Andy Mulligan’ın Islak Burun isimli kitabının konusu, kitabının kısa özeti ve kitap hakkında yorumlar, inceleme. Islak Burun kitap özeti, hakkında bilgi.
Islak Burun
Andy Mulligan’ın 12-14 yaşlarındaki genç okuyuculara yönelik romanı Islak Burun, bir köpeğe sahip olmanın deneyimlerine ve sıkıntılarına sevgi dolu bir bakış sunuyor – özellikle de genç kahraman Tom gibi, ilk kez olduğunda.
Kitabın Özeti
Tom, on bir yaşında bir çocuktur. Annesi evden ayrılmıştır. Tom ise babası ve kiracıları olan bir üniversite öğrencisiyle aynı evde yaşamaktadır. Bir özel okulu burslu kazanmıştır ve her şey onun için fazlasıyla yeni ve zordur. O yüzden, babası ona hediye olarak küçük köpeği verdiğinde dünyalar onun olur. Köpeğine Örümcek ismini verir ve günlerini onunla geçirmeye başlar. Fakat Örümcek, özel bir köpektir. Öncelikle, son derece meraklıdır ve bu yüzden, önüne gelen herkesle konuşur; örümceklerle, kedilerle, balıklarla, başka köpeklerle…
Ve sonunda, merakı ve kedilere inanması yüzünden, tatsız bir olayın ardından evden kaçar. Kısa bir süre sonra gerçeği anlayıp eve dönmek ister ama iş işten geçmiştir: Kaybolmuştur. Ama neyse ki iki dost da birbirini aramaktan vazgeçmez; büyük maceraların ardından ikili yeniden bir araya gelmeyi başarır.
Kitap İnceleme
Örümcek zaten işlevsiz bir eve gelen bir köpektir. Tom’un babasıyla pek iyi bir ilişkisi yoktur ve annesinin yokluğu sinir bozucudur. Kiracı Phil, yalnızlık hissine katkıda bulunur. Beş parasız babası onun için eve bir köpek getirdiğinde Tom çok sevinir. Örümceğin yaramaz doğası nedeniyle Tom onu koruyamayınca Örümcek evden kaçar.
Örümcek ve Tom ayrıldıklarında hayatları kargaşaya dönüşür. Birbirlerini uzun süredir tanımıyorlardır – sadece kaderlerinde sonsuza kadar en iyi arkadaş olacaklarını biliyorlar.
Islak Burun, insanın en iyi arkadaşını sahiplenmenin ve beslemenin nasıl bir şey olduğunu zekice yakalıyor. Kitap sırayla komik, hareketli ve acımasızdır, ancak yine de duygusal olarak doğru olmayı her zaman başarıyor.
Kitapta bazı eksantrik dokunuşlar var. Hikaye, Tom ve Örümcek’in bakış açılarından anlatılıyor – ancak bu, köpeğe konuşma yeteneği kazandırmak anlamına geliyor. Bunu insanlarla değil, diğer köpeklerle, Ayışığı adlı göz alıcı ama habis bir kediyle, bir örümcekle, örümcek ağına takılmış bir güveyle, sırtına atlayan bir pireyle yapıyor…
Sesler bölümlerde biraz fazla oluyor. Güve, yemeden önce ona işkence eden sadist örümceğin ellerinde varoluşsal bir kriz yaşar. Bir köpek ve bir güvenin neden sohbet edebildiği açık değil ama bir köpek ve bir insan konuşamıyor.
Hikayede inanılmaz derecede akılda kalıcı ve güçlü anlar var. Örümcek’in maceralarından birinde Jesse adında genç bir dişi tilki ile tanışır ve kısa sürede sıkı arkadaş olurlar. Sonucu okuyucunun kendisi keşfetmesi gerekir, ancak bu tür pasajlarda Mulligan duygusallıkla suçlanamaz.
Sonrasında bir süre hayal gücünde oyalanan birkaç sahneye rağmen, Tom ve Örümcek’in ayrılığı süt gibi gelmeye başlar ve dramatik bir şekilde tatmin etmeyen birkaç unsur vardır. Kiracı Phil ve kayıp anne asla odak noktasına getirilmez veya kendilerine ait hayatlar verilmez. Okul zorbası Robert gibi rastlantısal karakterler ilgi odağında hak etmedikleri zamanı bulurlar.
Genel olarak, Islak Burun, çekiciliğinin gücü ve Tom ile Örümcek arasında kurulan yadsınamaz yakınlık sayesinde başarılı olur. Diğer her şey göreceli önemsizliğe dönüşür. Kediler manipülatiftir, örümcekler sadisttir, tilkiler kurnazdır ve pireler güvenilirdir: Bu tür değişmez yardımcı karakterler, hikayede önemli olan tek gerçek dostluğun, iki kahraman arasında var olan dostluğun zeminini oluşturur.
Öne Çıkanlar
- Örümcek’in gözünden anlatılan hikâye, köpeğin başından geçen maceralarda yüzleşmek zorunda kaldığı sorunlara odaklanıyor.
- Köpeğin hayatına giren farklı hayvanlar, farklı duygu ve gerçeklikleri yansıtıyor; mücadeleyi, sevgiyi, özlemi…
- Tom’un mücadelesi de bahsedilmeye değer; ayrı ebeveynler, okulda zorbalık, fakirlik, yalnızlık… Fakat o
da her birinin üstesinden gelmeyi başarıyor, çünkü o da en az köpeği kadar güçlü bir karakter.
