Y harfi, Türkçede bulunan Y harfi ile başlayan Zıt anlamlı sözcükler, kelimeler listesi ve anlamları.
A – B – C – Ç – D – E – F – G – H – I – İ – K – L – M – N – O – Ö – P – R – S – Ş – T – U – Ü – V – Y – Z
yabancı: 1. bildik, tanıdık, akraba. 2. yerli,
yabani: 1. evcil. 2. medeni,
yabansı: normal, olağan,
yabansılık: tuhaflık, aykırılık.
yad: tanıdık,
yağı: dost.
yahşi: çirkin, kötü.
yakalamak: kaçırmak,
yakalanmak: kaçmak,
yakın: uzak.
yakınlık: yabancılık,
yakınma: beğenme,
yakışıklı: çirkin, biçimsiz.
yaklaşık: tam olarak,
yaklaşmak: uzaklaşmak, ayrılmak, kopmak,
yakmak: söndürmek,
yalan: doğru, gerçek,
yalandan: sahiden,
yalanlamak: doğrulamak,
yalın: süslü, gösterişli.
yalnız: kalabalık, birlikte,
yaman: etkisiz, güçsüz,
yamrı yumru: düzgün,
yamulmak: doğrulmak,
yanaşmak: uzaklaşmak,
yandaş: karşıt, bitaraf.
yanık: sönük,
yanılgı: doğru,
yanılmak: bilmek,
yanlı: tarafsız,
yanlış: doğru, gerçek,
yanlışlık: doğruluk,
yanlışlıkla: kasten, bilerek, bile bile.
yanmak: sönmek,
yansız: taraf, yandaş,
yapay: tabii, doğal,
yapıcı: yıkıcı, kinci,
yapım: yıkım.
yapışmak: ayrılmak, bırakmak.
yapma: 1. yıkma, bozma. 2. hakiki, içten.
yapmacık: samimi, içten,
yapmak: yıkmak, yok etmek,
yaramaz: oturaklı, uslu.
yarar: zarar,
yararlı: faydasız,
yas: neşe, sevinç,
yaş: kuru.
yaşamak: ölmek, göçmek, vefat etmek,
yaşatmak: öldürmek,
yaşlanmak: gençleşmek,
yaşlı: genç.
yatılı: gündüzlü,
yatıştırmak: kışkırtmak,
yavaş: hızlı, ivedi,
yaya: atlı.
yayılmak: toplanmak,
yazılı: sözlü.
yazmak: bozmak, silmek,
yedek: asil.
yegâne: çok, fazla,
yeğ: kötü, fena, beter,
yeis: sevinç,
yeni: eski, yıllanmış,
yenik: galip.
yenilgi: galibiyet, zafer, utku.
yerinde: uygunsuz, yakışıksız, yersiz,
yerinmek: sevinmek,
yerleşik: göçebe, gezici, seyyah.
yerli: 1. taşınabilir. 2. yabancı.
yermek: methetmek, beğenmek, övmek,
yersiz: yerinde, uygun, münasip.
yeşillenmek: kurumak,
yeterli: ehliyetsiz, kifayetsiz, salâhiyetsiz.
yeterlik: yetersizlik, acemilik.
yetişkin: 1. küçük, ufak. 2. geçkin. 3. ham, yetişmemiş.
yetişmek: 1. kaçırmak. 2. gecikmek,
yetiştirici: tüketici, yiyici,
yetkin: eksik, kusurlu,
yığılmak: dağılmak,
yıkıcı: yapıcı, onaran,
yıkık: sağlam, bayındır, mamur.
yıkım: yapım, onarım, inşa, imar etme.
yıldırmak: cesaretlendirmek,
yılgın: korkusuz, cesur, yürekli.
yılışık: ciddi, ağırbaşlı, efendi.
yılmak: yüreklenmek, cesaretlenmek, güçlenmek,
yırtıcı: evcil, ehli.
yiğit: korkak, yüreksiz,
yiğitlik: korkaklık,
yitik: bulunmuş,
yitirmek: bulmak, elde etmek.
yoğun: 1. seyrek. 2. hafif,
yok: 1. seyrek. 2. hafif,
yok: var, mevcut,
yokluk: varlık, bolluk,
yoksul: zengin, varlıklı,
yok olma: var olma, belirme, ortaya çıkma,
yokuş: iniş.
yollamak: 1. almak. 2. karşılamak. 3. getirtmek,
yolsuz: uygun, yasal, kanuni,
yom: uğursuzluk, kara talih, kötü haber,
yorgun: dinç, zinde,
yorulmak: dinlenmek,
yoz: işlenmiş,
yozlaşma: ehlileşme,
yufka yürekli: dayanıklı,
yukarı: aşağı, alt.
yummak: açmak,
yumuşak: sert, katı.
yutmak: 1. çıkarmak, kusmak. 2. aldanmamak,
yüce: alçak,
yüceltilmiş: alçaltılmış.
yüksek: alçak,
yükselme: alçalma,
yüksekten: mütevazi.
yürekli: ödlek, korkak,
yüreksiz: yürekli, cesaretli,
yüzsüz: mahçup, çekingen,
yüzüstü: tamamlanmış.