Yazın Başı Pişenin Kışın Aşı Pişer atasözünün açıklaması. Yazın Başı Pişenin Kışın Aşı Pişer anlamı, hakkında bilgi, anafikir.
Yazın Başı Pişenin Kışın Aşı Pişer;
Gerçi La Fontaıne’in «Ağustos Böceği ile Karınca» masalını hepiniz bilirsiniz, ama konumuzla yakın ilgisi olması sebebiyle bir kere daha hatırlayalım:
«Ağustosböceği bütün yaz
Saz çalmış, türkü söylemiş.
Karakış birden bastırınca
Şafak atmış zavallıda;
Birşey bulamaz olmuş yiyecek:
Koca ormanda ne bir kurtçuk, ne bir sinek.
Gitmiş komşusu karıncaya :
— Aman kardeş demiş, halim fena : Birşeycikler ver de kışı geçireyim. Yaz gelince öderim. Hem de faizi maiziyle; Ağustosu geçirmem bile. ödemezsem böcek demeyin bana. Karınca iyidir hoştur ama EH sıkıdır: Can verir, mal varmaz.
— Sormak ayıp olmasın ama, demiş; Bütün yaz ne yaptınız?
— Ne mi yaptım? demiş ağustosböceği; Gece gündüz türkü söyledim; Fena mı ettim sizce?
— Yoo, demiş karınca, ne mutlu size; Ama hep türkü söylemek olmaz; Kışın da oynayın biraz.»
Bu masalda bütün yaz saz çalıp şarkı söyleyen Ağustos böceğine akıllı, temkinli, çalışkan karıncanın verdiği ders oldukça ağır ve düşündürücüdür. Aslında bu, zamanında çalışmayıp avarelik eden ve ilerisini düşünmeyen bütün insanlara verilen bir derstir.
Hayatın gerçeklerini kavramış olgun ve onurlu insanlar böyle zavallı ve aciz hallere düşmemek için yarınım düşünerek çalışmak gereken zamanda çalışmalıdır. Çalışmanın bütün zahmetlerine katlanmalıdır.
Atasözünün Açıklaması
Yukarıdaki hikayeden de anlaşılacağı gibi emek verilemeden yemek kazanılamaz. Bu ister ağustos böceği ile karınca olsun, isterse insanlar için olsun tüm canlılarda geçerlidir. Eğer ki yemek gibi ihtiyaçlarımızı karşılamak istiyorsak bunun için öncelikle çalışmalı ve sıkıntıya katlanmalıyız. Geleceğimizi düşünmeli, günü birlik yaşamamalıyız. Öyküdeki gibi yiyeceğin bulunmadığı kış mevsiminde de tenceremizin kaynamasını istiyorsak, bunu yiyeceğin bol olduğu zaman toplayarak, hazırlık yapmalıyız. Elimize geçen paranın hepsini bir anda harcamamalı, zor günlere ayırmalıyız. Çalışmadan bize başkalarının vereceği paraya güvenmemeliyiz. Çalışır ve emek verirsek kimseye muhtaç olmadan aşımızı pişirebiliriz. Bu da bir insan için en büyük mutluluktur. Kimsenin eline bakmamak, kendi ihtiyaçlarımızı kendimiz karşılamak en güzelidir.
