İçinde ve anlamında ahlak kelimesi geçen atasözleri ve deyimler, anlamları ve açıklamaları. Ahlak İle İlgili Atasözleri Deyimler ve Anlamları
Ahlak İle İlgili Atasözleri Deyimler ve Anlamları
ATASÖZLERİ
- “kırkından sonra azanı teneşir paklar”
yaşlandıklarında ahlakları bozulanlar artık düzelemezler - “adam adamdan korkmaz, utanır”
insanları ahlaklı davranmaya iten korku değil, küçük görülme duygusudur
DEYİMLER
- “baştan çıkmak” ahlakı bozulmak, doğru yoldan ayrılıp uygunsuz işlere yönelmek
- “evliya gibi”
1) uysal (kimse); 2) iyi ahlaklı (kimse). - “hırlı mıdır, hırsız mıdır?”
bir kimsenin ahlakı, kişiliği hakkında kuşku duyulduğunda kullanılan bir söz - “namusunu temizlemek”
ahlak ve onuruna ters düşen bir durumdan kurtulmak için birini veya kendini öldürmek - “o yolun yolcusu”
1) toplumun ahlak anlayışına göre kötü bir hayat sürdüren kimse; 2) sonunda ölecek olan kimse - “tezkiyesini düzeltmek”
ahlakça kötü tanınmışken durumunu düzeltmek. - “helal süt emmek, helal süt emmiş”
ahlaklı, doğruluktan ayrılmayan kimse - ” kötü yola sapmak”
doğruluktan ayrılıp istenilmeyen ve yanlış işler yapmak
Kırkından Sonra Azanı Teneşir Paklar Anlamı:
ANAFİKİR : Yaşlılığında ahlakı bozulan, doğru yola getirilemez.
Kişinin düşünce ve davranışları, olgunluk çağında tam rayına oturur. Kişiliği tamamen belirlenir. Ancak çevre şartları elvermediği için kimileri kişiliklerini dengeli olarak geliştiremezler. Yaşı geçip tam bir olgunluğa ulaştığı düşünüldüğü bir anda, gerekli şartlar oluşunca, ortaya çıkamayan bazı özellikleri kendini göstermeye başlar. Yeni oluşan bu özellikler davranışların da değişmesine yol açar. Gençliğinde yadırganmayacak olan bazı davranışları olgunluk çağında yadırganır. Özellikle de ahlaki davranışlar oldukları için de toplum tarafından hoş karşılanmaz. Fakat bu davranışları değiştirmeğe kalkışmak yararsız olur. Ölünceye kadar kişi aynı davranışı sürdürür.
Ahlak Hakkında Bilgi
Ahlak, insandaki manevi değer ve davranışlara denir. Felsefenin başlıca kollarından biri olan ahlakın konusu «iyi» ve «kötü» kavramları hakkındaki kıymet hükümleridir.
Ahlak felsefesi birtakım «norm»’lar (kaideler) ortaya koyar, ne gibi hareketlerin ahlaki sayılabileceği konusunu inceler. İnsan başka insanlarla bir arada yaşamaktadır. O halde, onun öyle bir hayat tarzı olmalıdır ki, diğerlerinin de yaşamasına imkan versin. Ahlak felsefesinde başlıca iki görüş çarpışır: Bunlardan biri ahlaki davranışlarda hürriyete, diğeri gerekirciliğe (determinizme) taraftardır. XIX. yüzyılda Amerikan filozofu William James ile Fransız filozofu Henry Bergson hürriyeti yani özgürlüğü esas aldılar. Onlara göre hayat asla kayıt ve şartlara bağlı bir düzen değildir, çünkü daimi bir yeniliğe ihtiyaç vardır. Gerekirciler (deterministler) ise çeşitli sorumlulukların manevi etkisi yüzünden davranışlarımızda asla hür olmadığımızı ileri sürerler.
Ahlak prensipleri en ilkel topluluklarda bile çeşitli şekillerde kendisini gösteregelmiştir. ilkel kavimlerde «tabu» (yasak)lar vardır. Yiyecek, evlilik, doğum gibi çeşitli konularda tabulara rastlanmıştır.
Ahlak kaideleri, tarih boyunca, çeşitli milletlerde o milletlerin geleneğine göre çeşitli değişiklikler gösterir.
Eski İslam ahlakı da dini esaslara dayanan bir ilimdir. Araplar, Aristo (Aristoteles), Pisagor (Pythagores) ve Eflatun (Platon) un eserlerini çevirmişler, İslam bilginleri bu konuda eserler yazmışlardır. Bu arada bilhassa Eflatun’un «İdea» lar nizamının İslam düşünürleri üstünde büyük etkisi olmuştur.
Zamanımıza kadar birçok filozoflar ahlakı psikolojik, sosyolojik ve materyalist bakımdan incelemişlerdir.
10 yorum
Çok teşekkürler çok işime yaradı
teşekkürler
Teşekkürler?
Sagolun
din den ödevim vardı işime yaradı çok saolunn 🙂
Atasözü azdı ama deyimler için teşekkürler ?
Abi ALLAH RAZI OLSUN sizden
çok güzel ya
atasözü çok az ama teşekkürler.
Teşekkürler ödevime katkı sağladın
Tesekür