İşinizdeki stres sağlığınıza sigara içmek kadar çok zarar verebilir. Eğer siz de sürekli olarak dar zamanda çok çalışmak zorunda kalıyorsanız yazdıklarımıza bir göz atın.
Uzmanların yaptıkları araştırmalara göre Amerika’da, çalışanların % 46’sı baskı altında çalışıyorlar ve bu durum salgın gibi yayılıyor. Yapılan araştırmaların sonucunda artık birçok insanın işten vakit bulamadığı için öğle yemeği bile yemediği ortaya çıkıyor.
Ülkemize baktığımızda da durum farklı değil. İşten çıkarmalar nedeniyle işinde kalanların üzerlerinde hissettiği baskı hem iş yükü açısından hem de manevi bakımdan arttı. Bir yandan gelecek kaygısı yaşayan çalışanlar öte yandan işlerinde verimli olmaya çalışıyorlar. Bu da çalışanlar üzerinde büyük bir bakı yaratıyor.
Tıp uzmanları, stresin vücudumuzu doğrudan etkilediğini ve doğal savunma mekanizmasını çökerttiğini belirtiyorlar. Zamanla halsizlik ve durgunluğun yerini daha derin bir parçalanmışlık duygusu alıyor. Sürekli olarak yoğun baskı altında çalışmak kalp krizi riskini de ikiye katlıyor. Bunun dışında akıl sağlığınız ve fiziksel gücünüz de çöküntüye uğrama tehdidiyle karşı karşıya kalıyor.
Kısacası, sürekli baskı altında çalışıyorsanız, vücudunuz sınırda olduğuna dair sinyaller veriyorsa, bir mola almanın ve dinlenmenin zamanı gelmiş demektir. Duruma göre bu mola 10 dakikalık bir yürüyüş ya da iki haftalık bir tatil olabilir. Bu sağlığınızı korumak için önemli bir rahatlama süresi olacaktır.
Stresi Üzerinizden Atmanın Yolları
Yoğun çalışma baskısı hayatınızı etkilemeye mi başladı? İşte size işinizin stresinden kurtulmanın ve kendi hayatınızı yaşamaya başlamanın yolları:
Hayatınızı siz yönetin!
İşinizin hayatınızı yönetmesine izin vermeyin. Randevu defterinizde, haftada bir-iki defa kendinize ve sosyal aktivitelere zaman ayırmak için boş yer bırakın.
Öğle yemeklerini kaçırmayın!
Doktorlar doğru beslenmeyen vücutların stres altında daha çok zarar gördüğünü belirtiyorlar. Her gün öğle yemeklerinde en azından bir çorba ya da sebzeli bir yemek yemeye özen gösterin. Ayrıca atıştırmak için düşük yağlı krakerler ve yoğurt gibi gıdalar bulundurun. Bu atıştırmalar gücünüzü koruyacaktır.
Küçük teneffüslere çıkın!
Tansiyon çok kolay yükselebilir, bu nedenle her saat bir iki dakikalık dinlenme süreleri yaratın. Yerinizden kalkın, başka taraflara yürüyün, derin nefesler alın ya da iş aradaşlarınızla biraz çene çalın. İş yerinde küçük dinlenme molaları alan insanlar daha verimli ve daha istekli çalışırlar.
Fırsat buldukça mekân değiştirin!
Öğle tatillerinde ofisinizde kalmamaya özen gösterin. Bir parka, hayvan satan bir dükkana ya da çiçekçiye gidin. Böylece beyniniz şarj edilmiş ve dinginleşmiş olacaktır.
İş dışında nasıl biri olduğunuzu unutmayın!
Sevdiklerinizin fotoğraflarını çalıştığınız yere asın. Size güzel şeyler hatırlatan resimleri, kart postalları ya da son çıktığınız tatillden getirdiğiniz deniz kabukları gibi objeleri gözünüzün önünde bulundurun. Unutmayın ki iş sizin yaşamanızın sadece bir parçasıdır, siz onun bir parçası değilsiniz.
Hayır demeyi öğrenin!
Uzmanlara göre özellikle kadınlar limitleri belirlemekte sorunlar yaşıyorlar çünkü üstlerindeki insanları hayal kırıklığına uğratmaktan endişeleniyorlar. Bu durumda kalan her insan yapabileceğinin fazlasını yapmaya çalışır ve bu durum onu çok yorar. Eğer üstünüze alacağınız işin zaman aralığı gerçekçi olmaktan çok uzaksa, onu hiç üstünüze almayın ve reddedin. Kendinizi ön plana koymaya çalışın ve mesai saatleri dışında gelen hiçbir e-postayı cevaplamayın.
Yardım isteyin!
Her şeyi kendiniz yapmak istiyor olabilirsiniz ancak iş bölümü yapmak ve yardım istemek size zaman kazandıracaktır. En akıllıca yol, bir işe başlamadan önce o işteki sorumlulukları, tarihleri ve takvimi belirlemektir. Ortaya çıkan tabloda yardıma ihtiyacınız olabilir.
Daha akıllıca çalışın, daha sıkı değil!
Eğer düzenli olarak iş arkadaşlarınızdan daha fazla çalışıyorsanız, zamanınızı akıllıca kullanmıyorsunuz demektir. Bu durum üzerinizdeki baskıyı ve stresi artırıyordur. Öyleyse kendinize söz verin ve ofisinizi her gün aynı saatte ve zamanında terk edin. Öncelikle sorumluluğunuz alanındaki işleri bitirmek için uğraşın. Kendinizi zorlayacağınızı ve asıl işlerinizi aksatacağına inanıyorsanız daha fazla sorumluluk almaktan kaçının. Çalışma saatlerini verimli kullanın ve mesai saatleri içinde yapılabilecek olanın en iyisini yapmaya çalışın. Geriye kalan zaman size aittir. İşten arta kalan zamanları kendiniz için kullanın.
İşten çıkmadan önce kendinizi planlayın!
Mesai bitimine 30 dakika kala elinizdeki işi bırakın ve ertesi gün için hazırlık yapın. Masanızı toplayın, çöplerinizi atın, notlarınızı alın ve bir sonraki gün için bütün hazırlıkları bitirin. Yapılacaklar listenizi hazırladıktan sonra iş yerinizden çıkın.
Mükemmel olmaya çalışmayın!
Eğer bir kere kabul etmeyi başarırsanız, her zaman en iyi olamaycağınızı anlarsınız. Böylece üstünüzden büyük bir yük kalkmış olur. En iyi olmaya çalışmak ve mükemmel iş çıkarmak için çabalamak boş yere stres yaratır. Elinizden geleni yapmak sizin için ve herkes için yeterli olmalıdır.
