Boğaz İle İlgili Deyimler ve Anlamları Açıklamaları, Boğaz İle Deyim

0
Advertisement

İçinde boğaz kelimesi geçen deyimler nelerdir? Boğaz deyimlerinin anlamları ve açıklamaları. Boğaz hakkında deyimler ve anlamları.

Boğaz İle İlgili Deyimler ve Anlamları

Arka resim kaynak: pixabay.com

Boğaz İle İlgili Deyimler ve Anlamları Açıklamaları

  • “ağza tat, boğaza feryat”
    miktarı çok az olan yiyecek anlamında kullanılan bir söz.
  • “boğaz açmak”
    ağaçların dibini kazarak toprağı kabartmak.
  • “boğaz boğaza gelmek”
    zorlu kavga etmek: Birbiriyle boğaz boğaza gelen okul çocuklarını, Samet’in varlığı bugünlerde tek bir vücut gibi bir araya toplayabilirdi. -H. E. Adıvar.
  • “boğaz durmaz”
    yeme içme gereksiniminin başka ihtiyaçlar gibi geri bırakılamayacağını anlatan bir söz.
  • ” boğaz içinde kavga var”
    açlığını aşırı bir biçimde gidermeye çalışanlar için söylenen bir söz.
  • “boğaz ola”
    afiyet olsun, yarasın, bereketli olsun anlamında kullanılan bir iyi dilek sözü
  • “boğaz olmak”
    1) boğazı ağrımak: Çocukluğumdan beri sık sık boğaz olurdum. -B. Felek. 2) imrenmekten boğazı şişmek: Fazla imrendiriyorsun insanı, boğaz olacağız. -S. F. Abasıyanık.
  • “boğazı açılmak”
    iştahı artmak.
  • “boğazı düğümlenmek”
    üzüntüden boğazı tıkanmak.
  • “boğazı inmek”
    bademcikleri şişmek, iltihaplanmak.
  • “boğazı işlemek”
    durmadan bir şeyler yemek.
  • “boğazı kurumak”
    çok susamak: Kediyi karşısında gördükçe yüreği titriyor, boğazı kuruyor. -M. Ş. Esendal.
  • “boğazına bir yumruk tıkanmak (gelip oturmak)”
    konuşamaz olmak, sesi çıkmamak:Babasının adı anılınca Ferit’in boğazına bir yumruk tıkandı. -A. İlhan.
  • “boğazına dizilmek”
    üzüntü, kaygı vb. sebeplerle isteksiz yemek, iştahı kesilmek
  • “boğazına durmak”
    yediği şeyi yutamamak: Nankörler! Yediğiniz ekmek boğazınızda dursun. -Halikarnas Balıkçısı.
  • “boğazına indirmek”
    fazla ve gelişigüzel yemek.
  • ” boğazına kadar”
    pek çok, gereğinden fazla, aşırı ölçüde: Baba daima boğazına kadar borç içinde yaşar, müsrif, batakçı bir memurdu. -Ö. Seyfettin.
  • “boğazına sarılmak”
    üstüne yürümek: Tam boğazına sarılacaktım, yere düştü, bir daha kalkamadı. -R. H. Karay.
  • “boğazında düğümlenmek”
    söylemek istediğini heyecan veya üzüntü yüzünden diyememek.
  • “boğazından artırmak”
    yiyeceğinden kısıp parasını artırmak.

Devamı

  • “boğazından geçmemek”
    sevdiği bir kimsenin yokluğu veya yoksulluğu dolayısıyla bir yiyeceği yalnız başına yemekten üzüntü duymak: Her gün evde pişen türlü yemeklerin hiçbiri sensiz boğazımdan geçmiyor. -O. C. Kaygılı.
  • “boğazından kesmek”
    yiyip içmede çok tutumlu davranmak: Ekonomi, kendinin ve çoluk çocuğunun boğazından kesmek demekti. -R. N. Güntekin.
  • “boğazını doyurmak”
    karın doyurmak.
  • ” boğazını sevmek”
    yiyip içmeye düşkün olmak.
  • ” boğazını sıkmak”
    bunaltmak, sıkıntı vermek: Müfit, boğazını sıkan büyük öfke ile titreyerek başını çevirdi. -P. Safa.
  • ” boğazını yırtmak”
    olanca gücüyle bağırmak.
  • “canı ağzına (boğazına) gelmek”
    1) büyük bir tehlike karşısında ölecekmiş gibi bir korkuya kapılmak: Bunlardan biri elimden kayarak ayağım üstüne şiddetle düşüverdi, az kalsın canım ağzıma gelecekti. -Y. K. Karaosmanoğlu. 2) aşırı duygulanmak, çok heyecanlanmak: Bitip tükenmek bilmeyen bir tablo gibi serilip giden lale tarlası renkten renge geçtikçe herkesin canı ağzına geliyor. -B. R. Eyuboğlu.
  • “dili boğazına akmak”
    konuşamaz olmak, sesi soluğu çıkmamak: Kılıcı görünce dili boğazına aktı hayranlığından. -Y. Kemal.
  • “hevesi kursağında (boğazında veya içinde) kalmak”
    istediği, imrendiği şeyi elde edememek: Gazetenin yayını kesildi; çaresiz İzmir’e döndüm fakat hevesim kursağımda kalmıştı. -A. İlhan. Bütün hevesim boğazımda kaldı. Küstüm oturdum. -N. Meriç.
  • ” on parmağı boğazında olmak”
    isteği yapılmadığında sıkıntıya düşmek, düşürmek: Haftada iki gün oruç tutmazsan on parmağım boğazında olsun, dedi. -R. N. Güntekin.
  • “yüreği boğazına tıkanmak”
    sıkılmak, üzülmek, dertlenmek: Yüreğim boğazıma tıkanmış bir hâlde, bu basit, bu aşağılık konuşmaları dinliyorum. -Y. K. Karaosmanoğlu.


Leave A Reply