Kuşlar İle İlgili Şiirler, Kuşların Güzelliklerini Anlatan Şiirlere Örnekler

Kuşları, güzelliklerini anlatan şiir örnekleri. Kuşların özgürlüğü, kuşların uçması, kuşların rengarenk güzelliklerinin konu edildiği şiirler. Kuşlar hakkında şiirler.

Özgürlüğün Dansı: Kuşların Güzelliği

Kuşlar uçar gökyüzünde
Kanatları açık, özgürler hepsi
Birbirinden güzeller, her biri birer başka renkte
Kuşların güzelliği, göz kamaştırıcı

Sarı, mavi, kırmızı, yeşil
Hepsi bir arada, bir tablo gibi
Bir dalda dururlar bazen
Oynarlar dalların arasında, sevinçle

Kuşların kanatları çırpınır
Gökyüzünde dans ederler
Melodileri hafif, güzel
Kuşların güzelliği, tarifsiz

Kuşlar uçar gökyüzünde
Özgürler hepsi, kanatları açık
Birbirinden güzeller, hepsi ayrı ayrı
Kuşların güzelliği, göz kamaştırıcı.
Pulsar

KUŞLAR VE UĞRAŞLARI

Marangozdur ağaçkakan,
Sıva ustası kırlangıç,
Bin yıllık balıkçıdır karabatak
Gecenin bekçisi baykuş.

Çöpçülüğü martı yapar,
Peynircilik uzmanı karga,
Acemi şarkıcıdır isketeler
Ne olrdu şahinler
Paralı asker olmasa

Soylu bir kadındır tavuskuşu
Yoksul bir ekmekçi serçe
Turnalar dönüp gelse de
İnsanlar sevmeyi öğrense.
Yalvaç Ural

LEYLEK

Akşam oldu, sen yuva na döndün.
Ayrı ayrı doyurdun.yavrularını,
Artık rahatsın hacı leylek,
istediğin gibi tıkırdatabilirsin gagalarını!

Hep yollarda mı geçecek ömrü n?
Yazın burada,
Kışın başka yerdesin;
Yuvandan ayrılacağın için mi böyle

Düşüncelisin?
Nasıl dayanıyor o uzak yola
Zarif vücudun,
ince uzun bacakların?

Söyle hangi memlekette geçirecek
O güzelim yazı yavruların?
Yalnız biz değiliz seni seven,
Bak, ne kadar üzülüvor gidişine
Şu çiçekten çiçeğe konan kelebek.

Baharı erken getirir bahçemize
Olmaz mı hacı leylek?
Şükrü Enis REGÜ

GÖÇMEN KUŞLAR

Gittiniz hep dizi dizi,
Bıraktınız ülkemizi
İlkbaharda gene gelin
Unutmayın sakın bizi

Gelmeden kış, yağmadan kar,
Gidin gidin güzel kuşlar
Uzak güney illerinde
Bol yiyecek, bol güneş var

Türkülerle gidersiniz
Kim gösterir size yol, iz?
Ürkütmez mi, kalbinizi
Yüce dağlar, coşkun deniz?

Gökte olup sıra sıra
Kayboldunuz ufuklara
Göçmen kuşlar, güzel kuşlar
Yine gelin ilkbahara
Zeki Tunaboylu

SERÇE

Bahçemizde bir armut var,
Onu yerken küçük kurtlar,
Hemen serçe “Olmaz” dedi;
Kurtları hep yuttu yedi

O vakitten beri artık
Ekmeklerde kalsa artık
Serçelere yediririm,
Üzüm, kiraz da veririm

Çok severim serçeleri,
Onun küçük pençeleri
Ağaçlara yardımcıdır
Ne sevimli bir avcıdır!
Siracettin Hasırcıoğlu

KUŞLAR

Kış geliyor uçmalıyız güneye
Burda bitti artık,
Her yer değildir böyle.

Güneş arkadaş ister başka yerde.
Bıraktık sanır bir kenara,
Uçsuz bucaksız yerinde.

İşimizi sorarsanız göç etmek.
Gittiğimiz yerde güneş görmek.
Eğer güneş giderse,
Hemen oradan gitmek
İpek EĞİNLİOĞLU

GÖÇMEN KUŞLAR

Gelmeden kış, yağmadan kar,
Gidin gidin, güzel kuşlar.
Uzak güney illerinde
Bol yiyecek, bol güneş var.

Türkülerle gidersiniz,
Kim gösterir size yol, iz?
Ürkütmez mi kalbinizi,
Yüce dağlar, coşkun deniz?

Gökte olup sıra sıra,
Süzüldünüz ufuklara.
Göçmen kuşlar, güzel kuşlar,
Gene gelin ilkbahara.
Zeki TUNABOYLU

KUŞLARLA

Kuşlar uçar,
Ben koşarım;
Onların kanatları var,
Benim kanadım kollarım.
Kuşlar kanadını çırpar
Ben de kolumu sallarım..
Uçun kuşlar, uçun kuşlar
Hepinizle yarışım var.

Uçtu kuşlar,
Ben de koştum;
Koştum yarı yola kadar;
Tam önüme bir uçurum
Çıktı, orda kaldım naçar
Yoo, çekemem öyle kurum!
İsterseniz, haydi tekrar
Yarışırız… Uçun kuşlar
Tevfik Fikret

KUŞ UÇAR

Kuş uçar
Aman ne güzel uçar kuş!
Çözülür göğsünden bulutların düğümü,
Toplanır kanat uçlarına.

Kuş uçar,
Onun oyuncağıdır akşam üstleri.
Gündüzleri yıldızlar kadar yüksektedir,
Dallarda yorgun düşer, karanlıklar basınca.

Yoksa kuşlar pamuktan mı?
Yoksa sihirli mi onların altında hava?
Usulca konuşları,
Çocukların düşleri tozlanmasın diye mi?

Uçan kuş beni sevindiriyor,
Eriyor dertlerim onların narin sırtlarında.
Irmak sularına dokunan kanatlarda uyanıyorum,
Ve zaten bütün rüyalarımı
Kuşlar taşır gözuçlarıma.

Kuş uçar,
Ve göğsünü yukarlarda,
Yukarlarda
Sepserin rüzgarlarla ovar.
Yoksa bulutlar kuşların dağları mıdır?

Kuş uçar,
Dayarım sırtımı ben de soğuk duvara
Onları seyrederim.
Uçan kuşla,
Azalır yorgunluğum,
Arkadaş olurum yıldızlarla…
Nihat BEHRAM

---

ELVEDA KUMRU

Ne zaman gelmiştin unuttum
Anımsadığım soğuk bir kış günüydü
Annem bulmuştu seni, sarıp sarmalamıştı.
Sepeti ben getirmiştim; kardeşim de kazağını
Haftalar aylar geçti, büyüdün
Anladım, gidecektin
Tek dileğim yine gelmendi.

Unutma bizi olur mu?
Geldin, sadık dostum, vefalım.
Geldin, üstelik aileni de getirdin
Biliyorum çok aramışsın bizi
Taşınmıştık.

Komşu kedi “Sarman’a” haber bıraktık
İhtiyar unutmuş söylemeyi
Yine de buldun bizi
Şenlendirdin evimizi
Kumru
Kurumsuz kumru
Sevgili kumru
Sen yarattın dostluğu
Necdet Neydim

---

KUŞ

Benim yerime uç,
Ağaçlara kon,
Çiçekleri öp

Küçük kuş,
Ben de senin yerine
Top oynarım,
İp atlarım

Adnan Çakmakçıoğlu

---

SERÇE

Çamaşır asılı ipte
Duran küçük serçe
Bana acıyarak mı bakıyorsun?
Halbuki ben güneşin
Ve ilk beyaz yaprakların altında
Senin uçuşunu seyredeceğim.
Melih Cevdet Anday

---

MİNİK KUŞ

Keyfin nasıl, iyi mi?
Ne yaptın kışta, karda?
Kim verdi suyu, yemi?
Donduran soğuklarda?

Müjdeledin bizlere,
Gene çayır çimeni.
Senin ile şu dere,
Coşturuyor annemi.

Yazlık için yuvanı;
Hangi dala başladın?
Özlemiştik havanı,
Nelerelerde kışladın?

Düşünme şunu, bunu,
Öt, öt gayri duramadan.
Uçur yavru kuşunu,
Avcı seni vurmadan.

Mevlüt KAPLAN

---

KIRLANGIÇ

Nerde beyaz, bembeyaz güvercinler?
Uzak dallarda tarla kuşu çiler
Penceremde mavileşirdi akşam.
Ah ümitlerle koşardım ininde
Geceleri ateşböceklerinin.

Dönerdi kocaman dairesinde
Ağaçlar ve gökyüzü çemberimin.
Bir dert gibi çıkmaz içimden o yer
Yeşil vadilerde boy boy ardıç.
Sanırım o iklime doğru gider.
Şu masmavi semadaki kırlangıç.
Oktay Rıfat

---

SERÇE KUŞU

Bu sabah bahçede karşıma
Küçük bir serçe kuşu geldi;
Havuzun taşına kondu,
Bir içti, bir doğruldu,
Nasıl da korkuyordu!

Sen hiç korkma serçe kuşu,
Suyunu rahat rahat iç,
Sıhhat afiyetle uç,
İnsanoğlu çeşit çeşit
Beş parmağın beşi bir mi ?

Necati CUMALI

---

HANIM KUŞ

En hanım kuş, kuğudur
Sevgiden damla damla
Akan, beyaz bir sudur.

Bir anne gibi sıcak,
Uçmayı unutan kuş,
Yanımızda kalacak.

Duvağı kar beyazı,
Sever ırmaklar gibi
Çiçek şöleni yazı.

İçinde şarkılar var
Benzer öksüz kemana
Bir ömür boyu ağlar.

Kar gibi erir suda
Bitmeyecek bir rüya
Gizlidir son şarkıda.
Mustafa Ruhi ŞİRİN

---

LEYLEK

İnce, uzun, turuncu
Bacakları, gagası,
Konuk eder leyleği
Evimizin bacası.

Takırdatır durur hep
Gagasını keyifle,
Tanışmayan var mıdır
Hacı baba leylekle?

Soğuktan pek hoşlanmaz
Seçer sıcak yerleri,
Daha göç başlamadan
Özleriz leylekleri.
Atila Çakıroğlu

---

SERÇELER

Bir gün gelir, geçer bu geceler
Tırtıllar tırmanır yapraklara

Damla damla sızmaz dudaklara
Kalbin kaynağından bu heceler.

Alnı işleyerek düşünceler
Gözyaşı düşer zambaklara

Ve düşünür olgun başaklara
Akşamın dallarından serçeler.

Ahmet Muhip DRANAS

---

AĞAÇKAKAN

İlâhi ağaçkakan,
Ağaç diye tutunmuşsun ateşe,
Yine de yeşil kanatların,
Yine de tadı var renginde otların..

İlâhi ağaçkakan,
Türlü çeşit kumaşlardan
Kesmişler, biçmişler de
Kendin, kulpunda çaydanlığın,
Düşlerin, yeşil ormanlarca..

Sıcak bir rüzgârdır eser
Başının üstünde buğular,
Bu kışta kıyamette
Yaz ortası bir keyiftir sürdüğün..

ilâhi ağaçkakan,
ilâhi şu odada eşya diye
iri gözlerle bana bakar…

Coşkun ERTEPINAR

---

KUŞLAR GİBİ

Uyanırım
Kuşlarla beraber
Güneş doğmadan

Şöyle dedi
Bir melek —
Güzel çocuk
Mini çocuk
Uyan çabuk
Güneş doğmadan

Açtım gözlerimi
Aaa!
Canlanmış bile
Evin içi

Pencerede ipil ipil
Sabah yıldızı

Yaklaştı
Işık dolu ağzı
Dedi ki
— Erken uyanan çocuklar
Büyürler kocaman.
Cahit Zarifoğlu

---

KANARYA

Kanaryamın süslü, temiz
Küçücük bir kafesi var
Bu çapkını işitseniz
Ne de şakrak bir sesi var

Bir avuç yem, bir parça su
Ona uzun zaman yeter
Yok ki başka bir kaygusu
Hiç durmadan öter, öter
Orhan Seyfi Orhon