Advertisement
Kaymak ne anlama gelir? Kaymak kelimesinin terimler sözlüklerindeki anlamı, deyimler ve birleşik kelimelerin anlamları nedir?
1. Sütün veya yoğurdun yüzünde zar durumunda toplanan, açık sarı renkli, koyu yağlı katman, krema
2. Sütü yayvan kaplar içinde ve hafif ateşte tutarak elde edilen koyu, yağlı öz
3. Yağmur ve selden sonra toprağın üzerinde kalan özlü tabaka
4. Bir şeyin en iyi ve seçkin bölümü
2. Sütü yayvan kaplar içinde ve hafif ateşte tutarak elde edilen koyu, yağlı öz
3. Yağmur ve selden sonra toprağın üzerinde kalan özlü tabaka
4. Bir şeyin en iyi ve seçkin bölümü
1. Düz, ıslak, donmuş veya kaygan bir yüzey üzerinde sürtünerek kolayca yer değiştirmek
“Sol tekerlekler küçük bir hendeğin içine kaydı.” – O. C. Kaygılı
2. Kaygan bir yüzey üzerinde birdenbire dengesini yitirmek
3. Durum değiştirmek
4. Anlamı değişmek
“Bazen kelimeler başka anlamlara kayar.”
5. Kurtulmak
6. Yağışların etkisiyle toprağın alt tabakasının gevşemesi sonucu üst tabaka oynamak
7. Görüş, düşünce veya tutumunu değiştirmek
“Sol tekerlekler küçük bir hendeğin içine kaydı.” – O. C. Kaygılı
2. Kaygan bir yüzey üzerinde birdenbire dengesini yitirmek
3. Durum değiştirmek
4. Anlamı değişmek
“Bazen kelimeler başka anlamlara kayar.”
5. Kurtulmak
6. Yağışların etkisiyle toprağın alt tabakasının gevşemesi sonucu üst tabaka oynamak
7. Görüş, düşünce veya tutumunu değiştirmek
sütün veya bir sıvının üzerinde kaymak oluşmak, kaymaklanmak
“Mektubunda diyorsun ki gel gayri / Sütler kaymak tutar tutmaz ordayım” – B. S. Erdoğan
“Mektubunda diyorsun ki gel gayri / Sütler kaymak tutar tutmaz ordayım” – B. S. Erdoğan
1. bembeyaz ve pürüzsüz
2. tadı güzel ve yumuşak
“Patlıcan kızartması, pilav, bir de koca kâse kaymak gibi yoğurttan oluşan yemeğimizi yedik.” – H. R. Gürpınar
2. tadı güzel ve yumuşak
“Patlıcan kızartması, pilav, bir de koca kâse kaymak gibi yoğurttan oluşan yemeğimizi yedik.” – H. R. Gürpınar
“sevdiği şeyden yoksun kalmak istemeyen kişi, onu sağlayacak araçları eli altında bulundurmalı ve bunun için gereken sıkıntılara katlanmalıdır” anlamında kullanılan bir söz
bir şeyin en büyük payını, kârını ele geçirmek
Yağı alınmış süt
Parlatılmaya elverişli, yumuşak, beyaz, yarı saydam bir mermer türü, su mermeri, albatr
Afyon yöresine özgü bir kaymak türü
Özen isteyen baskılarda kullanılan, düzgün, parlak, pürüzsüz kâğıt, kuşe kâğıdı, papyekuşe
Bir toplumun seçkin ve zengin kesimi, kaymak takımı
Bazı eşya ve yerleri mikroplardan arıtmakta, çamaşırları ağartmakta kullanılan, sarımsı beyaz renkte ve klor kokusunda, toz veya sulandırılmış kireç klorürü
Amonyum karbonat
Kaymak tabakası
Özel olarak yapılmış ayakkabıların altına yerleştirilmiş krampona benzeyen bir dizi tekerlekle kayılarak yapılan bir spor dalı
Türlü maddelerden yapılmış, altında tekerlekler bulunan, üzerinde kayılan alet
Özenle yapılmış
“O gün herkes sinekkaydı tıraşlıdır, cici elbiselerini giymiştir ve görüşmesini bekler.” – N. F. Kısakürek
“O gün herkes sinekkaydı tıraşlıdır, cici elbiselerini giymiştir ve görüşmesini bekler.” – N. F. Kısakürek
