Tarihteki Önemli Ticaret Yolları Hangileridir? Ticaret Dışındaki Etkileri Neler?

0
Advertisement

Tarihteki önemli ticaret yolları nelerdir? Kral yolu, ipek yolu, baharat yolu nerededir, özellikleri nelerdir, hakkında bilgi.

Tarihteki Önemli Ticaret Yolları

Ticaret yolları sadece malların taşındığı ve alışveriş faaliyetlerinin yapıldığı güzergâhlar değildir. Aynı zamanda ülkeler ve toplumları kültürel, teknolojik ve idari olarak etkileyen, geliştiren, değiştiren tanıştıran ulaşım hatlarıdır.

İşte bu yollardan biri de İpek Yolu’dur. İpek üretimi ilk kez günümüzden yaklaşık 4600 yıl önce Çin’de başlamış ve Çinlilerin ipekli dokumaları dünyaca ün kazanmıştır. Daha sonra Çin’den başlayarak bu ürünler kervanlar aracılığı ile farklı ülkelere ve toplumlara taşınmıştır.

Bu taşıma hattı doğal yollardan geçerek tüm yerlerde ticareti ve kültürel etkileşimi gerçekleştirmiştir. İpek Yolu, adını Çin’in ipekli dokumalarından almıştır ama bu yolda sadece ipek taşınmamıştır. Değerli taşlar, tahıl, cam, yağ, bal, fildişi ve çeşitli baharatlar da taşınmıştır.

KRAL YOLU

MÖ 5. yüzyılda Anadolu’dan Mezopotamya’ya kadar uzanan antik yoldur. Bu ticaret yolu, İzmir’in 95 km doğusundaki Sardes (Sard) antik şehrinden başlayıp Mezopotamya’da Ninova şehrine kadar uzanmaktadır.

Advertisement

Asya kıtasındaki ticari mallar bu yol sayesinde Ege Denizi’ne ulaşır, oradan da gemilerle Akdeniz üzerinden Avrupa limanlarına ulaşırdı.

Kral Yolu’na hakim olan Lidya uygarlığı oldukça zenginleşmiştir. Lidyalılarda ticaretin gelişmesiyle takas usulüne son verilmiş ve para bulunmuştur. Kral Yolu Doğu ve Batı uygarlıkları arasında ekonomik ve kültürel etkileşimi artırmıştır.

Perslerin Anadolu’ya hakim olmalarından sonra daha da önemli hale gelen Kral Yolu, “Pers Kral Yolu” adıyla da anılmıştır.

İPEK YOLU

İpek Yolu, Çin’in Şian şehrinden başlayıp Anadolu ve Akdeniz üzerinden Avrupa’ya kadar uzanan dünyaca ünlü bir ticaret yoludur.

Advertisement

Daha çok ipek, porselen, kağıt, baharat ve değerli taşların taşınmasının yanında kıtalar arasındaki kültür alışverişine de imkan sağlayan bu yol zaman içinde İpek Yolu olarak adlandırılmıştır.

İpek Yolu, Asya’yı Avrupa’yı bağlayan bir ticaret yolu olmasının yanında, 2000 yıldan beri bölgede yaşayan kültürlerin birbirleriyle kaynaşmasını sağlayan bir köprü görevi görmüştür.

Tarihte birçok Türk devleti bu yola sahip olmak için komşularıyla mücadele etmiştir. Osmanlı Devleti, İstanbul’un fethiyle İpek Yolu’nu denetim altına almıştır. Ancak Coğrafi Keşiflerin yapılmasıyla bu yol önemini yitirmiştir.

BAHARAT YOLU

Uzakdoğuyu Avrupa’ya bağlayan, Orta Çağ’ın en önemli ticaret yoludur. Adını aldığı baharat önceleri Asya ülkelerinde kullanılıyordu. Ancak Orta Çağ’da Avrupa’lı soylular tarafından kullanılmaya başlanınca ticari değeri arttı.

Avrupa’da zenginlerin kullandığı baharat (tarçın, kakule, zencefil, karabiber, safran, nane, kekik ve kırmızı biber, zerdeçal vb.) pahalı olduğu için, pahalı herhangi bir şeyin ifadesinde Karabiber gibi paha sözü kullanılırdı.

Ayrıca baharat et ürünlerinin uzun süre saklanmasında da kullanılıyordu. Baharat ile karıştırılan et, hem lezzetli hem de uzun süre dayanabiliyordu.

Baharat Ticaret Yolu, Hindistan’dan başlayarak, Aden ve Basra Körfezi’nden Kızıldeniz’e ve Mısır’a oradan da Avrupa’ya ulaşıyordu.

Baharat ticareti uzun yıllar Müslümanların ve Venediklilerin elinde kalmıştır. Yavuz Sultan Selim’in Mısır’ı fethetmesiyle bu yolun kontrolü Osmanlı Devleti’ne geçmiştir. Ancak bu uzun sürmemiş, Avrupalılar baharat üreten ülkelere doğrudan ulaşmanın yollarını aramaya başlamışlardır.

Coğrafi Keşiflerle Vasko Dö Gama, Ümit Burnu’nu dolaşarak Hint Ticaret Yolu’nu açtı. Macellan ise Güney Amerika’yı dolaşarak Doğu Hint Adaları’na ulaştı. Böylece baharat üreten ülkelere yeni yollar açıldı. Bunun sonunda Müslümanların ve Venediklilerin tekeli kırılırken, tarihi Baharat Yolu da önemini yitirdi.

Avrupalı devletler (Portekiz-İspanya) Osmanlı Devleti ile Venedik hakimiyetini kırmak, baharat ve ipek gibi değerli mallara ulaşma amacıyla yeni yollar aramaya başladılar. Bu durum Coğrafi Keşifleri başlattı.

Advertisement

kervansaray

Kervansaray

Dil, din, renk farkı gözetmeksizin tüm tüccarların konaklayabileceği dinlenme alanlarıdır. Yüksek duvarlarla çevrili kervansaraylarda askeri birlikler de bulundurulmuştur. Böylelikle tüccarların malları, canlan ve hayvanları güvence altına alınmıştır. Aynı zamanda tüccarlara tüm ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik hizmetler verilmiştir. Hatta bazı kervansaraylarda hekim ve eczane bile yer almıştır. Anadolu’da ticaret yolları üzerinde bulunan kervansaraylar 8-9 saatlik yürüme mesafesi aralıklarla yapılmıştır. Kervansaraylar tüccarların mallarını sergilemeleri ve pazarlamaları için de kullanılmıştır. Bu sebeple kervansarayların bulunduğu yerler zamanla birer ticaret merkezi olmuştur. Türkiye Selçuklu Devleti’nde kervansarayda konaklama ve tüm hizmetler üç gün boyunca ücretsiz  verilmiştir. Böylece ülkede ticaretin canlanması sağIanmıştır.


Leave A Reply