2. Reçele yeteri kadar limon suyu veya limon asidi konulmalıdır. Fazla konulursa reçelin tadı hoş olmayan biçimde ekşileşir, az konulması hâlinde ise şekerin tamamı mono sakkarite dönüşemez ve kristalleşir.

3. Hazırlanan reçel, çok fazla karıştırılmadan tüketilmelidir. Küçük kavanozlara veya karıştırma gerektirmeyecek uygun kaplara konularak tüketilmeleri daha uygundur. Karıştırdıkça meydana gelen sürtünme, monosakkaritlerin disakkaritlere dönüşmesine yol açar. Kristalleşme burada farklıdır. Karıştırılma sebebiyle kristalleştiği için beyaz ve ince görünümdedir. Böyle olunca, kavanoz uygun bir kap içerisine yerleştirilir ve kaba, kavanozun yarısını geçecek kadar su konur. Ocakta 10-12 dakika kaynatılır. Gözleyerek kavanozun içindeki beyazlığın kaybolması beklenir, aynı su içinde soğutulur. Şeker asitle karşı karşıya gelmiş olacağı için disakkarit yine parçalanmış, monosakkarit hâlini almış bu yüzden de reçel düzelmiş olur.

4. Reçel hazırlanırken şeker kristallerinin oluşmasına fırsat verilmemelidir. Reçel yapılan kabın kenarlarında kalan kristaller, yaş ve temiz mutfak bezi ile silinerek temizlenmelidir. Kabın kenarında kalacak kristaller kabın içindekileri de etkileyerek kristalleşmeye yol açar.

Advertisement

5. Reçelin içine konulacak kaşık, spatula vb. yoluyla reçele karışabilecek az bir parça disakkarit yani kristal şeker, reçelin dengesini bozup kısa bir sürede kristalleşmeye sebep olur.

6. Taneli, nişasta içeren yiyecekler satın alınırken böceklenmiş ve küflenmiş olup olmadıkları mutlaka kontrol edilmelidir. Bu gibi besin maddelerinin üzerinde üretim ve son kullanım tarihleri yazılı olsa bile sağlıklı ortamlarda depolanmamış olması nedeniyle bozulabilme riski taşıdıkları unutulmamalıdır.

7. Nişastalı yiyecekler daima servis yapılmalarına çok yakın zamanda pişirilmelidir. Piştikten sonra çok uzun bekletilmemelidir. Aksi hâlde sertleşme, şekil ve lezzet değişikliği olur. Bu yiyecekler içlerine aldıkları suyu aynı şekilde uzun süre tutamazlar. Bu özelliklerinden dolayı çok kısa sürede lezzetleri bozulur ve bayat bir görünüm alırlar. Pilav, makarna, patates garnitürleri bu tip yiyeceklere örnektir.


Leave A Reply