Öd (Safra) Kesesi Nedir? Nerededir? Ne İşe Yarar? Safranın Görevleri

0
Advertisement

Öd (Safra) Kesesi Nedir? Öd kesesinin özellikleri, görevleri, vücuttaki yeri nerededir? Safra kesesi ve safra ne işe yarar, hakkında bilgi.

safra kesesi

Kaynak: commons.wikimedia.org

Öd (Safra) Kesesi

Öd (Safra) Kesesi; karaciğerin alt yüzünde bulunan 7-10 cm uzunluğunda, en geniş yeri 3 cm kadar olan, 30-50 ml kadar öd denilen yeşil sarı renkli acı salgıyı salgılayan organdır. Fundus, gövde ve boyun olmak üzere üç bölümden oluşur. Üst yüzü bağdokusuyla karaciğere bağlıdır. Alt yüzü ise peritonla örtülüdür. Bu periton karaciğeri örten peritondan uzanmıştır. Karaciğer hücrelerinde üretilip salgılanan ödün, onikiparmak bağırsağına dökülmemiş olan fazlalık bölümünü öd kesesi depolar. Gerektiğinde öd kanalı aracılığıyla ödü onikiparmak bağırsağına boşaltır.

Karaciğer hücrelerinde üretilip Remac plakaları içindeki öd kanalcıkları içine salgılanan öd, daha sonra karaciğer içi öd kanallarına ulaşır.

Öd, glikoz, öd tuzları, üre, kolesterol, bilirubin gibi karışık maddelerle bir miktar proteinin sudaki eriyiğidir. Öd, kısmen yağların sindirimine yarayan bir salgı, kısmen de eskimiş alyuvarların yıkıma uğraması sonucunda oluşmuş bir atılma ürünüdür. Ödle atılan birçok madde, bağırsaklarda yeniden emilime uğrar ve yeniden öde atılır. Öd kesesinde ve kanallarında önemli birçok hastalık oluşabilir. Bunların en önemlisi, öd kanallarının herhangi bir nedenle tıkanması sonucunda oluşan sarılıktır. Böylece bağırsakta yağ sindirimi ve emilimi bozulur. Bir başka öd kesesi hastalığı da taş oluşumudur. Öd kesesi taşları kendiliğinden hareket ederek bağırsaklara geçemeyecek kadar büyükse öd kesesinin ameliyatla alınması gerekir. Öd kesesinin alınması yaşamsal bir tehlike oluşturmaz. Kişi hekimlerin yasakladığı yiyecekleri yemezse normal yaşamını sürdürebilir. Öd kesesindeki bir başka hastalık da iltihaplanmadır. Hekim denetiminde tedavi edilebilir bir hastalıktır.

safra kesesi

Safra

Safra; Karaciğerde toplanan kolesterol maddesinin bir kısmı parçalanarak safra asitlerine dönüşür. Alyuvarların parçalanması sırasında meydana gelen bilirubin, safra asitleri, parçalanmadan kalmış olan kolesterol, karaciğerin safra yollarında toplanarak safrayı meydana getirirler.

Advertisement

Safra karaciğerdeyken açık sarı renkte, çok akıcı kıvamdadır, oldukça da acıdır. Karaciğerde toplandıktan sonra karaciğer safra yolu ile safra kesesine dolar, safra kesesinde kıvamı koyulaştığı için tadı da iyice acılaşır. Bağırsaklara yağlı bir madde gelince, safra kesesinin kasılmasıyla, bağırsaklara safra dökülür. İnce bağırsaklarda yağlar yağ asitlerine parçalanırlar, yağ asitleri ince bağırsağın alkalik ortamında kalsiyum tuzları ile birleşerek suda çözülmez kalsiyum sabunları yaparlar. İşte safra asitleri bu sabunları koloidal parçacıklar haline getirirler, böylece yağların bağırsaktan emilmesine yardım ederler. Kolesterol bağırsaktan tekrar vücuda girer. Bilirubin ise dışkı ile dışarı atılır. Başlıca ödevi yağların sindirilmesi olan safranın her hangi bir sebeple bağırsağa akamaması halinde kana karışarak sarılık meydana getirir.


Yorum yapılmamış

Leave A Reply