Advertisement
İçinde cami kelimesi geçen atasözleri, deyimler nelerdir, bu atasözleri ve deyimlerin anlamları ve açıklamaları. Cami hakkında atasözleri, deyimler ve anlamları.
Cami İle İlgili Atasözleri Deyimler ve Anlamları
ATASÖZLERİ
- ***cami ne kadar büyük olsa imam gene bildiğini okur
bir yetkili kimse, çevresindekilerin düşüncesi ne olursa olsun kendi istediğini yapmaya çalışır. - ***caminin (mescidin) mumunu yiyen kedinin gözü kör olur
kendisini yetiştiren kimsenin malına hıyanet eden, el uzatan kimse cezasını bulur. - ***eceli gelen (yaklaşan) köpek cami (mescit) duvarına (avlusuna) siyer (işer)
herkesin üzerine titrediği, kutsal saydığı şeyi kötüleyen, bozan kimse mutlaka kötü bir sonuçla karşılaşır. - ***itin ölümü gelirse cami duvarına işer
herkesin üzerine titrediği, kutsal saydığı şeyi kötüleyen, bozan kimse mutlaka kötü bir sonuçla karşılaşır.
DEYİMLER
- ***cami olmak
toplamak, bir araya getirmek, bir arada bulundurmak: Umumi kütüphane, ilmin, edebiyatın her şubesine ait kitapları cami olmak lazım gelir. -Z. Gökalp. - ***cami yıkılmış ama mihrabı yerinde
yaşlandığı hâlde güzelliği bozulmamış (kadın) anlamında kullanılan bir söz. - ***efradını cami, ağyarını mâni
ne eksik ne fazla, eksiği artığı olmayan anlamında kullanılan bir söz. - ***iki cami arasında kalmış beynamaz
iki yoldan hangisini tutacağını şaşırmış kimse.
Cami Nedir? Sözlük Anlamı
- “Cami”
1. Müslümanların ibadet etmek için toplandıkları yer
“Caminin cümle kapısının hemen sol yanında eski bir çeşme vardı.” – A. Kutlu - “Cami (2. Anlamı)”
Toplayan, bir araya getiren, bir arada bulunduran - “cami ne kadar büyük olsa imam gene bildiğini okur ”
cemaat ne kadar çok olsa imam gene bildiğini okur - “cami yıkılmış ama mihrabı yerinde ”
“yaşlandığı hâlde güzelliği bozulmamış (kadın)” anlamında kullanılan bir söz - “caminin mumunu yiyen kedinin gözü kör olur ”
“kendisini yetiştiren kimsenin malına hıyanet eden, el uzatan kimse cezasını bulur” anlamında kullanılan bir söz - “selatin camisi ”
Osmanlı padişahlarının, valide sultanların yaptırdığı, içinde padişahın namaz kılması için hünkâr mahfili bulunan büyük cami
“Tevfik’in kızı selatin camilerine ramazanda mukabele için büyük ücretlerle çağrılıyordu.” – H. E. Adıvar - “cami olmak ”
toplamak, bir araya getirmek, bir arada bulundurmak
“Umumi kütüphane, ilmin, edebiyatın her şubesine ait kitapları cami olmak lazım gelir.” – Z. Gökalp