Atatürkçülük Nedir? Atatürkçülüğün Maddeler Halinde Açıklaması

0
Advertisement

Atatürkçülük nedir? Kısaca Atatürkçülük nedir ne anlama gelmektedir ve ülkemiz için neden önemlidir konuları ile ilgili olarak genel açıklamaların yer aldığı sayfamız.

Mustafa Kemal Atatürk

ATATÜRKÇÜLÜK NEDİR?

Atatürkçülük, Kurtuluş Savaşı ile (1919 – 1922) doğmuş, Cumhuriyet döneminde geliştirilmiş; uygar bir düzeyde gerçek demokrasiye ulaşmayı amaçlamış bir akımdır. Batılıların «Kemalizm» adını verdikleri, ülkemize özgü bu akım, Atatürk’ün önderliğinde gerçekleştirilen inkılâpların düşünsel yönü ve kaynağıdır.

Günümüz koşullarında Atatürkçülük, burada tarif edilen altı temel ilkeyi içten benimsemek ve eksiksiz uygulamaktır. Böylece Atatürk’ün ülküsü olan tam bağımsızlığımızı ve toplumsal bütünlüğümüzü korumak; bilimi, yani aklın egemenliğini etkin kılmak; halkın yaşam düzeyini yükseltmek; durmadan çalışarak azgelişmişlikten kurtulmak ve kalkınmaktır. Kısaca, Atatürk’ün özlediği gerçek ve çağdaş demokratik yönetimi, bütün kurumlarıyla Türkiye’de gerçekleştirmektir.

Toplumsal, ekonomik, siyasal ve felsefi açılardan bakıldığında, Atatürkçülük şöylece özetlenebilir:

Advertisement
  • Atatürkçülük, ayırıcı, bölücü değil, birleştirici, bütünleştiricidir. Bu nedenle ırkçılığa kesin olarak karşıdır.
  • Atatürkçülük, yobazlığa, kalıpçılığa, boş inançlara karşıdır. Bilimsel düşünceyi, düşünce özgürlüğünü benimsemiştir; akılcıdır.
  • Atatürkçülük; laiklik ilkesi gereği olarak, her türlü dinsel düşünceye ve inanca saygılıdır.
  • Atatürkçülük, özgürlükçüdür; özgürlüğün en kutsal bir hak olduğuna inanır. Bu nedenle her türlü baskıya, korkuya, sindirmeye ve bunları araç olarak kullanan zorba yönetimlere karşıdır.
  • Atatürkçülük, barışçıdır. Her türlü saldırganlığa ve yayılmacılığa (emperyalizme) karşıdır. «Yurtta barış, dünyada barış» ilkesini savunur.
  • Atatürkçülük, ulusal kültürü yüceltmeyi ve dilde bağımsızlığı amaçlar. Bundan dolayıdır ki, kültürde ve dilde yabancılaşmaya karşıdır.
  • Atatürkçülük, her türlü iç ve dış sömürüye karşıdır. Ulusal kaynakların, ulusal çıkarlar doğrultusunda kullanımını öngörür.
  • Atatürkçülük, sınıfsal savaşımı ya da sınıfların çatışmasını kesinlikle reddeder; sınıflararası dayanışmayı, toplumsal barışı ve bütünleşmeyi amaçlar.
  • Atatürkçülük, eskiyi yadsımaz; Türkiye Cumhuriyeti’ni yeni değerlerle, kalıcı tarihsel değerlerin bir bileşimi sayar. Bu bileşimde eski, ilerici, yeni, çağdaş değerlerin bir tamamlayıcısıdır; kesinlikle bunların önüne geçemez.
  • Atatürkçülük, ileriye, uygarlığa, her türlü yeniliğe açık, inkılâpçı bir yoldur. Türk ulusunu, ortaçağdan yeni çağlara yönelten ilerici bir akımdır.
  • Atatürkçülük, ezilen, sömürülen mazlum ulusların uyanmasını, bağımsızlıklarını kazanıp kalkınmasını sağlayan ilk ulusal kurtuluş inkılâbıdır. Bu evrensel özelliği ile, Asya, Afrika ve Güney Amerika’da, ezilen birçok ulus için kurtuluş yolu olmuştur.
  • Kısaca söylersek Atatürkçülük; toplumsal yönden adaletçi, dengeci, birleştirici, bileşimci; ekonomik ve siyasal yönden bağımsızlıkçı, saldırganlığa ve yayılmacılığa (emperyalizme) karşı, özgürlükçü, ulusçu ve devletçi; felsefi yönden akılcı, laik, yenileşmeye ve gelişmeye açık, gericiliğe ve tutuculuğa kapalı, inkılâpçıdır.

Atatürk ilkeleri, özetlediğimiz bu amaçlara ulaşmak için, izlenecek birer yoldur. Amaca ulaşmada, bu ilkeleri bir bütün olarak düşünmek, değerlendirmek gerekir. İlkeler, ayrı ayrı ele alınıp uygulanamaz. Yakın geçmişteki uygulamalarda görüldüğü gibi, ilkelerden birinin yanlış yorumu ya da savsaklanması, giderek Atatürk inkılâplarının bütünlüğünü zedeler ve yozlaşmasına, işlevini yitirmesine yol açar.


Leave A Reply