Planetaryum Nedir? Ne İşe Yarar? Tarihçesi ve Özellikleri Nelerdir?

0
Advertisement

Planetaryum nedir? Ne işe yarar? Planetaryumların kuruluş amacı nedir? Özellikleri nelerdir? Tarihte ilk Planetaryum nerede kurulmuştur?

Planetaryum

Planetaryum, gökcisimlerinin Yer’den görünümlerini ışıklı izdüşümleri halinde yarı-küresel bir kubbe ekran üzerinde göstermekte kullanılan aygıt ve bu aygıttan yararlanarak astronomi, uzay bilimleri ve bunlarla ilgili alanlarda eğitim veren kurum. Planetaryum terimi başlangıçta, gezegenlerin ve uydularının hareketlerini görsel olarak sergilemekte yararlanılan aygıtlar için kullanılıyordu. Bu tür aygıtlar, merkezdeki döner bir kaide üzerine yerleştirilmiş olan ve üzerinde gezegenleri temsil eden küçük küreler bulunan metal halkalardan oluşan mekanik modellerdi. İlk olarak 1712’de İngiliz astronom George Graham (ö. 1751) tarafından gerçekleştirilen bu mekanik planetaryumlar oldukça duyarlı ve doğru bir gösterim sağlıyordu.

Planetaryum binalarının çoğunda geniş bir gösteri salonu, ayrıca çeşitli koleksiyonların sergilendiği bir bölüm bulunur; bu kuruluşlarda çoğunlukla uzman bir personel kadrosu görev yapar. Yaklaşık 600 kişilik gösteri salonunun kubbe ekranının çapı 25 metre kadardır.

Planetaryumlardaki en önemli alet göstericidir. Bugüne değin çok değişik büyüklüklerde göstericiler geliştirilmiştir. Bunların içinde en niteliklileri II. Dünya Savaşı’ndan sonra Alman Zeiss şirketinin ürettikleridir. Zeiss marka modern göstericiler gelişkin mercek sistemlerinden, ışık üreteçlerinden, motor ve dişli donanımlarından oluşur. Bunların yardımıyla Güneş, Ay ve gezegenlerin geçmişteki ve gelecekteki konumları kubbe ekranın üzerine düşürülebilir. Yıldızların görüntüleri, biri kuzey, öbürü de güney gök küre için iki ayrı küresel birimden ekrana yansıtılır; öteki gök cisimlerinin görüntüsü ise, yıldız kürelerinden oluşan bir kafesin içine yerleştirilen ayrı aygıtlarla ekrana düşürülür. Amaç, oluşturulan yapay gök kürenin büyük ölçüde gerçeğe uygun olmasını sağlamaktır. Samanyolu Gökadası’nın, kuyruklu yıldızların, göktaşlarının, ufuk hattının ve referans çizgilerinin görüntüleri de başka göstericilerin aracılığıyla oluşturulur.

İlk planetaryum 1923’te Münih’teki Alman Müzesi’nde açıldı.

Günümüzde pek çok ülkede halka açık gösteriler ve eğitim amacıyla kurulmuş planetaryumlar vardır. Planetaryumlardaki oturma yerleri değişik biçimlerde düzenlenebilir. En yaygın oturma düzeni, koltukların merkezdeki göstericinin çevresinde eş merkezli daireler biçiminde yerleştirilmesidir. Bazı salonlarda, izleyicilere daha gerçekçi bir görme açısı sağlamak amacıyla, zeminin ufuk çizgisi eğik tutulmuştur. Günümüzdeki bazı modern “uzay salonlarında“, eğik bir kubbe ekrana yansıtılan geniş açılı sinema filmleri kullanılmaktadır. Geliştirilmekte olan katot ışınlı göstericiler optik-mekanik göstericilerin yerini alacaktır. Elektronik olarak denetlenebilen bu sistemler, bilgisayarların yardımıyla, yıldızlararası uzayda gerçekleştirilebilecek uçuşların modellenmesini sağlayabilecektir.

Advertisement

Leave A Reply