Bertrand Barère de Vieuzac kimdir? Fransız bir hukuk insanı olan ama aynı zamanda da Jakoben diktatörlüğünde sert uygulamaları ile tanınmıştır.
Bertrand Barère de Vieuzac Kimdir? Fransız hukukçu ve devrimci
Bertrand Barère de Vieuzac (d. 10 Eylül 1755, Tarbes – ö. 13 Ocak 1841, Tarbes, Fransa), Jakoben diktatörlüğü döneminde (1793-94) Fransa’yı yöneten Kamu Güvenliği Komitesi’nin önde gelen üyelerinden. Kralcı eğilimler taşıdığından kuşku duyulanlara karşı yürüttüğü katı politikayla en çok korkulan devrimcilerden biri olmuştur.
Hukukçu ve din adamları yetiştirmiş orta sınıf bir aileden geliyordu. Toulouse Üniversitesi’nde hukuk okudu ve 1777’de Tarbes’da sulh yargıcı oldu. 1788’de Paris’e yaptığı gezide liberal ve cumhuriyetçi düşüncelerden etkilenerek yerel Parlement’ların kapatılmasını ve ulusal bir halk meclisi kurulmasını savunmaya başladı.
1789’da Tarbes’da Bigorre cahier’sinin (feodal hakların feshedilmesine yönelik dilekler listesi) yazılmasına yardımcı oldu. Etats Generaux’da Tarbes temsilcisi olarak yer aldı. 1789 sonbaharına doğru Jakobenlere katıldı ve krallık topraklarını dağıtmak amacıyla oluşturulan Mülkler Komitesi’nde görev aldı. 1790’da Paris’in ünlü kişileri arasına giren Barere, Robespierre’i destekledi ve 1791’deki devrimci hükümetin oluşturulmasında önemli bir rol üstlendi. Halkın Tuileries Sarayı’na yaptığı baskından sonra Kral XVI. Louis’nin hapsedilmesini destekledi. 1793’te de krahn öldürülmesini açıkça savundu.
Ocak 1793’te devrimci ilkeler doğrultusunda Avrupalı krallık yanlısı devletlere karşı savaş açılmasını ve milliyetçiliği savunan “Fransız Halkına Rapor“u hazırladı. Nisan 1793’te ilk Kamu Güvenliği Komitesi’nin kurulmasında görev aldı ve komitenin sekreterliğine seçildi, “aristokratik komplo”ya ilişkin propagandayı yönlendirerek gücünün doruğuna ulaştı. Ağustosta kaçakların mülklerine el konmasını, bütün Bourbon prenslerinin kovulmasını, genel ve zorunlu askerlik hizmetine ve ulusal bir ordu kurulmasına ilişkin kararnameyi, Kamu Güvenliği Komitesi’nin ekonomide ve dış ilişkilerde mutlak denetim kurma politikasını savundu. 1794 ilkbaharında kültürel propaganda başkanlığına atandı.
Robespierre‘in Temmuz 1794’te idamından sonra hızla gözden düşen Barere, Bordeaux’ya kaçtı. 1795’te tutuklanması ve sınır dışı edilmesi için emir verildi. 1799’da Napoleon tarafından bağışlandı ve 1803’te de “kamuoyu raportörü” olarak görevlendirildi. Bourbon monarşisinin 1814’te yeniden kurulması üzerine, saf değiştirerek tahta bağlılığını sundu. Napoleon’un Yüz Gün Yönetimi sırasında miletvekili seçildiği için, 1815’te Bourbonlar yeniden başa geçince kara listeye alındı ve Belçika’ya kaçmak zorunda kaldı. 1830’da Paris’e döndü ve 1833’te Hautes-Pyrenees Genel Konseyi’ne seçildi.
