Zikir Nedir? Zikir Neden yapılır?

0
Advertisement

Zikir nedir? Zikir nasıl ve neden çekilir? Zikir çekmenin faydaları, anlamı ve önemi hakkında bilgi.

Zikir;

Her yerde ve her işte Allahu Taâlâ’yı anmak, hatırlamak, düşünmek anlamlarını kapsayan zikir, bütün ibadetleri kucaklayan niteliği ve gönül eğitici gücü sebebiyle, İslâm dünyasında, özellikle tasavvuf ehli katında çok önemli bir husustur.

Kur’ân-ı Kerim’de Allah, müminlere, değişik âyetlerde zikri öğütlemiştir. Onlardan bir kaçının meâlini belirteceğiz: “Ey iman edenler, Allah’ı çok zikrediniz (Hatırlayınız”. “Beni anınız ki: Ben de sizi anayım… Bana şükrediniz, nankörlük etmeyiniz”. “Yavaşça söylemek üzere akşam ve sabah tazarru ve korku ile Rabbini, gönlünde zikret; sakın gafillerden olma”.

Bu âyetler ve başkaları bize, her hal ve kârda, Allah’ı daima hatırlamamızı emretmektedir. Böyle yaparsak Cenab-ı Hakk’ın da bizi anacağına, işlerimizi kolaylaştıracağına ve özellikle âhiretimize ilişkin dileklerimize büyük karşılıklar vereceğine inanmalıyız.

Hz. Peygamberin de zikrin fazileti hakkında bir hayli hadis’i vardır. Eskilerin dediği gibi “Teberrüken = mübarek ve uğurlu olmak üzere” bir kaç misal de onlardan verelim: “Gafiller arasında Allah’ı zikreden bir kimse, tıpkı kuru otlar arasında biten yemyeşil ağaç gibidir”. Bir kudsi Hadis (anlamı vahy, kelâmı Peygamber sözü olan)’ın meâli şöyledir: “Kulum beni zikrettikçe (andıkça) ve dudakları beni anmak için kıpırdadıkça, ben, onunla beraberim.”

Advertisement

Resûlallah, bir gün, sahabllerine şöyle hitap buyurmuşlardır: “Ey ashabım, size, amellerinizin en hayırlısını, padişahınız Allah katında en verimlisini ve derecelerinizde en yükseğiniz olarak – altın ve gümüşü Allah yolunda harcamanızdan -daha hayırlısını, düşmanlarınızla karşı karşıya gelip, düşmanların boyunlarını vurmanızdan, onların da sizin boyunlarınızı vurmalarından daha hayırlı bir haber vereyim mi?

Bunun nasıl bir amel olduğu sorulunca da Evrenin Efendisi şu cevabı vermiştir:

“Bu: Devamlı olmak suretiyle Allah’ı zikirdir (anmaktır).”

Din konularını işleyen bazı kitaplarda zikir meclislerinin faziletleri oldukça ayrıntılı olarak söz konusu edilmektedir. Bir misal olarak şu olayı anlatmakta yarar bulmaktayız:

En çok hadis rivâyetiyle tanınan yedi zattan biri olan Ebû Hüreyre, günün birinde pazar yerine gider ve şöylece haykırır: “Sizi burada görüyorum. Oysa Allah Resulünün mirası Mescidde dağılmakta, bölüşülmektedir.” Bu haberi duyan halk, pazarı bırakıp hemen Mescid-i Nebevi’ye koşar. Yalnız miras denebilecek hiç bir şey görmeyince Ebû Hüreyre’ye sorarlar: “-Mescidde taksim edildiğini söylediğin mirası görmedik? Nerede?”. O, cevap verir: “-Ya neyi gördünüz?” Karşılık şu olur: “-Orada sadece Allah’ı zikreden ve Kur’ân okuyan kimseler gördük.” Bundan sonra Ebû Hüreyre’nin söylediği sözler gerçekten dikkatle incelenip öğüt alınmaya değer: “İşte o Allah’ın Resûlü Hz. Muhammed’in mirasıdır.”

Kelime-i tevhid, Sübhânellâh, El-Hamdü li ‘İlâh, Allâhü Ekber, vb.nın hepsi Allah’ın zikrine dahildir. Zikir sesli-açık (cehri), sessiz-gizli (hafi) olabilir. Amaç Allah’ı anarak dünya ils ilişkiyi aza indirmek, ruhu saflaştırmak, gönülü Hakk’a yöneltmektir.

Advertisement


Leave A Reply