Refik Halit Karay Kimdir? Hayatı, Eserleri ve Edebi Kişiliği Hakkında Bilgi

1
Advertisement

Refik Halit Karay Kimdir ve ne yapmıştır? Refik Halit Karay hayatı, biyografisi, eserleri, edebi kişiliği ile ilgili bilgi.

Refik Halit Karay Hayatı ve Eserleri

Refik Halit Karay Hayatı

Refik Halit Karay; yazardır. (İstanbul 1888 – ay. y. 1965)

Galatasaray Lisesi’nde okudu (1900-1906). Meşrutiyetin ilanı sırasında hukuk öğrencisi ve babasının da görevli olduğu Maliye örgütünde memurdu. Daha sonra gazeteciliğe atıldı. Öncelikle Tercüman-ı Hakikat’ta çalıştı (1909), Fecr-i Ati edebiyat topluluğu içinde yer aldı. Kalem adlı mizah dergisinde Kirpi takma adını kullandı (bu ürünlerin derlenişi Kirpinin Dedileri adı ile  yayınlanmıştır). İttihat ve Terakki Fırkası’na yandaş görünmediği için Sinop’a sürgün gönderildi(1913).

Çorum, Ankara ve Bilecik’te zorunlu oturma yargısına bağlandı. Bu dönemin en ilginç ürünü: Memleket Hikâyeleri (1919). İstanbul’a dönünce önce öğretmenlik yaptı (Robert Kolej), Hürriyet ve İtilaf Fırkası’nın üyesi olduğu için önemli bir görev üstlendi (Posta-Telgraf Umum Müdürlüğü, 1919). Ay dede adlı mizah dergisini çıkardı ve yönetti (22 Ocak 1922, 90 sayı). Kurtuluş Savaşı’nda yurt çıkarlarına aykırı yazı ve davranışları görülen “Yüzellilikler” arasında yurtdışına çıkarıldı (9 Kasım 1922, Beyrut ve Helep’te 15 yıl yaşadı), bağışlanınca yurda döndü (Temmuz 1938). Bağımsız yazar ve gazeteci olarak yaşadı, eserlerinin politik ve toplumsal öz taşımayan sakıncasız ürünlerini kitaplaştırdı, ilgi gören kitaplarının sürekli sağladığı kazançla rahat bir yaşam sürdü.

Refik Halit, vakitli gözlemlerle yurt gerçeklerini edebiyata konu edinmek, zamanlı bir özleşmeyle en yalın ve saf Türkçeyle yazmak, özel mizah yeteneğinin eleştiri gücü ve son yıllarında çok kolay okunan ama adi olmayan, özü zayıfsa da yapısı sağlam değişik romanların yazarı olmakla değerlidir. Gurbet Hikâyeleri (1940) adlı ikinci öykü derlemesinden başka mizah, taşlama, anı, deneme, fıkra gibi yazılarını bir araya getiren kitapları:

Advertisement

Ago Paşanın Hatıratı (1918), Ay Peşinde (1918), Sakın Aldanma, İnanma, Kanma (1919), Tanıdıklarım (1922), Guguklu Saat (1922), Bir Avuç Saçma (1939), Bir İçim Su (1939), İlk Adım (1941), Üç Nesil Üç Hayat (1943), Minelbab İlelmihrab (1964). (1939-1944 arasında yayımlanan külliyatı içinde yeniden);

Romanları: İstanbul’un İçyüzü-İstanbul’un Bir Yüzü (1920-1939), Yezidin Kızı (1939), Çete (1939), Sürgün (1941), Anahtar (1947), Bu Bizim Hayatımız (1950), Nilgün (3 cilt, 1950-1952), Yeraltında Dünya Var (1953), Dişi Örümcek (1953), Bugünün Saraylısı (1954), İkibin Yılın Sevgilisi (1954), İki Cisimli Kadı, (1955), Kadınlar Tekkesi (1956), Karlı Dağdaki Ateş (1956), Dört Yapraklı Yonca (1957), Sonuncu Kadeh (1965). Tek oyunu Deli (1 perde, 1939).

Refik Halit Karay

KAYNAK 2

Refik Halit Karay (14 Mayıs 1888, İstanbul – 18 Temmuz 1965, İstanbul)

Tanınmış bir fıkra ve roman yazarımızdır. Malîye başveznedarı Halit Bey’in oğludur. İstanbul’da doğdu. Öğrenimini özel olarak yaptı. Bir ara Galatasaray Lisesi’ne devam ettiyse de bitirmedi. Yazı hayatına Refik Halit «Servet-i Fünun» dergisinde mütercim olarak başladı, 1908 İkinci Meşrutiyeti’nden sonra Fecr-i Âtî edebî topluluğuna girdi. Bir aralık, onbeş sayı kadar çıkabilen «Son Havadis» gazetesini kurdu. Daha sonra «Sadâ-yi Millet» te çalıştı. 1910’da, karikatürist Cemil’le birlikte, onun kurduğu «Cem» mizah dergisine «Kirpi-i nâtüvan» (Çelimsiz kirpi) takma adı altında mizah yazıları yazdı, bu yazılarla ilk şöhretini sağladı.

Refik Halit, bazı yazılarından dolayı İttihat ve Terakki hükümetince Sinop’a sürüldü. Sürgünden dönünce, İttihatçıların fikir organı olarak Ziya Gökalp’ın çıkardığı «Yeni Mecmua» da çalıştı. Mütareke ilân olunup da memleket Birinci Dünya Savaşı’ndan yenilmiş bir halde çıkınca, Karay, kendini büsbütün politikaya verdi. «Sabah» gazetesinin başyazarlığını yaptı. Hürriyet ve İtilâf fırkasının idare heyetine girdi, Posta ve Telgraf Umum Müdürü oldu, bu sırada başlamış bulunan Anadolu’daki Millî Kurtuluş hareketine karşı bir durum aldı. «Aydede» adında haftalık bir mizah gazetesi yayınlıyarak burada da Kurtuluş Savaşı’nı idare edenler aleyhinde yayınlarda bulundu. Bundan dolayı, kurtuluştan sonra çıkarılan «Yüzellilikler» kara listesine konuldu, memleket dışına çıkarıldı. 1938’de Af Kanunu çıkınca memlekete döndü, yeniden gazeteciliğe ve romancılığa başladı.

Advertisement

Refik Halit Karay, roman ve hikâyelerindeki gözlem ve üslûp özellikleriyle ün kazanmıştır. Dili gayet güzel bir İstanbul ağzıdır. Kelimeleri en uygun yerde kullanmayı bilir. Renkli, canlı bir üslûbu vardır.


1 Yorum

Reply To tuğçe Cancel Reply