Öğrenmede Ödül ve Ceza

0
Advertisement

Öğrenmede ödül ve ceza nedir, nasıl uygulanır? Ödül ve cezanın öğrenmeye etkisi, ödül ve ceza tipleri, hakkında bilgi.

ÖĞRENMEDE ÖDÜL ve CEZA

Ödül sözcüğü, olumlu pekiştireç kavramıyla eş anlamlı olarak kullanılır. Fakat ceza kavramı olumsuz pekiştireç kavramı ile eş anlamlı olarak kullanılmaz. Ceza, istenilmeyen davranışlara verilir ve bu davranışın ortaya çıkma olasılığını azaltır. Olumsuz pekiştireç ise istenen davranış ortaya çıktığında kullanılmaz. Olumsuz pekiştireç, istenen davranışın ortaya çıkma olasılığını artırır. Skinner’e göre davranışlar, hem olumlu hem de olumsuz pekiştireçler ile belli bir biçime sokulabilir. Skinner, buna “biçimlendirme” demektedir. Bir edim ne kadar çabuk ödüllendirilirse o kadar sağlam olarak benimsenmektedir.

Ceza

Bir davranışın yapılma sıklığını azaltmak ya da ortadan kaldırmak için ortama istenilmeyen(hoş olmayan) bir uyarıcının (olumsuz pekiştireç) verilmesi veya ortamdan istenilen (hoş olan) bir uyarıcının(olumlu pekiştireç) çekilmesi şeklinde yapılan işlemdir. Cezada amaç istenmeyen olumsuz davranışların engellenmesi ve ortadan kaldırılmasıdır. iki tip ceza vardır;

1 .Tip Ceza (olumlu ceza) : Bildiğimiz klasik anlamdaki cezadır, istenmeyen bir davranışın engellenmesi veya ortadan kaldırılması için hoşa gitmeyen uyarıcının (olumsuz pekiştireç) ortama sokulmasıdır. Örneğin, kavga eden öğrencinin azarlanması, kırmızı ışıkta geçen sürücüye ceza yazılması, bir çocuğun kardeşine vurduğu için annesi tarafından dövülmesi.

Olumsuz pekiştirme ile ceza genelde birbirileriyle karıştırılır. Oysa olumsuz pekiştirmede olumsuz pekiştireçler ortamdan çıkartılırken, cezada olumsuz pekiştireçler ortama konulmaktadır. Hem olumlu hem de olumsuz pekiştirme davranışın yapılma olasılığını artırırken, ceza istenmeyen davranışın yapılma olasılığını azaltır.

b. 2.Tip Ceza (olumsuz ceza) : istenmeyen bir davranışın engellenmesi veya ortadan kaldırılması için hoşa giden bir uyarıcının (olumlu pekiştireç) ortamdan çekilmesidir. Örneğin, gürültü yapan öğrencinin teneffüse çıkarılmaması, ders çalışmayan öğrenciye çizgi film izletilmemesi, trafik kurallarını ihlal etmiş birinin ehliyetine el konulması, ikinci tip cezada organizmayı onun için önemli olan bir şeyden mahrum bırakma söz konusudur. Ancak bunun etkin olabilmesi için birey için önemli olan pekiştireçlerin belirlenmesi gerekir.

Advertisement

Eğitimde cezanın yeri var mıdır? Eğitimde özellikle fiziksel şiddet ve duygusal aşağılamayı içeren birinci tip ceza kullanılmamalıdır. Bununu yanında ikinci tip ceza bilinçli olmak şartıyla ve belirli sınırlar dâhilinde kullanılmalıdır.

Yukarıdaki tablo üzerinden gidersek; olumlu pekiştirecimiz para; olumsuz pekiştirecimiz gürültü olsun.

• Eğer biz bir kişiye yaptığı iyi bir davranışından dolayı para ödülü veriyorsak yani ortama olumlu pe-kiştireci koyuyorsak olumlu pekiştirme yapmış oluruz.

• Eğer, yaptığı bir suçtan dolayı para cezası veriyorsak, yani ortamdan hoşa giden uyarıcıyı alıyorsak II. tür ceza vermiş oluruz.

• Apartmanda bir bayanın gece yarısı çamaşır makinesini çalıştırması yani, ortama hoş olmayan bir uyarıcının verilmesi komşular için I. tür cezadır.

Advertisement

• Diğer taraftan, eşinin “komşular rahatsız olur” düşüncesiyle makinenin fişini çekmesi yani, ortamdan hoşa gitmeyen uyarıcının alınması komşular için olumsuz pekiştirme olur.

Ceza ile ilgili olarak uzmanlar aşağıda belirtilen hususlarda birleşmektedirler:

1. Ceza istenmeyen davranışı uzun vadede ortadan kaldırmaz. Sadece geçici bir süre baskı altında tutar.

2. Ceza bireye “bu davranışı yapma” der ancak hangi davranışın yapılması gerektiğini söylemez. (Doğru davranışı pekiştirmez. Para çalan çocuğu dövmek ona doğru davranışı göstermez.)

3. Ceza, özellikle fiziksel şiddeti ve duygusal aşağılamayı içeren birinci tip ceza, bireyi saldırganlaştırabilir. Böylece istenmeyen bir davranış engellenmeye çalışılırken başka istenmeyen sorunlara yol açılabilir, “kaş yapayım derken göz çıkarmak”

4. Cezalandırılan bireyde korku meydana gelir ve bu korku çevrede bulunan diğer uyarıcılara da genellenir.

5. Verilen ceza, istenmeyen başka bir davranışa sebep olur. Örneğin, öğrencinin harçlığını kesmek, arkadaşının parasını çalmasına sebep olabilir.

6. Bir davranışı yapmamayı değil, yaptıktan sonra yakalanmamayı öğretir.

Cezanın Uygulanması İle İlgili Genel İlkeler

1. Ceza geciktirilmeden verilmelidir.

2. Hatalı davranışların ne tür cezayı gerektirdiği önceden belirlenmelidir.

Advertisement

3. istenmeyen davranış gösterilmeden ceza verilmemelidir.

4. Ceza, korkutma amacıyla kullanılmamalıdır.

5. Bireyin kişiliğine olumsuz etkide bulunacak ölçüde olmamalıdır.

6. Ceza yanlış olan davranışa verilmeli, kişiliği hedeflenmemelidir.

7. Ders çalışma gibi istenilen davranışlar ceza olarak verilmemelidir.

8. Cezada tutarlı olunmalıdır.

Cezaya Alternatif Davranışı Kontrol Teknikleri

1. Ortamı değiştirme: istenmeyen davranışa neden olan ortamı değiştirmektir. Örneğin, çocuk sıkıldığı için sınıfta disiplin sorunu çıkarıyorsa, sıkılmasını önleyecek bir öğretim hizmeti sunulmalıdır. Örneğin, salonda kırılması istenmeyen bir vazonun kaldırılması. Kopyayı engellemek için öğrencilerin aralıklı oturtulması.

2. Bıktırma: istenmeyen davranışın bıktırılıncaya kadar yaptırılması. (Guthrie’nin bıktırma yöntemi) Örneğin, Eğer bir öğrenci derste sırayı karalıyorsa ona boş bir defter verip bütün sayfalar bitinceye ve öğrenci yoruluncaya kadar karalama yapmasını söyleme.

3. Eğer istenmeyen davranış, çocuğun gelişim döneminin bir özelliği ise, çocuğun bu dönemi atlatması beklenir. Örneğin, ergenlik döneminde bireyler daha hırçın ve kavgacı olabilir, zaman zaman taşkınlıklar yapabilirler. Bu konuda yapılması gereken ergeni yaptıklarından dolayı aşırı suçlamaya veya cezalandırmaya gitmeden dönemin bir özelliği olduğunu bilerek onu anlamaya çalışmaktır.

4. Görmezden gelme: istenmeyen davranış görmezden gelinerek değiştirilir ya da ortadan kalkar. Görmezden gelmede, olumsuz davranış bir süre için sıklaşır ve tekrarlanır fakat daha sonra ortadan kalkma eğilimi gösterir. Örneğin, yaramazlık yapan çocuğu görmezden gelme.

5. İstenmeyen davranışın tersini pekiştirme: Kopya çekme davranışı olan öğrenciye kopya çekme diye bir sınavda iyi not vererek kopya çekmeme davranışı pekiştirilir.

Advertisement

6. Davranışın sönmesini bekleme: En etkili süreç sönmedir. Ancak uzun zaman alır ve sabırla beklemeyi gerektirir. İstenmeyen davranış pekiştirilmezse sönme meydana gelir. Örneğin, çocuk her hangi bir şeyi ağlayarak istediği zaman isteği yerine getirilmeyip, ağlamadan istediği zaman isteği yerine getirilirse ağlayarak isteme davranışı söner.

7. Ara verme(mola) (time out): istenmeyen davranışı sergileyen bireyin olumlu pekiştireçlerin olduğu ortamdan ilgisini çekebileceği hiçbir uyarıcının olmadığı farklı bir mekanda geçici bir süreliğine (yaklaşık 10-15 dakika) tutma işlemidir. Örneğin, kardeşiyle bilgisayar yüzünden kavga eden bir çocuktan annesinin 15 dakika salonda beklemesini istemesi ara vermedir.

Bireyi, geçici olarak ortamdan uzaklaştırmanın amacı; bireyin sakinleşmesi, vicdanı ile başbaşa kalarak kendini muhasebe etmesi yani davranışları üzerinde düşünmesidir. Bu durumun sonunda bireyin ani karar vermekten alıkonması, mantıklı ve doğru karar vermesi amaçlanır. Mola bitiminden sonra bireyin yanlış davranışı üzerinde değerlendirme yapılarak, duygu ve düşünceler karşılıklı paylaşılır.

Cezanın Davranışı Değiştirmedeki Rolü

Ceza son derece bilinçli kullanılmalıdır. Cezanın sakıncaları vardır. Cezanın etkisi önceden kestirilemez. Bunun yanında ödüllendirmenin etkisini önceden kestirmek güç değildir. Ödüllendirme “yaptığını tekrar yap, helal olsun sana, doğru yoldasın” anlamına gelir. Ceza ise “yaptığını bir daha yapma” “yaparsan, başına şunlar gelir” anlamlarını İçerir. Ancak bireyin neyi yapması gerektiği konusuna bir açıklık getirmez.

İstenilen davranışın ne olduğu konusunda bir fikri olmayan birey, cezanın getirdiği tepki ile (hınçla) daha önce yaptığından daha kötü bir davranışa yönelebilir. Bir başka sakıncası da; ortaya çıkardığı yan etkilerinden kaynaklanır. Cezalandırılan birey, kendini cezalandıranı veya cezalandırıldığı ortamı sevmemeye başlar ve bu kişiden ve ortamdan uzak durur. Diğer bir sakıncası da ceza bireyin gururunu, kişiliğini son derece incitebilir. Bunun sonucu olarak da bireyden hoş olmayan tepkiler gelebilir.

Cezalandırmanın sakıncalarını göz önünde bulundurarak etkin öğrenme meydana getirilebilir:

1. Cezalandırılan davranışın yanında, yapılması istenen davranışın ne olduğu bireye anlatılmalı ve istenen davranışı yerine getirdiğinde ise, kendisine ödül verilmelidir.

2. Ceza verilmeden önce birey mutlaka uyarılmalıdır.

3. Bir davranış cezalandırıldığında bunun nedeni bireye açık bir şekilde izah edilmelidir.

4. Ceza, istenmeyen davranış her ortaya çıktığında tutarlı bir şekilde uygulanmalıdır.

not
Ceza eğitimde kullanılması istenilen bir yöntem değildir. Bu nedenle cezaya alternatif olarak ara verme yöntemi geliştirilmiştir. Ara verme yönteminde; istenmeyen davranışı yapan bireye durması, ortamdan uzaklaşması ve ortamın dışında sakinleşip, yaptığı davranış üzerinde iyice düşünmesi, sonra da geri gelip istenmeyen davranış hakkında diğer bireylerle tartışması önerilir. Bunları yapan bireyin aceleye gelmeyen, daha iyi, mantıklı ve doğru kararlar vermesi beklenilir. Bu süreç doğru İşletildiğinde cezadan daha iyi sonuçlar vermektedir.

Advertisement


Leave A Reply