Ölmeden önce Dünyamızda gezilecek birçok romantik yer var ancak bizler sizin için içlerinden en romantik olan 10 tanesini derledik.
Ölmeden Önce Gezilecek En Romantik Yerler
Amalfi Sahili
Amalfi Sahili, İtalya
İtalya’nın en göz alıcı sahillerinden olan Amalfi, Sorrento’dan Salerno’ya kadar uzanan 69 km.’lik bir Akdeniz rüyası. Denize dik inen kayalıkları, sakin koylarda uykuya dalmış balıkçı köyleri ve kristal gibi sularıyla bu bölge, romantik bir araba yolculuğu için ideal seçim. Yol boyunca içinden geçeceğiniz kasabalar içinde belki de en güzeli, Positano. Bu sahil şeridinin en popüler kasabası olan Positano, belki de İtalya’nın en çok fotoğrafı çekilen noktası. Dik bir yamaçtan aşağıya doğru inen teraslardaki şık otellerden birinde demir atın ve Akdeniz usulü tembelliğin tadını çıkarın. Positano’dan günübirlik turlar ile aşıklar adası Kapri’ye de geçebilirsiniz.
Kerala
Kerala
Hint tıbbı Ayurveda’nın merkezi olarak bilinen Kerala eyaleti, her şeyi perdeleyen dingin tropikal doğasıyla, Hindistan’ın geri kalanına hakim gürültü patırtıdan uzak kalmayı başarıyor. Lagünler ve doğal su kanallarından oluşan iç su yollarıyla ünlü olan Kerala’da, bambu sırıklar yardımıyla yol alan “pirinç” tekneleri, bölgenin simgesi. “Kettuvallam” adı verilen ve bazıları tek veya iki odalı küçük otellere dönüştürülen bu teknelerle, su kanallarında uzun yolculuklara çıkmak mümkün. Bölgeye yapılan turlar, genellikle koloniyal liman kenti Cochin ziyaretini ve lüks otellerde Ayurveda terapilerini de kapsıyor. Şifalı bitkilerle uygulanan binlerce yıllık bu tedavi yöntemi, vücudun kendi kendini iyileştirme kapasitesini desteklemeyi amaçlıyor.
Bavyera
Bavyera: Romantik Yol
Almanya denince ilk akla gelen “Romantik” sözcüğü olmasa da ülke, o geniş ve düzgün otobanlarının yanı sıra, çok sayıda romantik gezi yoluna da sahip. İlhamını doğadan ve dingin kır manzaralarından alan 18. yy sanat akımı “Romantizm”den bahsediyorsak eğer, Würzburg’dan başlayıp Füssen’e kadar 200 km. boyunca uzanan Romantik Yol (Romantische Strasse) doğru adres. Almanya’nın en enteresan eyaletlerinden olan Bavyera’yı boydan boya kat eden bu yol üzerinde, ülkenin en iyi korunmuş ortaçağ kentlerinden bazıları yer alıyor. Almanlar üzerinde bile, başka bir ülkeyi ziyaret ettikleri hissi uyandıran bölge, masal kitabından fırlamışa benzeyen kale kentleri, şatoları ve kır manzaralarıyla unutulmaz.
Brugge
Brugge, Belçika
Avrupa’nın günümüze gelebilmiş önemli ortaçağ kentlerinden olan Brugge, yaz aylarında turistlerle dolup taştığı için, sezon dışında ziyaret edilmesi gereken yerlerden…. Kentin, ortaçağdaki boyutlarının dışına hiç taşmamış olması ilgi çekici. 17. yy malikanelerinin arasından dolanan pırıl pırıl kanalları ve çiçek pazarlarıyla, Brugge gerçek bir aşıklar şehri. Kent yönetimi de bu imajdan çok memnun olmalı ki, Belediye Binası yakınındaki bir anıta, orada evlenenlerin isimlerini kaydediyor! Buraya kadar gelmişken, çeşitliliği ve lezzetiyle dünyaca ün kazanan Belçika biralarından tatmamak da olmaz. Geleneksel üretimhaneler sayesinde biranın, bu ülkede en azından şarap kültürü kadar ciddiye alındığını belirtelim.
Jamaika
Jamaika
Karayiplerin ilk keşfedilen turistik adreslerinden olan Jamaika, “tropikal cennet” klişelerinin tamamına sahip: Palmiyeli bembeyaz kumsallar, avdan dönen balıkçılar, lüks sahil otelleri, telaşsız ve miskince bir hayat… Barbekü ve hamak kelimelerinin yanı sıra, “all-inclusive” otel kavramının da icat edildiği yer olan ada, klasikleşmiş balayı mekânlarının başında geliyor. Çiftler için çok sayıda romantik sığınak barındıran adada, yapılacak çok şey var. Reggae’nin doğduğu yer ve adanın başkenti olan Kingston’da Bob Marley Müzesi’ni ziyaret edebilir, Montego Bay ile Port Antonio’nun doğal güzelliklerini keşfedebilir, Rio Grande üzerinde sal yolculuğuna çıkabilir, Ocho Rios’taki Dunn’s River şelalelerine tırmanabilir ve sonunda “rasta” olmaya karar verebilirsiniz.
Zanzibar
Zanzibar, Tanzanya
Sadece “Zanzibar” adını telaffuz etmek bile yeterince seksi. Yine de Tanzanya’nın 25 km. açığındaki bu takımada, sevgililer için pek çok tropikal sürpriz gizliyor. Pemba ve Unguja adalarından oluşan Zanzibar’in en ilginç kentlerinden biri, Stone Town (Taş Şehir). Arap, Hint, Avrupa ve Afrika etkilerinin buluştuğu bu şehirde, en zengin kesime ait evler mercan bloklarından inşa edilmiş. Genellikle duvarlarla çevrili bir avluya açılan bu evlerin çoğu, lotus çiçekleri, balık ve hurma figürleriyle süslü. Kentin mimarisine daha çok Pers stili damgasını vurmuş. Zaten Queen grubunun solisti Freddie Mercury de, Hindistan’dan Zanzilar’a göç etmiş İranlı bir ailenin çocuğu. Bu kültürel değerlerinin yanında, takımadanın asıl cazibesi ise tabii ki plaj hayatı. Hint Okyanusu’na açılan muhteşem plaj otellerinden birinde, sevgilinizle baş başa bir tatilden hiç dönmek istemeyebilirsiniz.
Lizard Adası
Lizard Adası, Avustralya
Dünyanın en romantik yerlerinin başında, adaların gelmesi tesadüf değil. Sevgililerin tümüyle birbirine konsantre olmasını sağlayan özel adalardan biri de, Avustralya açıklarındaki Lizard Adası. Büyük Mercan Resifi’ne komşu olan ada, birbirinden güzel 24 plaja ve 40 çift ağırlayabilen bir otele sahip. Bütün ada tek bir tesisin hizmetine girince, çiftler için özel tasarlanmış süitleri birbirinden uzak konumlandırmak da mümkün olmuş. Bu sayede çiftler, odaların deniz ve kumsal manzarasına açılan teraslarındaki özel havuzlarda güneşin tadını çıkarırken, gözlerden uzak kalabilirler.
Bali
Bali, Endonezya
Zengin doğası ve sanatçı ruhlu, konuksever insanlarıyla insanı bir anda sarıp sarmalayıveren Bali, balayı adası olarak haklı bir üne sahip. Turistik tesislerin adayla uyum içinde geliştiği ve hiçbir binanın, olgun bir palmiyeden yüksek inşa edilemediği ada, Asya’nın en güzel otellerinden bazılarına ev sahipliği yapıyor. Turistik standartları son derece yüksek olan bu otellerin bazıları, çiftler için özel masaj ve terapi paketleri de sunuyor. Asya’nın Romeo ve Jüliyet’i sayabileceğimiz Rama ve Sita’nın öyküsünü anlatan Kecak dans gösterisi, kaçırılmamalı. Tanah Lot Tapınağı’nda hindistan cevizi suyu yudumlarken günbatımını seyretmek veya yılın her günü rastlayabileceğiniz tapınak ayinlerinden birine katılmak da, unutulmaz bir deneyim.
Maldivler
Maldivler
Maldivler Turizm Bürosu’nun sloganı her şeyi özetliyor: “Maldivler: hayatın güneşli yüzü!” Hint Okyanusu’na serpiştirilmiş 1990 mercan adasından oluşan bu su cumhuriyetinde yapılacak en iyi şey, hiçbir şey yapmamak. En fazla 80 – 90 yıla kadar su seviyesinin global düzeyde yükselmesiyle birlikte sular altında kalması beklenen ada sakinlerine, Avustralya şimdiden sığınma hakkı vermiş. O zamana dek, Maldivler dünyanın bir numaralı tatil adreslerinden biri olmaya devam edecek gibi görünüyor. Turizme açılan adaların her biri, genellikle tek bir otel işletmesine verilmiş ve otellerin her biri, kendi küçük cennetlerini yaratmış. Kısacası Maldivler’de, her zevke göre bir ada bulmak mümkün
Maya Rivierası
Maya Rivierası, Meksika
Sevgilinizle birlikte, geleneksel Meksika buhar banyosu Temazcal’in tadını çıkarmak ister misiniz? Azteklere özgü bu gelenek, on yıl kadar önce yeniden hayata döndü ve tüm Meksika’da çok popüler hale geldi. An kovanına benzeyen, taştan veya topraktan yapılmış buhar odalarında uygulanan bu terapiyi yaşamak için en iyi adreslerden biri, Maya Rivierası’nda özel bir spa otel olan Maroma. Misafirler, ana rahmini andıran buhar odalarına, gün-doğarken yapılan özel bir ritüelle alınıyor. Vücutları zengin mineralli çamurla kaplanan ve içeride aromatik buhara maruz kalan konuklar, daha sonra denizde üzerilerindeki çamurdan arınıyor.
