Attika Nerededir?

0

Attika nerededir? Attika bölgesinin coğrafi konumu, özellikleri, tarihi, tarihçesi hakkında bilgi.

attikaAttika; Orta Yunanistan’da bölgedir. Kuzey’den Boyotya, güneyden Atina Körfezi, doğudan Ege Denizi ile çevrelenen bölge, Sunion Burnu ile son bulur. Aynı adı taşıyan yönetim birimidir. Günümüzde, bölgenin bir parçasını oluşturur. İÖ 5 ve 4 bin yıllarına kadar uzanan çok eski bir kültüre sahip olan bölgede boyalı ve bezeli vazolarıyla tanınan Sesklo kültürüne rastlandı. İÖ 2. bin yılından başlayarak Akaların egemenliğine girdi. İO 13. yüzyıldan sonra tüm Yunanistan gibi Attika da Dor göçünün etkisinde kaldıysa da bundan en az etkilenen bölge oldu.

Dor boyları Yunanistan’a girdikten sonra tüm bölgelerde göçebelik döneminden kalma gelenekler yavaş yavaş kayboldu. Halk iki sınıfa ayrıldı. Mal mülk sahipleri ve boyların tarihinde yararlık gösterenler soylu sınıfı oluştururken halkın bir bölümü de yoksul düşüp zenginlerin koruyuculuğuna sığındı. Bu sınıf insanlardan kimileri özgür olup, tarlalara sahip bulunmakta, kimileri ise kiracı olarak zenginlerin topraklarını işlemekte ya da toprak köleleri olarak elde ettikleri ürünlerin belirli oranım toprak sahiplerine bırakmakta ya da ücret karşılığı işçi olarak çalışmaktaydı. Bu durum İÖ 600’lere doğru en uç noktaya ulaştı ve Attika Bölgesi birkaç zenginin eline geçti. Daha sonra Solon üst ve alt tabakalar arasında barıştırıcı bir ortam yaratmak için bir reform hazırladı (İÖ 594-593). Bu dönemde kurulan Heliaia adındaki halk meclisine 30 yaşını dolduran her yurttaş üye seçilebilecekti. İÖ 561-560’ta Peisistratos, Attika’nın iç bölgelerinde oturan köylülere dayanarak Atina Akropolü’nü ele geçirdi; Attika sınırlarını güvenlik altına aldı. Büyüyen Pers tehlikesi karşısında, İÖ 481′ de kuvvetli bir donanmaya sahip olan Attika, bu donanması sayesinde Sparta’nın saldınlarına da karşı koydu. Üçgen biçiminde denize doğru uzanan, pek fazla korunmuş limanlara sahip olmamakla birlikte içinde İlisos ve Kefisos ırmak vadileri gibi oldukça geniş vadileri bulunan Attika, büyük bir devletin kurulmasına son derece elverişliydi. Kefisos Ovası’nın ortasında, denizden 5 km uzakta yükselen tepe, yani Akropol, Akalar zamanında, bir kral sarayıydı. Dorların Attika’ya giremediklerine bakılırsa 2. bin yıllarının sonlarına doğru burada kendisini sürekli olarak savunabilecek bir kuvvetin bulunduğu anlaşılır. O dönemde Atina Akropolü’nde oturan kralın, Kefisos Vadisi’nden başka, çevre bölgeleri de elinde bulundurduğu kabul edilir. Eleusis dışında tüm Attika’nın en geç 10 9. yüzyılda Attika kralının egemenliği altmda birleştiği anlaşılmaktadır. Attika’nın çeşitli yerlerinde oturan ve aralarında eski dönemlerden kalma birtakım ilişkiler, örgütlenme bulunduğu anlaşılan soyluların yavaş yavaş Atina’ya gelerek devlet işlerine karışmaya başlamaları sonunda İÖ 8. yüzyılın başlarına doğru kralın durumu sarsılmaya başladı, soyluların etkinliği ise günden güne arttı. Bu durum, krallıkları babadan oğula geçen bir makam olmaktan çıkarak kralların soylular meclisince seçilmesini sağladı.

Attika arkeoloji dünyasında vazolarıyla tanınır. Siyah figürlü vazolarda olduğu gibi kırmızı figürlü vazolarda da Attika vazo endüstrisi ün kazandı. Sonraları bu vazolar sürekli olarak geriledi ve ÎÖ 4. yüzyıl sonlarına doğru tümüyle ortadan kalktı. Aşağı İtalya ve Apulia’da Attika vazolarını örnek alan bir vazo türü gelişti. Bu bölgede yapılan kırmızı figürlü vazolar kısa zamanda Attika’nın etkisinden kurtularak yepyeni bir gelişim geçirmeye başladı. Bu vazo endüstrisi, bölgenin ÎÖ 3. yüzyılda Romalıların eline geçmesi üzerine ortadan kalktı.


Leave A Reply