Angelo Poliziano Kimdir? Rönesans Döneminin Bilginlerinden

0
Advertisement

Angelo Poliziano kimdir? Rönesans dönemi klasik bilgilerinden olan Angelo Poliziano hayatı ve çalışmaları hakkında genel bilgiler.

Angelo Poliziano Kimdir? Rönesans Döneminin Bilginlerinden

Angelo Poliziano

Angelo Poliziano, Angelo Ambrogini olarak da bilinir (d. 14 Temmuz 1454, Monte-pulciano, Toscana – ö. 28/29 Eylül 1494, Floransa), İtalyan şair ve hümanist. Dostu Lorenzo de’ Medici’nin korumasında yaşamış, Rönesans’ın önde gelen klasik bilginlerinden olmuştur. Kusursuz Yunanca, İtalyanca ve Latince bilgisinin yanı sıra şiir, felsefe ve filolojide de üstün yeteneğiyle tanınır.

1464’te babasının öldürülmesi üzerine ailesi yoksul düştü. Poliziano 1469’dan önceki bir tarihte Floransa’ya gönderildi. Latince ve Yunanca epigramlar yazmaya başlayarak Lorenzo de’ Medici’nin dikkatini çekti ve İlyada’dan yaptığı Latince çevirinin ilk iki cildini ona adadı. Yaklaşık 1473’te Medicilerin sarayına girdi ve kitaplıkta çalışma olanağını elde etti. 1475’te Lorenzo’nun üç yaşındaki büyük oğlu Piero’nun eğitimini üstlendi. 1477’de kendisine San Paolo Manastırının geliri bağlandı. İlyada’nın II-V. bölümlerini altılı ölçüyle Latinceye çevirerek (1470-75) ilk kez üne kavuşan Poliziano 1473-78 arasında, hümanist şiirin en iyi örneklerinden sayılan Latince ve Yunanca şiirler yazdı.

Elejiler, odlar ve epigramlardan oluşan bu dönem yapıtlarından In violas (Menekşelere) ve İn Lalagen adlı elej ileriyle In puellam suam (Kızına) adlı odu özellikle başarılıydı. Uyuz hastalığının belirtilerinin gerçekçi bir tanımlamasını yapan Silva in scabiem (1475; Küflü Ağaç) deneysel nitelikli, değişik bir şiirdi. Bu dönem şiirlerinin başyapıtını ise, 1475-78 arasında ottava rima biçiminde İtalyanca yazdığı ve İtalyan edebiyatının da en büyük yapıtları arasında sayılan Stanze cominciate per la giostra del Magnifico Giuliano de’ Medici (Görkemli Giuliano de’ Medici’nin Yarışması İçin Yazılan Kıtalar) oluşturdu. Klasik edebiyatın görkemiyle Floransa halk şiirinin doğalcılığını birleştirdiği bu yapıt büyük olasılıkla Giuliano’nun 1478’de ölmesi üzerine II. kitap 46. kıtada, tamamlanmadan kaldı.

Angelo Poliziano, Lorenzo de’ Medici ile birlikte İtalyanca edebiyatın yeniden değer kazanmasında önemli rol oynadı. İtalyan şiirinin tarihini anlatan, bu şiiri içtenlikle savunan ve Lorenzo de’ Medici tarafından yaklaşık 1477’de Federico d’Aragona’ya Raccolta Aragonese (Aragon Derlemesi) adlı Toscana şiirleri derlemesiyle gönderilen mektubu da büyük olasılıkla o yazdı. Giuliano’nun Pazzi ailesi tarafından öldürülüşüne Lorenzo ile birlikte tanık olan Poliziano bu olay üzerine Pactianae coniurationis commentarium (1478; Yemin Bağının Yorumu) adlı dramatik öyküyü yazdı.

1479’da Mantova’da Kardinal Francesco Gonzana’nın koruması altına girdi.

Burada bir saray toplantısı için İtalyanca yazdığı Favola d’Orfeo (1480; Orpheus’un Öyküsü) Orpheus ve Eurydike efsanesine dayanan kısa dramatik bir yapıttı; Stanze gibi hümanist güzellik idealini yansıtıyor, Stanze kadar incelmiş olmasa da yazarın şiirsel dehasını ortaya koyuyordu. Ağustos 1480’de Lorenzo onu geri çağırdı. 1480 sonbaharında Floransa Üniversitesi’nin Latince ve Yunanca bölümü başkanlığına getirildi.

Advertisement

Floransa Üniversitesi’nde Silvae (Ağaçlar) olarak bilinen dört manzum konferans verdi. Bunlardan Manto (1482; Manto) Vergilius’un şiiri, Rusticus (1483; Kırlık) Hesiodos ve Vergilius’un pastoral şiirleri, Ambra (1485; Amber) Homeros ve Nutricia (1486; Sütanne) Yunan ve Latin edebiyatının değişik türleri üzerineydi.

Poliziano 1488’de diplomatik görevle Papa VIII. Innocentius’a giden kurulda yer aldı. Son döneminden kalma çalışmaları arasında Epiktetos’un Enkheiridioriunun (Elkitabı) Latince çevirisi (1479), 1477-79 arasında yazdığı İtalyanca Detti piacevoli (Nükteli Cümleler) derlemesi, Yunanca epigramlar, halk şiirine olan ilgisini gösteren yapıtlar, üslup ve edebiyat sorunları üstüne Latince mektupları yer alır. Klasik filoloji konusundaki en önemli yapıtı, her biri klasik metinler konusunda yüz kadar not (centuria) içeren iki derleme halindeki Miscellanea’dır (1489). Bu ve benzeri yapıtları sonraki klasik filoloji araştırmalarının temelini oluşturmuştur.


Leave A Reply