Alüvyon Nedir? Oluşumu, Türleri, Taşıma Yolları ve Jeolojik Özellikleriyle Detaylı İnceleme

0
Advertisement

Alüvyon (Lığ), suların taşıdığı döküntülü kökenli kütlelerin birikmesiyle oluşan hareketli tortunun detaylı bir incelemesi. Sel, buzul, deniz ve akarsuyu alüvyonları, taşıma yolları ve jeolojik özellikleri hakkında bilgi edinin.

Alüvyon

Alüvyon (Lığ), suların taşıdığı döküntülü kökenli, ufalanmış kütle parçacıklarının karışıp yığılmasıyla oluşmuş hareketli tortu. Bu tortuların bileşiminde killi çamur, kum ve değişik türde kaya parçacıkları bulunur.

Kaya parçacıkları taşınma sırasında ufalanır ve değişikliğe uğrar. Kumtaşı ve kalker parçaları 1-5 km’lik sürüklenmeyle, kuvarsit ve kristal parçaları 10-20 km’lik sürüklenmeyle yuvarlak çakıllara dönüşür. Çakılların daha küçük parçalara bölünmesi ve ufalanması, su yatağının rendeleme etkisiyle gerçekleşir. Kumtaşı ve kalker çakılları 10-15 km, kuvarsit ve kristal çakılları ise 100-300 km içinde yarı yarıya küçülür. Alüvyonu oluşturan taneciklerin oranları, taşıma sırasında parçalanma ve aşınmaya gösterdikleri dirence göre değişir. Genellikle direnci az olan gevşek yapılı kaya taneciklerinin oranı yüksektir, Alüvyonlar akarsu ağızlarında, vadi tabanlarında ve düzlüklerde çökelip yığılarak birikinti konileri, ovalar ve deltalar oluşturur. Çökelme ve yığılma, suyun akıntı hızmm ya da sudaki tortul yükün arttığı zamanlarda gerçekleşir.

Taşınma yollarına göre alüvyonlar dörde ayrılır:

  • Sel sularıyla taşınan alüvyonlar. Taşmalar sonucunda ince taneli kumla kilin çayırlarda ve bataklık ormanlarda çökülmesiyle oluşur. Bu alüvyonlara taşıma çamurları da denir.
  • Buzul alüvyonları: Buzulların taşıdığı döküntü maddelerinni düzlüklerde birikmesidir.
  • Deniz alüvyonları: Akıntılar ve kara parçalarının kaymasıyla, kıyılarda oluşan kumsallar, kıyı şeritleri ve bataklıklarında çökelmiştir.
  • Akarsuyu alüvyonları: Dere, çay ve ırmakların taşıyıp yığdığı döküntü yığılmalardır. Suyu bol olan akarsular, düz ve geniş yataklarda taşıdıkları maddeleri bırakarak alüvyon ovaları ve taraçalar oluştururlar. Kurak bölgelerde, akarsuyun kaybolduğu alanlarda taşınan maddelerin hemen hepsi aynı yerde toplanır ve alüvyon konileri oluşturur.

Dağların eteklerindeki yığılmalar ise dağ eteği alüvyonu adını alır. Denize ya da göle dökülen akarsuların ağızlarında, dalga ve akıntının zayıf olduğu kıyılarda tortular yığılır; zamanla denize doğru ilerleyerek yelpaze biçiminde birikinti alanları oluşturur. Böylesi yığılma alanlarmda akarsular da birçok kola ayrılarak bir su ağma dönüşürler. Bu biçimde oluşan alüvyon alanlarına delta denir. Türkiye’de Kızılırmak, Yeşilırmak, Gediz, Seyhan ve Ceyhan’ ın denize döküldükleri ağızlarda deltalar bulunmaktadır.

Jeoloji

Yaşları bakımından alüvyonlar ikiye ayrılır: Eski alüvyonlar pleistosen dönemin dördüncü zamanında oluşmuştur. Zamanla akarsularca yarılan eski alüvyonlar akarsu yatağının iki yanında, sürekli ya da yer yer uzanan yığıntı alanlarına (taraçalar) dönüşmüştür. Eski alüvyonların oluşturduğu alanların topraklan çok verimlidir. Yeni alüvyonlar ise yakın zamanlarda oluşan taşmaların etkisinde kalan, sürekli gelişen ve değişen tortullaşmalardır.

Advertisement

Madencilik

Billursu kayaçlardan kopan kumların taşınması sırasında, bozulmaya dayanıklı ağır mineral ve değerli maden parçaları da sürüklenerek birikir. Altın, elmas ve kalay yüklü eski ve yeni alüvyon yatakları basit eleyici araçlarla işletilebilir.


Leave A Reply