Atatürk’ün Ekonomik Sistemlerle İlgili Görüşleri, Ekonomi Politikası

0
Advertisement

Atatürk’ün ekonomi politikası nasıldı? Atatürk’ün ekonomik sistemlerle ilgili görüşleri, ekonomi anlayışı hakkında bilgi.

Atatürk’ün Ekonomik Sistemlerle İlgili Görüşleri

Atatürk’e göre, ekonomik ve toplumsal konular, hem devletin hem bireylerin çıkarlarıyla ilgilidir. Bu nedenle, bu konularda sadece bir tarafa ağırlık verilmesi yanlıştır. Devletçilik uygulaması da bu doğrultuda yapılmalıdır.

Devletçilik; büyük kuruluşları, fazla sermayeyi ve üretim aracını gerektiren işlerin devlet tarafından üstlenilmesi gerektiğini savunan görüştür. Devletçilik uygulaması, her ülkenin gereksinmelerine ve özelliklerine göre değişebilir. Atatürk, karma ekonomi sistemini benimsemiştir. Atatürk’ün devletçilik anlayışı, liberalizmden yana değildir ve sosyalist ekonomi sistemini de reddeder. Ona göre, bireyler; eğitim, sağlık, güvenlik gibi ihtiyaçlarını karşılamada devlete^göre zayıftır. Bu nedenle, bireyler bazı ortak çıkarların karşılanmasında tek başına yeterli olamazlar. Bireylerin kuramayacakları güçlü bir örgütlenme gerektiren işleri, devlet üstlenmelidir. Ayrıca bireyler, yeterli çıkarı sağlayamayacakları işlerle ilgilenmeyebilirler. Oysa o işler, millet açısından hayati bir öneme sahip olabilir. Bu işleri de devletin üstlenmesi gerekir. İşte bu nedenlerle, devletin siyasette olduğu gibi ekonomide de düzenleyiciliğini ilke olarak kabul etmek gerekir.

Atatürk, karşı karşıya kalınacak zorluğun devletle bireylerin etkinlik alanlarının sınırlarını çizmek olduğunu düşünmektedir. Ona göre devlet, bireyin gelişmesi için gerekli koşulları göz önünde bulundurmalıdır. Bireysel etkinlik, ekonomik kalkınmanın kaynağı olarak kalmalıdır. Bireylerin tek başına yapamadıkları işleri ise devlet üstlenmelidir. Örneğin; bir iş büyük ve düzenli bir örgütlenmeyi gerektiriyorsa devlet o işi üstlenmelidir. Madenlerin, ormanların, kanalların, demir yollarının, deniz taşımacılığının devlet tarafından yönetimi; su, gaz ve elektriğe ait işlerin belediyelerce yapılması uygun olacaktır. Devlet ve özel teşebbüs, birbirine karşı değildir, birbirinin tamamlayıcısıdır.

Atatürk diyor ki;

Advertisement

“Devlet ve fert dediğimiz zaman, bu kelimelerin soyut anlamını değil; tek gerçek olan sosyal insanı yani toplum içinde yaşayan fertleri belirtmek istiyoruz. İşte bu insanın iki türlü menfaati vardır. Bu menfaatlerin bir kısmı kişiseldir. Diğer kısım menfaatler ortaktır. Toplum hayatını koruyan bu ortak menfaatlerdir. İyice düşünülürse, bu iki çeşit menfaat, birbirine denktir. Çünkü, sosyal insanın hayatı için her iki menfaat de aynı derecede gereklidir. Buna göre, bizce devlet ve fert kelimeleri, genel veyahut özel menfaatlerden biri düşünüldüğüne göre ve fakat her iki durumda da sosyal insanı ifade eden ve açıklayan iki terimdir. Yani demek istiyoruz ki yalnız başına fert ve fertlerden soyutlanmış devlet düşünmüyoruz. Devlet, fertlerin oluşturduğu millî toplumun göze görünen şeklidir. Ancak fert, emeğinin gelirini; devlet de sosyal gelişmeden meydana gelecek geliri almak zorundadır. “


Leave A Reply