Eski Türk masalları ile genel bilgiler. Dede Korkut ve Keloğlan masallarının da genel özellikleri hakkında bilgi.
Yazarların kaleminden çıkmış yazılı edebiyatın dışında bir de sözlü edebiyat vardır ki masallar, destanlar, halk hikayeleri bunların başında gelir. Bu gibi ağızdan ağza anlatıla gelen hikayeler, masallar halkın öz malıdır; bir ulusun ruhunu, düşüncesini gösterir; inançlarını, geleneklerini yansıtır.
Dilimiz bu gibi sözlü edebiyat eserleri bakımından çok zengindir. Bu arada, yüzyıllarca önce doğmuş oldukları halde, bugün de zevkle dinleyeceğimiz masallar, hikayeler vardır. Dede Korkut Hikâyeleri, Keloğlan Masalları bunların en tanınmışlarındandır.
Dede Korkut Hikâyeleri ilk önce Oğuz Türkleri arasında doğmuş hikâyelerdir. Bunlar XIV. yüzyılda yazıya geçirilmiş, yalnız ülkemizde değil, bütün dünyada tanınmıştır.
Bu hikâyelere Dede Korkut Hikayeleri denilmesi şundandır: Her hikayede Dede Korkut adında biri ortaya çıkar, hikayeden pay çıkararak öğütlerde bulunur.
Keloğlan Masalları ise Türk halk edebiyatının en güzel eserlerinden biridir. Eski Türklerde bir ailenin ortanca oğlu, kendi başına başarı kazanmak üzere, ailesinden, uruğundan ayrılır, talihini başka yerlerde denerdi. Ona adsız derlerdi. Delikanlı ancak bir yararlık gösterince ad alır, ondan sonra kendisi de bir aile kurabilirdi, işte, Keloğlan da böyle bir adsızdır. İyi yürekli, şen, tasasız bir delikanlıdır. Kelliğinden utanç duymaz, bunun hiç önemi olmadığını düşünür. Ona göre, asıl değeri olan şey bir insanın yurduna, ulusuna yararlı olması, insanlara iyilik etmesidir.
