Yer tasviri nasıl yapılır? İyi bildiğiniz bir yerin tasviri, iyi tanıdığınız bir sokağın gece hali nasıl yapılır, örnek tasvirler. Tasvir yazısı örnekleri, kompozisyonları.
Yer Tasviri Örnekleri
Çok iyi tanıdığınız bir sokağın gece halini anlatınız.
BİZİM SOKAK
İki tarafında ahşap ve tek katlı evlerin sıralandığı bizim sokak, oldukça geniştir. Çocukluk yıllarımı geçirdiğim bu sokağın beni en çok kendine bağlayan yönü, gece halidir.
Karanlıkla birlikte sokağa çöken sessizlik, insanı bir takım tatlı hayallere sürükler İşte ben, kendi hayal ve his âlemimden, başka dünyalara gitmek fırsatını bu akşam saatlerinde bulurum.
Beni, hayallerimden çekip alır, bozacının tatsız sesi olur. Daha sonra bunu, gence ateşli delikanlıların türküleri takip eder. Köşe başlarındaki ampullerin zayıf ışığı altında küme küme toplanan mahalle çocukları oyun oynarken, hep birden bağrışarak sokağı çın çın öttürürler. Bu sırada mahalle erkeklerinin birer birer kahveye gittikleri görülür. Kadınlar da bir araya toplanarak onun bunun dedikodusunu yaparlar. Akıllarınca bu gece hayatımın zevkini çıkarmaya çalışırlar.
Gecenin ilerlemiş saatlerinde, herkes evine çekilirken, sarhoş naraları etrafta yankılar yapar. Arkasından, bekçinin insana güvenlik veren düdüğü işitilir. Sokak, bu güven içinde rahat ve derin bir uykuya dalar.
Çok iyi tanıdığınız bir yeri en belirli özellikleriyle tanıtınız.
EVİMİZİN AMBARI
Çengelini kaldırıp tahta kapısını biraz araladığım zaman, genzimi pis bir rutubet kokusu doldurur.
Burası, karanlık bir yer olduğu için, ışığı mutlaka yakmam gerekir. Daha elimi düğmeye, götürmeden bazı karaltıların, hızla önümden geçtiğini farkederek ürperirim. Ortalık aydınlanınca gözüme kemirilmiş ayakkabı eskileri ve kâğıt parçaları çarpar. Kapının karşısında yanyana sıralanmış dört sandık vardır. Bunların içerisinde, dedemin savaşta kullandığı matara ve postallardan, bisiklet jant ve tekerleklerine, çivi, keser, duvarcı âletlerine kadar herşeyin birbirine karıştığı görülür.
Kapının sağ tarafındaki raf üzerinde içerisinde yiyecek maddeleri bulunan küçük teneke ve kavanozlar sıralanmıştır. Sol tarafta ise soba boruları, kırık sandalyeler, eski-püskü bir soba ile yırtık-pırtık ayakkabılar vardır. Örümcekler, tavana, özellikle köşe kısımlarına, bol bol ağlarını örmüşlerdir.
Bana öyle geliyor ki burası, Nuh Nebi’den beri temizlenmemiştir. Öylesine kirli, öylesine tozlu, öylesine berbattır. İçeride beş-on dakikadan fazla duramazsınız. Mideniz bulanır, başınız döner, bir tuhaf olursunuz da soluğu dışarıda alırsınız.
