Sindirim Sistemini Etkileyen Faktörler Nelerdir? Sindirim Hakkında Bilgi

0
Advertisement

Sindirim sisteminin besinlerle, yaşla, ilgisi nedir? Sindirim sistemi hakkında bilinmesi gerekenler, besinlerin sindirim süreleri.

Sindirim Sistemi

Öncelikle Sindirim Sistemini Öğrenelim

Sindirim Sistemi, besin maddelerinin organizmada sindirilip emilmelerini ve geriye kalan işe yaramayan maddelerin dışarı atılmasını sağlamak için ağızla başlayıp anüsle son bulan organlar topluluğuna denir.

Bu organlar sırasıyla şunlardır: Ağız, yutak, yemek borusu, mide, incebağırsaklar, onikiparmak bağırsağı, jejunum, ileum, kalınbağırsak, kolonlar, rektum, anüs. Bu organların yanı sıra dişler, tükürük bezleri, salgı bezleri, karaciğer ve pankreas da sindirime yardımcı organları oluştururlar.

Sindirim olayı şöyle gerçekleşir:

Ağıza alınan besinler, tükürük salgısının yardımıyla çiğnenmeye başlanır. Çiğneme işlemi tamamlandıktan soma yiyecekler ağızdan yemek borusuna geçerler, refleks yoluyla glotik kapanır, böylece yiyeceklerin solunum yollarına girmesi engel olunur. Yaklaşık 25 cm uzunluğunda olan yemek borusu, düzenli kasılmalarla yiyecekleri mideye doğru iter. Midedeki bir dizi sindirim olayından sonra yarı sıvı hale gelen yiyecekler, onikiparmak bağırsağına gelir.

Burada ikinci bir sindirme işleminden soma yiyecekler bu kez incebağırsaklara geçer. Sindirim olayının büyük bölümü incebağırsaklarda gerçekleşir. Sindirilen besinler kana geçerek hücrelere taşınırlar. İncebağırsaklardan sonra kalınbağırsak gelir. Kalınbağırsaklar su ve suda erimiş besinlerin emilim işlemini yaparlar. Sindirimin sonunda posa haline gelen dışkı maddesi rektuma taşınır, anüs aracılığıyla da dışarı atılır. Sindirim olayı, alman besinlerin cinsine göre 4 saat kadar sürer. Genellikle besinlerin alınmasından 2-3 saat soma midedeki sindirim işlemi tamamlanır ve mide boşalır. Bir yemekten ortalama 24 saat sonra dışkı dışarıya atılmak üzere rektumda birikir. Rektum dışkının dolmasından kısa süre önce normal olarak boştur.

Advertisement

sindirim

Sindirim Sistemini Etkileyen Faktörler

SİNDİRİMİN YAŞLA İLGİSİ

Sindirim olayının yaşamımızdaki önemi çok büyüktür. Bu sistemdeki bir aksaklık bütün vücudumuza etki yapar; hele davranışlarımız, ruhi durumumuz sindirim bozukluklarıyla sıkı sıkıya bağlı bulunmaktadır.

Sağlam bir mide neşenin, canlılığın, huzurun kaynağıdır. Birçok organımızın hemen hemen farkında bile değilizdir. Fakat midesinden şikayet etmemiş kaç kişi gösterebilirsiniz Bu nazik uzvumuzun başına gelenlerden çok defa biz sorumluyuzdur. Onun durumunu, imkanlarını düşünmeden canımızın istediğini mideye gönderir, sonra da kabahati gene ona yükleriz. Hele kızartmalar, yanmış yağlar, kavurmalar, yağlı hamur tatlıları, baharat, biber, turşu, sirke mide için çok zararlı olabilir.

RUH VE MİDE

Sindirim sistemindeki aksaklıklar ruhi davranışlarda büyük değişikliklere yol açabilir. Kederli, çabuk kızan, ümidini, çalışma gücünü kaybetmiş nice insanlar aslında bir hazımsızlığın kurbanıdır. Öte yandan, ruhi durumu bozuk bir kimsede sindirim işi de tam olamaz. Tükürük, mide salgısı asabi durumla çok ilgilidir. İştahsız, sinirli bir hava içinde yenen yemekler bu salgıların düzensizliğinden, azlığından, ya da fazlalığından dolayı iyi hazmedilemez. Midede sıkışmalar, sancılar, ya erken, ya geç boşalmalar, ekşime, geçici, bazen de ciddi hastalıkları hazırlayan arızalara meydan verebilir.

PAVLOV DENEYLERİ

Rus bilgini Pavlov mide özsuyu üzerinde ilgi çekici çalışmalar yapmıştır. Köpekler üzerindeki bu deneylerde alınan sonuçların insanlar için de doğru olduğu sonradan savaş yaralıları üzerinde yapılan deneylerle de kabul edilmiştir.

Hayvanın görmediği, tat almasına imkân verilmeden midesine sokulan bir besin mide dokusuyla temasa geldikten ancak 15-20 dakika sonra mide salgısı çıkmaya başlıyor, uzun zaman devam ediyor. Hayvana hoşuna giden bir besin gösterildiği zaman ise, daha ona dişini dokundurmadan mide hemen salgı çıkarmaya başlıyor, bunun çok daha etkili olduğu da görülüyor.

Advertisement

Bundan anlaşılıyor ki hoşa giden bir besin isteksiz almandan daha iyi hazmediliyor. Ayrıca, çiğneme sırasında tadın artması ruhi uyarma yolu ile salgının da artmasını sağlıyor.

Başka bir deneyde de, bir köpeğe bir parça et gösterilirken meselâ piyanoda «lâ» sesi çıkarılıyor. Köpek eti görünce mide salgısı başlıyor. Bu deney defalarca tekrarlanınca eti göstermeden de «lâ» sesi çıkarılır çıkarılmaz hayvanın midesinde salgının başladığı görülmüştür.

Zamana bağlı bir tepki elde etmek de mümkündür. Köpeğe yemeği her gün aynı saatte verilirse, bir süre sonra, o saat gelir gelmez, yemek verilmeden de, salgı başlar.


Leave A Reply