Üsküdar Tarihi ve Tarihi Yapıları

0
Advertisement

İstanbul’un tarihi Üsküdar ilçesinin tarihi ile Üsküdar ilçesinde yer alan tarihi yapılar ile ilgili bilgilerin yer aldığı sayfamız.

Tarihi. — Üsküdar çok eski bir şehirdir. M.Ö. VI. yüzyıldan beri bilinen ve oturulan Üsküdar, Bizans zamanında Hrisupolis (Altın Şehir) adıyla tanınırdı. Kalkedonya’ (Kadıköy)ya bağlı bir kasabaydı. Osmanlı Türkleri tarafından «Üsküdar» adı ile anılmasını Evliya Çelebi: «Üsküdar, Eski Dâr’ın bozulmuş şeklidir» diye anlatır. Farsçada ise Üsküdar «posta ulakları» anlamına gelir.

İstanbul’un İmparator Constantinus devrinde gelişmesi üzerine, çok eskiden beri oturulan Üsküdar ile Kalkedonya ikinci sıraya düştüler. Şehir, muhtelif tarihlerde İranlılar’ın, Makedonyalıların, Romalılar’ın, Bizanslıların, Araplar’ın ve son olarak da Türkler’in eline geçti. Osmanlı Türkleri, Sultan Orhan zamanında Üsküdar’a girdiler. Yıldırım Bayezit, şehri ele geçirdi ve Fâtih İstanbul’u kuşattığı zaman Üsküdar’ı önemli bir dayanak noktası olarak kullandı.

Üsküdar, yüzyıllar boyu Avrupa ile Asya arasında önemli bir köprübaşı ödevi gördü. M. Ö. 508’de Dârâ, daha sonra Alkibiyades ve Onbinler’in döküntüleri, 628’de İranlılar, 710’da Araplar, 782’de Abbasî Halifesi Harunürreşit’in orduları, 1101’de Haçlı Orduları, 1147’de Fransa Kralı Louis ile Alman İmparatoru Konrad, 1203’te gene Haçlı Orduları hep Üsküdar’dan geçtiler.

İstanbul’un alınışından sonra, Osmanlılar Üsküdar’a ©nem vererek, köyden farksız olan bu yeri önemli bir şehir haline getirdiler.

Tarihî Yapılar. — Üsküdar’ın başlıca camileri, iskelede Mihrimah Camisi, Şemsipaşa’ da Şemsipaşa Camisi, İskele Meydanı yakınında Yenicami, Kösemvalide Camisi, Atpazarı’n da Eski Valide Camisi, Ayazma Camisi ve Selimiye camileridir.

Advertisement

Üsküdar tarihî çeşme ve sebiller bakımından da zengindir. Bunların başlıcaları Şemsipaşa’da III. Ahmet Çeşmesi, Harem’de Abdülmecit Han Çeşmesi, Bağlarbaşı’nda II. Mahmut Çeşmesi, İskele’de Yeni Valide Camisi yakınında III. Ahmet Çeşmesi, Ayazma Camisi yakınında III. Mustafa Çeşmesi, Küçük Selimiye yakınında III. Selim çeşmeleridir.

İbrahimağa’daki «Ayrılık Çeşmesi» ise eskiden Hacca ve savaşa gidenlerin uğurlandığı yer olduğundan bu adla anılagelmiştir.

Üsküdar’ın en büyük özelliklerinden olan Karacaahmet Mezarlığı, yalnız Üsküdar ve İstanbul’un değil, bütün Türkiye’nin en büyük ve tarihi mezarlığıdır. Üsküdar yakınlarından başlayan mezarlık Haydarpaşa yakınındaki Ayrılık Çeşmesi’nin bulunduğu İbrahimağa’ ya kadar geniş bir alanı kaplar. Mezarlığa adını veren Karacaahmet Bey Horasanlı bir han oğludur.

Üsküdar’ın önemli bir tarihî yapısı da III. Selim zamanında yapılan Selimiye Kışlası’dır. Marmara yüzü 267, diğer yüzleri 200 metre genişlikte olan bu kışlanın 3.000 penceresi ve 228 büyük odası vardır. 1848’de kârgir hale getirilmiştir.

Üsküdar’ın Kısıklı ve Tomruk suları, İstanbul’un en iyi içme sularıdır. Üsküdar, suyunu Elmalı bendinden alır. Elektrik ve havagazı tesisleri İstanbul Belediyesi’ne bağlıdır. Evler çoğunlukla eski ve ahşap, sokaklar dardır. Son yıllarda şehrin genel görünüşünde yenileşme olmaya başlamıştır. Üsküdar’ın içinde bir park, Kısıklı’da da büyük Millet Parkı vardır.

Advertisement


Leave A Reply