Hava şehitlerini Anma Günü ile ilgili yazılmış olan hava şehitlerimize adanmış havacılık ile ilgili şiirlerden seçmeler
Hava Şehitlerini Anma Günü Şiirleri
HAVA ŞEHİTLERİNE
Dün nasıl vücudunuz,
Uçuyorsa göklerde.
Bugün de ruhlarınız,
Yansıyor aynı yerde.
Toroslar’ı ilk aşan,
Göklerde sizlersiniz.
Ülkü peşinde koşan,
Kahraman erlersiniz.
Rahatça uyuyunuz,
Sizleri unutmadık.
Sesimizi duyunuz,
Sizleri unutmadık.
Göklerde tunç kanatlar,
Yurda kanat geriyor.
Ay, yıldızlı bayrağım.
Bulutlara eriyor.
Ali SAĞTÜRK
HAVACININ ŞARKISI
Topraklara dar gelen çelik kanatlarımla,
Şimşeklerin yoldaşı, boraların malıyım.
Yelesinden alevler fışkıran atlarımla,
Ben hayat vermek için uçmalı, uçmalıyım.
Ümidin gözlerimde bir kor olup yansa da,
İmânım düşmanımın kalbini delecektir.
Vücudum parça parça yere kapaklansa da,
Ruhum kanatlaranarak göğe yükselecektir.
Ferit Ragıp TUNCOR
HAVACILIK MARŞI
Türk anası rüzgârla
At üstünde barışmış.
Nalların şimşeği
Bulutlara karışmış.
Denizde gemileri
Nice kasırga yenmiş,
Yeryüzünün en ünlü
Denizcisi Türk’tenmiş.
Kuş gibi kanat gerdik
Bizde şimdi göklere.
Ovalar meydan oldu,
Nehirler birer dere.
Bu yalçın sınırıma
Kartallar imreniyor.
“Türk oğlu havada da
Eşsiz kaldı” deniyor
Rakım ÇALAPALA
HAVACIYA TÜRKÜ
İşte sana mavi, geniş bir alan,
Haydi yiğit haydi artık havalan!
Sen de bulut gibi gökte yuvalan,
Haydi yiğit, haydi artık havalan!
İşte motor, işte yağ, işte benzin,
Bir de çatal yürek ister; o sensin.
Kartal değil, sana kahraman densin;
Haydi yiğit, haydi havalan!
Yıldızlara, aya, güneşe yakın
Uç ülküne doğru, sürsün bu akın,
Kalkın havacılar, uçaklar kalkın.
Haydi yiğit, haydi havalan!
Senin şafak, senin fecir, senin tan,
Senin boydan boya gökteki vatan,
Seninle yükselir toprakta yatan.
Haydi yiğit, haydi havalan!
Selâm yükseklerden tarladakine,
Selâm köydekine, yayladakine,
Selâmla bir daha, selâmla yine,
Haydi yiğit, haydi havalan!
Senin için çarpar gönüllerimiz,
Seni ayıramaz bizden duman, sis.
Gözlerimiz ışık, kalbimiz telsiz,
Haydi yiğit, haydi havalan!
Ahmet Kutsi TECER
HAVACILAR MARŞI
Havacıyız, gökkubbede
Kartal gibi uçarız biz.
Kelebek gibi beyaz
Paraşütler açarız biz…
Gündüz güneş gece yıldız,
Yol gösterir filomuza.
Ak bulutlar pamuk serper,
Biz giderken yolumuza
Havacıyız, düşman arar
Gözlerimiz yüksektedir.
Vatan için ister yerde,
İster gökte ölsek de bir.
Hakkı SUNAT
HAVA ŞEHİTLERİNE
Kimisi doğandı, kimisi kartal,
Düştüler mevsimsiz kara toprağa!
Vatan ağacında kuruyan her dal,
Bırakır yerini yeşil yaprağa!
Bir yol olur yarın şu gördüğün iz,
Gökleri fethetmek baş emelimiz,
Bozkırı bir cennet yapmak için biz,
Otağ kurduk bugün bu viran bağa!
Kararsın yıldızlar, tutulsun güneş,
Kavursun bağrını bir külçe ateş,
Ağlama ey anam, ey dertli kardeş,
Tırmanmak çağıdır bu yalçın dağa!
Gözyaşı dökmeye değmez bu hayat,
Fedadır, yurt için her çelik kanat;
Bırakmak isteyen ölümsüz bir ad,
Gelmeli ölümle dudak dudağa!
Ne hoştur şehitlik: Yurt, millet için,
Tertemiz bir maksat, bir niyet için,
Can veren yiğitler, hürriyet için,
Sarılır mübarek şanlı bayrağa!
“Fethi”den, “Sadık”tan, kuvvet alanlar,
Kalpleri mukaddes aşkla dolanlar,
Vazife uğrunda şehit olanlar,
Gider dosdoğru hemen uçmaya!
Ufkunu dolduran her motor sesi,
Getirir ona bir zafer müjdesi,
Olmazsa şehitlik en son rütbesi,
Karışmış Öcal bu coşkun ırmağa
Cemal Oğuz ÖCAL
EY GÖKLERİN YOLCUSU
Dorukları dumanlı yalçın dağlarda esen,
Fırtınalar hızını vermiş kanatlarına.
Bir zafer şarkısı ile yerden havalanan sen,
Gökyüzünden bakarsın bizden önce yarına.
Kartallar seyrederken imrenir uçuşuna,
Motorunun sesi ile avunur yerdekiler.
Her çarpan kalp bağlıdır göğün çelik kuşuna,
Her gönül peşin sıra sana ulaşmak diler.
Ey göklerin yolcusu! Beyaz bulutları aş,
Altın ışıklarını versin sana yıldızlar.
Rüya ülkelerini tek başına gez, dolaş,
Senin korku tanımaz, yılmaz diye adın var.
UÇAN RUHLARA
Yoklukla boğuştunuz uzun, çetin seneler,
Yurdu korumak için sema hudutlarını,
Altınızda titrerken yıpranmış makineler,
Gayeye atıldınız düşünerek yarını.
Kiminiz parçalandı, kiminiz kömür oldu;
Dalgaların ka’rında uyumakta kiminiz;
Ya şen gözlerinize çöllerin kumu doldu;
Ya alevler içinde geçti en son deminiz.
Güneşli hayatınız bir büyük destandır,
Alkışlayacak sizi tarihin satırları;
Size minnet taşıyan koskoca bir vatandır :
İnsanları, dağları, denizleri, kırları.
Ruhunuzu anarken gönül yaslı, gözler yaş…
Fakat kahraman ölü, beklediğin nurlu gün
Çizdiğiniz izlerden doğuyor yavaş yavaş,
Bir hakikat oluyor, vaktiyle düşündüğün.
TÜRK UÇAĞI
Bulutların koynunda kartal gibi süzülür,
Ay-yıldızlı bayrağı, Ay’a, yıldıza ekler.
Mavi gök yollarına katar katar düzülür,
Barışta ve savaşta eşsiz yurdumu bekler.
Sarp dağların başından aşıyorken görmeli.
Konduğu topraklara kapanıp yüz sürmeli.
Başına çiçeklerden türlü taçlar örmeli,
Birinden yüzüne dek çoluk çocuk, bebekler.
Onu görmeden tanır, gür sesini duyanlar,
Tarlada , bağda, dağda ter döken kahramanlar.
Ey! Bizi ateş ve kan selinden koruyanlar,
Ey! Çelikten kanatlı altın kalpli melekler.
HAVA ŞEHİTLERİMİZİN AZİZ RUHUNA
“Kimisi doğandı, kimisi kartal,
Düştüler mevsimsiz kara toprağa!
Vatan ağacında kuruyan her dal,
Bırakır yerini yeşil yaprağa!..
Bir yol olur yarın, gördüğünüz şu iz,
Gökleri fethetmek baş emelimiz.
Bozkırı bir cennet yapmak için biz,
Otağ kurduk bugün, bu viran bağa!..
Kararsın yıldızlar, tutulsun
Güneş, Kavursun bağrını bir külçe ateş.
Ağlama ey anam, hey dertli kardeş!
Tırmanmak çağıdır, bu yalçın dağa!..
Ne hoştur şehitlik, yurt, millet için,
Tertemiz bir maksat, bir niyet için.
Can veren yiğitler hürriyet için,
Sarılır mübarek şanlı bayrağa!..
Fethi’den, Sadık’tan kuvvet alanlar,
Kalpleri mukaddes aşkla dolanlar,
Vazife uğrunda şehit olanlar,
Giderler dosdoğru hemen uçmağa!..
Gözyaşı dökmeye değmez bu hayat,
Fedadır yurt için her çelik kanat.
Bırakmak isteyen ölümsüz bir ad,
Gelmeli ölümle dudak dudağa!..
Ufkunu dolduran bir motor sesi,
Getirir ona bir zafer müjdesi.
Olmazsa şehitlik en son rütbesi,
Karışmaz Öcal, bu çoşkun ırmağa!
Boşa gitmiş değildir candan emekleriniz,
Ruhlarınız şad olsun ey bahtiyar şehitler!
Aziz Türk anaları! Göğsünüzü geriniz!
Sizin eserinizdir bu mübarek yiğitler
HEDEFİNİZ GÖKLERDİR
Hedefiniz göklerdir, durağınız yıldızlar,
Rüzgârlarla, seslerle, ışıklarla yarış var,
Önünde tek engel, gök kubbeden bir duvar.
Haydi artık yiğidim, haydi artık kartallaş,
Üç kıtayı aşmıştın, gökleri de öyle aş!
Görünüyor göklere, dost düşmanın doluşu,
Başlayacak yakında orada büyük koşu,
Doğan günler belli ki, yeni bir çağ doğuşu.
Haydi artık yiğidim, haydi artık kartallaş,
Üç kıtayı aşmıştın, gökleri de öyle aş!
Bütün dünyanın gözü şimdi Merih’te, Ay’da,
Astronotlar her gün dolaşıyor uzayda,
Yeryüzünden daha çok şimdi göklerde fayda.
Haydi artık yiğidim, haydi artık kartallaş,
Üç kıtayı aşmıştın, gökleri de öyle aş!
PARAŞÜTÇÜLER
Biz paraşütçüler, göklerin çiçekleriyiz.
Hiçbirimiz korku nedir bilmeyiz.
Kalbimiz tunç, bileğimiz bükülmez olur,
Bir çiçek gibi süzüle süzele ineriz.
Unutma!.. Ata’mızın söylediğini.
İstikbâl göklerdedir değini
Paraşütçü olmak için, biliyor musun?
Türkkuşu’na geleceğini.
