Bisphenol-A (BPA) nedir? Bisphenol-A (BPA) zararlı mıdır? Bisphenol-A (BPA) hakkında yapılan araştırmalar hakkında bilgiler.
Bisphenol-A hakkında bilgi
Bisphenol-A’nın kısaltılmış hali olan “BPA”; günümüzde pek çok yaşamsal alanda bizi ve çevremizdekileri sağlık açısından tehdit edebilecek bir güce sahiptir. Bu içerik; en basit şekilde gıda endüstrisinde konserve, süt kutusu, meyve suyu kutusu gibi ürünlerin iç yüzeylerinin yapıştırılması adına kullanılabilen kimyasal içerikli bir madde olarak tanımlanabilmektedir. Yani bu tip plastiklerin iç yüzeyindeki kimyasalın genel adı BPA’dır.
Normal şartlarda polikarbon yapıdaki plastiklerin yapıtaşı olan BPA; günümüz koşullarında ilgili olduğu her sektörde kullanılan PVC maddesi, polyester maddesi, naylon maddesi ve plastik şişe gibi maddeleri üretilmesinde en çok yararlanılan ürünlerden biri olarak bilinmektedir.
Bu BPA’nın bizim sağlığımızı tehdit ettiği nokta, kimyasal olarak içeriğinde bulunduğu maddelerle özellikle yüksel sıcaklıklara maruz kaldığında kolayca karışım haline geçebilmektedir. Yani bizim BPA’lı bir ürünü mikrodalgada ısıtmamız, konservede bulunan yiyecekleri biraz ısıtıp sonra açmamız tamamen yiyeceklerimize BPA karıştığı anlamına gelmektedir.
Bisphenol-A hakkında yapılan araştırmalar nelerdir?
Bisfenol A’nın zararları konusunda yapılan araştırmalarda, bilim insanları bu içeriğin vücudumuzdan idrar yapılarak atılabildiği iddiasının tam olarak doğru olmadığı gerçeğiyle karşılaşılmıştır. Bunun anlamı, vücuda giren BPA’nın sanıldığının aksine idrar yapıldığı hemen direkt olarak vücuttan çıkmadığı ve tuvalet ihtiyacı giderilse bile daha uzun saatler boyunca vücutta kalabildiğidir. Amerika’da yapılan bir araştırma neticesinde sadece 8.5 saatlik bir süre boyunca diyet yapmış bir bireyle 24 saat boyunca diyetini devam ettirmiş bir bireyin vücutlarındaki BPA oranı karşılaştırılmış ve hemen hemen aynı değerler çıkmıştır.
Sonuçlar böyle olunca, yine Amerika’daki Ulusal Sağlık Enstitüleri’nde çalışan bilim insanları, BPA’yla ilgili araştırmalarını arttırmışlar; bu maddenin vücudumuza girdiğinde özellikle küçük yaştaki çocuklarda beyin gelişimine zarar verdiği, prostat problemi olan erkeklerin bu tip problemlerini arttıracağı; öte yandan anne karnındaki ceninlerin ve yeni doğmuş bebeklerin hareket kabiliyetinde kısıtlamalar yarattığını ortaya çıkarmıştır.
Ülkelerin BPA hakkındaki yaptırımları nelerdir?
1957 yılından beri plastik sektöründe yer alan bu maddenin artık insanların kullandığı çoğu üründe de yer almasına karşı bir müdahalede bulunmak isteyen ülkeler ve markalar, teker teker harekete geçmişlerdir. BPA zararlarına önce bebeklerin ve çocukların korunmasıyla başlamak isteyen şirketlerden Wall-Mart, BPA içermeyen biberon yaptırımına başlamış; Toys’R’Us markası sattığı ürünlerinde hiç bir BPA’lı ürün bulundurmayacağı açıklamasını yapmış; aynı şekilde benzer pek çok marka da BPAlı emzik üretimine son verdiğini açıklamıştır.
Konuyla alakalı daha ikna edici sonuçların çıkarılması için Harvard Üniversitesi’nden 77 adet öğrenci konuyla alakalı bir teste sokulmuştur. Bu deneklere hiç bir plastik alaşım içermeyen çelik kaplardan soğuk yapıdaki meyve suları içirilmiştir. Bundan sonrasında bu maddenin vücuttan atılması durumu için idrar örnekleri de alındı. Bir sonraki hafta çelik malzeme yerine BPA alaşımlı kaplardan içirilen meyve sularının ardından geçen sefer olduğu gibi yine deneklerden idrar örneği alındı. Sonuç olarak alınan bu iki idrar örneklerinin sonuçları karşılaştırıldı. BPA alaşımlı plastik kaplardan içilen meyve sularının vücuttaki BPA oranını %69 gibi müthiş bir seviyede arttırdığı belirlenebilmiştir.
BPA içeriğinden nasıl korunulabilir?
Hem kendimiz için, hem etrafımızdaki bebek ve çocuklar için hem de hayvanlar için mümkün olduğunca yeme içme konusunda plastik içeren ürünlerden yararlanılmaması gerekmektedir.
Bebekler için BPA içermeyen biberonların alımına özen gösterilmeli, çocuklara da plastik kaplarda olan yiyecekler ve içecekler alınmamalıdır.
Su kaplarında ve sürahilerde mümkün olduğunca cam alaşımlı kaplardan satın alınız. Ayrıca evlerde de aynı şekilde cam kullanma durumu tercih edilmelidir.
Eğer evinizde bu tip alaşımlı ve ısıtma ihtiyacı hissettiğiniz bir ürün varsa, bunu asla yapmamanız gerekmektedir. Hele ki mikrodalgada ısıtmaya çalışmanız metabolizmanız açısından tamamen zararlı bir hareket olacaktır.
