Sakarya Savaşı Nerede Ne Zaman Yapıldı? Tarihi, Hakkında Bilgi

0
Advertisement

Sakarya Savaşı kimler arasında, nerede ve ne zaman yapılmıştır? Sakarya Savaşının tarihi, nedenleri ve sonuçları hakkında bilgi.

Sakarya Savaşı Nerede Ne Zaman Yapıldı? Tarihi – Hakkında Bilgi

Atatürk, arkadaşları ile, batarya dürbünü başında, kolordunun Polatlı'nın kuzeydoğusundaki Kartal Dağı taarruzunu idare ediyor.

Atatürk, arkadaşları ile, batarya dürbünü başında, kolordunun Polatlı’nın kuzeydoğusundaki Kartal Dağı taarruzunu idare ediyor.

Sakarya Savaşı, Türk Kurtuluş Savaşı’nda, Yunan ordusu ile yapılan, en uzun süren meydan savaşıdır. 23 ağustos 1921’de başlayan Sakarya Savaşı 12 eylül 1921’de Yunan ordusunun tam bozgunu ile sona erdi. Yeni Türkiye’nin kuruluş tarihinde bir dönüm noktası olması bakımından bu savaşın önemi çok büyüktür. Ondan tam bir yıl sonra (26-30 ağustos 1922’de) yapılan Başkomutanlık Meydan Savaşı ile Büyük Zafer kazanılmış, düşman bütün bütün yurdumuzdan sürülerek Türkiye Cumhuriyeti’nin temeli atılmıştır.

I. İnönü, II. İnönü Savaşları’nı, üstün kuvvetlerine rağmen, kaybeden Yunanlılar, 1921 ilkbaharı içinde büyük hazırlıklar yaptılar. Yeniden kıral olan Konstantin, «Büyük Yunanistan» hayali peşindeydi. Anadolu’yu ele geçirerek kendisini —son Bizans İmparatoru XII. Konstantin’den sonra— XIII. Konstantin ilân etmek istiyordu. Başkomutanlığı da üzerine alan Konstantin, Anadolu’daki Yunan ordusunun insan gücünü 300.000’e çıkardı

Sakarya Savaşı

Savaş Başlıyor

Yunan ordusu, İnönü dolaylarında gösteriş yaparak, Bursa, Eskişehir, Kütahya yönlerinde ileri harekete girişti. Türk kuvvetlerinin azlığı karşısında, bu hareket gittikçe gelişiyordu. Bu durumda Türk ordusu, olduğu yerde kalıp, Yunanlıları karşılamaktan başka bir şey yapamazdı. Çünkü, Yunanlılar’ın bu harekete katılan 100.000 kişilik kuvvetine karşılık bizim ordu 45.000’i ancak buluyordu. Türk Genelkurmayı, Mustafa Kemal Paşa’nın (Atatürk’ün) direktifi ile, Afyon ve Eskişehir’i bırakıp ordunun Sakarya nehri gerisinde toplanmasını uygun buldu. Garp Cephesi Komutanı İsmet Paşa da (İsmet İnönü) 21 temmuz 1921’de, Generkurmay’a gönderdiği raporda şunları yazmıştı:

«Ordular arasında kuvvet itibariyle büyük bir muvazenesizlik hâsıl olmuştur. Ordunun beş, on gün zarfında tanzim fırsatını temin edecek bir saha, meselâ Sakarya gerisine kadar kısm-ı küllisinin serbesçe çekilmesini zaruri addediyorum.»

Advertisement

22 temmuz 1921’de Türk birlikleri, düşmanla ateşi keserek, sabahın erken saatlerinde Sakarya nehri doğusuna çekilmeye başladılar. Artçı birlikler Yunanlılar’la savaşarak, büyük birliklerin çekilmesini kolaylaşırdılar, art arda yapılan baskınlarla, hücumlarla çevirme hareketini önlediler.

Atatürk Başkomutan

Sayıca da, silahça da kendisinden çok üstün bir düşmana karşı inanç kuvvetiyle çarpışan Türk ordusunun bütünü 26 temmuzda Sakarya’nın doğusunda toplanmış bulunuyordu. Yunan ordusu da, yer kazancına rağmen, Türkler’in inatçı savaşları ile kanlı kayıplara uğradığı için durmak zorunda kaldı. İki taraf da bir ay kadar, hazırlık yapmakla vakit geçirdiler. Taraflar Sakarya’da bir ölüm-kalım savaşına hazırlanıyorlardı.

5 ağustos 1921’de Büyük Millet Meclisi Mustafa Kemal (Atatürk’ü) Başkomutanlığa getirdi. Atatürk o gün Mecliste söylediği nutukta şöyle diyordu:

— «Efendiler, zavallı milletimizi esir etmek istiyen düşmanları behemehal mağlûp edeceğimize dair olan emniyet ve itimadım bir dakika olsun sarsılmamıştır…»

Başkomutan derhal işe başladı, Genelkurmay Başkanı Fevzi Paşa (Fevzi Çakmak) ile birlikte, ordu karargâhının bulunduğu Polatlı’ya gitti. Ote yandan, karargâhını Kütahya’ da kuran Yunan Kiralı ve Başkomutanı Konstantin, Ankara’yı alarak Türkleri dize getirmek istiyordu. 13 ağustos 1921’de Yunan ordusu Eskişehir’den Ankara’ya doğru ilerlemeye başladı. İlk çatışmaları Türk gözcü birlikleriyle yapan Yunanlılar, Türk ordusunu sol yanından çevirmeye çalışıyorlardı.

Sakarya cephesi 100 km. kadar tutuyordu. 23 ağustos 1921’de kanlı çarpışmalar başladığı zaman iki tarafın kuvvetleri şöyleydi:

Advertisement

Türkler:
Tüfek (piyade): 40.540
Süvari: 4.500
Top: 177
Genel toplam: 60.000 kişi

Yunanlılar:
Tüfek (piyade): 88.000
Süvari: 1.200
Top: 300
Genel toplam: 120.000 kişi

Meydan savaşı güneyde başladı. 24 ağustosta Sakarya’nın bütün kıyılarında çarpışma oluyordu. Yunanlılar en çok kendi sağ yanlarında ağır basıyorlar, yer kazanıyorlardı.

Geniş Bir Cephede Kanlı Çarpışmalar

25 ağustosta kanlı çarpışmalar ortalama 90 km. bir cephe boyunca yayılmıştı. Savaş, taarruz ve karşı taarruzlarla gece yarısına kadar sürdü. Yunanlılar ağır kayıplara karşılık pek az yer elde ettiler. 26, 27, 28 ağustosta meydan savaşı bütün şiddetiyle sürdü. Çok kayıp veren Yunanlılar, Ankara’yı bir saldırışta ele geçirmeyi umarken, korkunç bir hayal kırıklığına uğramışlardı. 28-29 ağustos günleri, Yunanlılar’ın üstün kuvvetle saldırmaları karşısında, cephede bazı düzeltmeler yapıldı.

31 ağustosta Yunanlılar Çal Dağı’nda bir gedik açtılar. Başkomutanlık tehlikeyi gördü. Önceden bütün birliklere, «tek insan kalıncaya kadar adım adım savunma» emri verilmişti. Bu yarma hareketi üzerine Garp Cephesi Komutanlığının dik-kati çekildi Garp Cephesi’nden bu bölgeye asker yollandı, tehlike önlendi.

Yunanlılar 1 eylülden başlayarak, cephenin her yanında bocalama durumuna düştüler. Ancak zayıf noktalara vurarak, geçici başarılar kazanıyorlar, Türk ordusunu bozamıyorlardı. 5 eylüle kadar, Yunanlılar büyük kayıplara uğrayarak, Türk savunma gücünü yenemeyince, meydan savaşı yavaşlar gibi oldu.

Türk Başkomutanlığı, Yunanlılar’ın savaşı yavaşlatarak, işi bölge savaşına dökmek, yeni birlikler alarak, taarruza geçmek istediğini anladı. Garp Cephesi’ne bu durumun önüne geçilmesini, süvarilerin Yunan gerilerini vurmalarını, yeni birliklerin gelmelerine engel olmalarını bildirdi.

Yunan Bozgunu Başlıyor

6, 7, 8 eylülde Türk ordusu, Yunanlılar’ı geri püskürtmeye başladı. Cephenin bazı kesimlerinde Yunanlılar’da çözülme, çekilme hareketi görülüyordu.

9, 10 eylülde, Türk ordusunun sağ kanadı Yunanlılar’a karşı taarruza başladı. Yunanlılar çok kötü duruma düştüler. Yedek kuvvetleri erimiş, çekilmekten, kaçmaktan başka çare kalmamıştı. 11 eylülde Türk ordusunun saldırışı gelişti. Süvarilerimiz de güneyden bastırdığı için Yunanlılar, bütün kuvvetlerini Beylikköprü’den geçirmek zorunda kaldılar. Burada, şiddetli artçı savaşları veren Yunanlılar bozgun halinde, Sakarya’nın batısına güçlükle çekilebildiler.

12 eylülde bazı birliklerimiz, Sakarya’nın batısına geçerek, kaçan Yunanlılar’ı kovaladılar. Süvarilerimiz Yunanlılar’ın gerilerine sarkarak, geri çekilen düşmanın hareketini bozguna çevirdiler.

22 gün, gece gündüz durmadan süren Sakarya Meydan Savaşı, 12-13 eylül gece yarısı Yunan ordusunun tam yenilgisiyle bitti. 13 eylül 1921 sabahı bütün Yunan ordusunu Sakarya batısına sürmüş olan Garp Cephesi Komutanı İsmet Paşa, Genel Kurmay Başkanlığı’ na sunduğu raporda kısaca şöyle diyordu:

Advertisement

«23 ağustostan beri devam eden Sakarya Meydan Muharebesi, Türkiye Büyük Millet Meclisi ordusunun muzafferiyet-i kat’iyesiyle neticelenmiştir…»

Yunanlılar’ın bu savaşta insan kaybı 40.000, Türkler’in ise 26.000 kadardı. Yunanlılar’ın malzeme ve silâh kaybı ise sayılamayacak kadar büyük oldu.

Sakarya Meydan Savaşı’nı kazanan kahraman Türk ordusu, kendisinden kat kat kuvvetli bir düşmana karşı koyarken, kudretini Türk milletinden, onun büyük önderi Mustafa Kemal (Atatürk)den almıştı.


Yorum yapılmamış

  1. iyimis bu site işime yaradı yarın beni 2014’un 1.donemının 2. değerlendirmesi beklıyo 😀 cıkar diye bakmıştım 😀 1. değerlendirme sınavında 1. olmuştum bakalım şimdi kacıncı oluca 😀

  2. çok işime yarayacağı kesin bu ödevden pek iyi alırım bu arada emeği geçen herkese teşekkürler………

  3. Elinize sağlık siz Olmasaydın acaba sınavdan kac alırdım her halde 60falan♡♥★☆

Reply To yiğit Cancel Reply