Refet Bele Kimdir? Kurtuluş Savaşımızın Önemli Generallerinden Refet Bele’nin Hayatı

0
Advertisement

Refet Bele kimdir? Kurtuluş Savaşımızın önemli karakterlerinden olan asker Refet Bele’nin hayatı, biyografisi, siyasi ve askeri kariyeri hakkında bilgiler veren sayfamız.

İbrahim Refet Bele (1881, Selanik – 2 Ekim 1963, İstanbul) Türk asker ve siyasetçidir. Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş yıllarında önemli görevler üstlenmiştir. Refet Bele, Kurtuluş Savaşı’na katılan ilk beş generalden biri olarak tanınır. Mustafa Kemal Paşa, Ali Fuat Paşa, Kâzım Karabekir Paşa ve Rauf Orbay ile birlikte bu grupta yer almıştır. Gazze Savaşı’nda başarılar elde etmiştir. 19 Mayıs 1919’da Mustafa Kemal Paşa ile birlikte Samsun’a çıkarak Milli Mücadele’nin başlamasına öncülük etmiştir.

Milli Mücadele’nin ardından Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş döneminde önemli görevler üstlenmiştir. İçişleri Bakanlığı ve Millî Savunma Bakanlığı gibi önemli pozisyonlarda bulunmuştur. Aynı zamanda Ankara Hükûmeti’nin İstanbul’daki temsilcisi olarak görev yapmış ve İstanbul’un idaresine Türkiye Büyük Millet Meclisi adına el koymuştur.

Refet Bele, zamanla Mustafa Kemal Atatürk ile görüş ayrılıklarına düşmüş ve Türkiye’nin ilk muhalefet partisi olan Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası’nın kurucuları arasında yer almıştır. İzmir suikastı davasına karışmış ancak beraat etmiştir. Suikast girişiminin ardından tekrar milletvekili seçilmiş ve Mustafa Kemal Atatürk döneminde aktif siyasete devam etmiştir.

İbrahim Refet Bele, Türk siyasi ve askeri tarihinde önemli bir figür olarak kabul edilir ve katıldığı önemli olaylarla tanınmaktadır.

Refet Bele

Refet Bele

Hayatı

İbrahim Refet Bele, 1881 yılında Selanik’te doğmuştur. Babası Mehmet Servet Bey, annesi Emine Adviye Hanım’dır. Ailesi Rumeli kökenli bir aileden gelmektedir. Bele soyadını, dedesi Beleli Mehmet Bey’in sahip olduğu Bele kasabasından almıştır. Ailesi Balkanlar’daki olaylar nedeniyle İstanbul’a göç etmiş, ancak daha sonra tekrar Selanik’e dönmüşlerdir.

Advertisement

İbrahim Refet Bele, ilk ve orta öğrenimini İstanbul ve Selanik’te tamamlamıştır. Ardından Harp Okulu’na girmiş ve burada Kurtuluş Savaşı’nın ilerideki liderleriyle birlikte eğitim almıştır. 1898 yılında piyade teğmen olarak mezun olmuş ve 3. Ordu’ya atanmıştır. 1903 yılında Bulgar ayaklanmasının bastırılmasında görev almış ve yükselerek üsteğmen ve yüzbaşı olmuştur.

Bele, 1908 yılında Hareket Ordusu Jandarma Taburu’na komuta etmiştir ve aynı dönemde İttihat ve Terakki Cemiyeti üyesi olmuştur. Mustafa Kemal Paşa’nın en yakın arkadaşlarından biri olan Talat Paşa ile yakın ilişkisi bulunmaktadır. 31 Mart İsyanı’nın ardından toplanan İttihat ve Terakki Kongresi’nde, cemiyetin siyasi parti haline gelmesi ve askerin politikadan çekilmesi gerektiğini savunan Mustafa Kemal’i desteklemiştir.

Harp Akademisi’ne devam ettiği dönemde Trablusgarp Savaşı ve Balkan Savaşı’na katılmıştır. 1912 yılında Harp Akademisi’ni birincilikle bitirerek Genelkurmay Karargâhı’na atanmıştır. I. Dünya Savaşı’nda da görev almış ve özellikle Sina-Filistin Cephesi’nde, İkinci Gazze Muharebesi’nde büyük başarılar göstermiştir. Savaşta birçok madalya ve nişan kazanmıştır.

Savaşın son günlerinde Dahiliye Vekili Sina’da başarı göstermiş olması nedeniyle Jandarma Umum Kumandanı olması teklif edilmiş ancak Yıldırım Ordular Grubu komutanı Liman von Sanders tarafından İngiliz saldırısı beklendiği için gönderilmemiştir.

Refet Bey, Mondros Mütarekesi’nin imzalanmasından sonra İstanbul’a döndüğünde Jandarma Genel Komutanlığı görevini üstlendi. Bu görevi, milliyetçi subaylar için önemli bir güç kaynağı olarak görülüyordu. İstanbul’un asayiş sorunlarıyla ilgilenirken aynı zamanda Anadolu’ya silah ve mühimmat göndermeye başladı. Ancak, VI. Mehmed’in ve Damat Ferid Paşa’nın işine gelmeyen bir anarşi ortamı oluşturarak İstanbul’a müdahale etme girişimleri sebebiyle görevinden azledildi.

Refet Bey, Jandarma Umum Kumandanı olarak görev yaptığı süre boyunca Mustafa Kemal Paşa’nın evinde düzenlenen toplantılara katıldı. Mustafa Kemal Paşa, Ali Fuat, Rauf ve Kâzım Karabekir Beyler gibi isimlerle birlikte “Kurtuluş Savaşı’nın İlkleri” olarak adlandırılan grubun bir parçası oldu. Bu toplantılarda, Anadolu’daki direnişin başına Mustafa Kemal Paşa’nın geçmesini önerdi.

Advertisement

1919 yılında Mustafa Kemal Paşa ile birlikte Anadolu’ya geçti. Bandırma Vapuru ile Samsun’a gittikten sonra Millî Mücadele’nin gerekçelerini, amacını ve yöntemini açıklayan Amasya Genelgesi’nin hazırlandığı toplantılara katıldı. Daha sonra Sivas’a giden Refet Bey, Erzurum ve Sivas Kongreleri’ne katıldı. Sivas Kongresi’nde Amerikan mandasını savunan grupta yer aldı.

Refet Bey, Sivas Kongresi sırasında Heyet-i Temsiliye tarafından Konya’ya gönderildi, ancak Konya Valisi’nin İstanbul hükûmetine bağlı tutumunu sürdürmesi üzerine görevini tamamlayamadan geri döndü. Daha sonra Aydın Cephesi Komutanlığı’na atanarak Batı Anadolu Kuvâ-yi Milliyesi’ni yönetti. Bu görevi, Düzce Ayaklanması’na kadar sürdürdü.

Ayrıca, İstanbul’dan Anadolu’ya silah ve mühimmat kaçırılması ve İtalyan işgalindeki Antalya depolarındaki silahların Kuvâ-yi Milliye’ye ulaştırılması gibi lojistik konularla da ilgilendi.

Refet Bele, Osmanlı İmparatorluğu’nun son döneminde ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş sürecinde aktif olarak yer almış bir siyasetçi ve askerdir. İzmir milletvekili olarak Meclis-i Mebusan’a seçildikten sonra İstanbul’un işgali ve Mebusan Meclisi’nin feshedilmesi üzerine 1. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde de İzmir milletvekili olarak görev yapmıştır.

Refet Bele, İçişleri Bakanlığı görevine getirilmeden önce Konya valisinin ve komutan Fahrettin Bey’in İstanbul ile ilişkileri kesmemesi nedeniyle İstanbul’a gitmek yerine Konya’ya yönelmiştir. Daha sonra vali, komutan ve şehrin ileri gelenlerinden oluşan bir heyet tarafından Ankara’ya götürülmüş ve buradaki görüşmeler sonucunda Konya’nın da milletvekili seçmesi sağlanmıştır.

İçişleri Bakanı olarak görev yaparken Düzce ve Yozgat gibi isyanları bastırmada aktif rol almıştır. Ayrıca Güney Cephesi Komutanı olarak atanmış ve Demirci Mehmet Efe’nin birliğini bastırmıştır. Çerkez Ethem ile aralarında anlaşmazlıklar baş göstermiş ve çatışmalara neden olmuştur. Ancak sonrasında Çerkez Ethem’in birliklerinin büyük kısmı milli orduya katılmıştır.

Refet Bele, Dahiliye Vekilliği (İçişleri Bakanlığı) görevine atanmış ve bu görevi 18 Mart 1921 tarihine kadar sürdürmüştür. Ancak Yunan kuvvetlerinin saldırıları sonucunda II. İnönü Muharebesi’nde kesin bir sonuç alınamamış ve Mustafa Kemal Paşa Batı Cephesi’ni tek komuta altında toplama kararı almıştır. Bu süreçte Refet Bele Kastamonu’da dinlenmeye çekilmiştir.

Refet Bele’nin İnebolu’da İngiliz subayıyla yaptığı görüşmeler ise Anadolu’nun sesini İngiltere’ye duyurmak amacıyla önemli bir rol oynamıştır.

Refet Bele, Türk Kurtuluş Savaşı’nda önemli görevler üstlenen ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş sürecine katkı sağlayan bir isimdir. Ancak zaman içinde siyasi çekişmeler ve farklı görüşler nedeniyle Mustafa Kemal Paşa ile arası açılmıştır.

Refet Paşa, Türk Kurtuluş Savaşı döneminde önemli görevler üstlenmiş bir asker ve siyasetçidir. İçişleri ve Millî Savunma Bakanlıkları görevlerini üstlenmiştir. Ayrıca Müdafaa-i Millîye Vekili olarak da görev yapmış ve Mustafa Kemal Paşa ile yakın çalışmıştır.

1921 yılında ikinci kez Dahiliye Vekilliği görevine seçilen Refet Paşa, Türk Ordusu Başkomutanı Mustafa Kemal Paşa ile birlikte çalışmıştır. Ordunun ihtiyaçlarını karşılamak için çeşitli yöntemlere başvurmuş, örneğin kilimlerden asker kaputu, gaz tenekelerinden ilaç kutusu, sapan demirlerinden kılıç gibi malzemeler yaptırmıştır. Bu çabalarıyla ordunun zaferine büyük katkı sağlamış ve Mustafa Kemal Paşa ve Genelkurmay Başkanı Fevzi Paşa tarafından takdir edilmiştir. Ancak 10 Ocak 1922 tarihinde sağlık sorunları nedeniyle Millî Müdafaa Vekaleti görevinden ayrılmıştır.

Advertisement

Bakanlık görevinden ayrıldıktan sonra Türk Kızılay Derneği (Hilâl-i Ahmer) Başkanlığı’nı üstlenen Refet Paşa, Mudanya Mütarekesi görüşmeleri sırasında delegasyona yardımcı olmak amacıyla Mudanya’da kalmıştır. Mudanya Mütarekesi gereği Trakya’nın teslim alınması sürecinde Türkiye’yi temsil etmek üzere İstanbul’da görevlendirilmiştir. İstanbul’da basın sansürünü kaldırmış, gümrük tarifelerini değiştirmiş ve işgal kuvvetlerinin bazı yasaklarını hafifletmiştir. Ayrıca Gelibolu’nun Türk idaresi altına alınmasını sağlamış ve Trakya’da bir ordu kurma görevi verilmiştir.

Refet Paşa, İstanbul temsilciliği görevinden sonra meclis seçimlerine katılmış ve İstanbul milletvekili olarak seçilmiştir. 8 Ekim 1923 tarihinde ordudaki görevi sona erdikten sonra milletvekilliği görevine devam etmiştir.

Refet Bele, Millî Mücadele’nin önde gelen komutanlarından biri olup, Kurtuluş Savaşı’nda önemli görevler üstlenmiştir. Ancak, Cumhuriyet’in kuruluş sürecinde hızlı ve köklü devrim hareketlerine karşı olan Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası’nın kurucuları arasında yer almıştır. Bu hareket, hızlı devrim ve inkılaplara karşı çıkan ve daha ılımlı bir siyaset izlemeyi savunan bir grup tarafından kurulmuştur.

Ancak Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası, Mustafa Kemal Atatürk tarafından eleştirilmiş ve partinin kapatılmasının ardından Refet Bele ve diğer kurucuları da İzmir Suikastı girişimiyle suçlanarak tutuklanmıştır. Refet Bele, İstiklal Mahkemesi’nde yargılandıktan sonra beraat etmiştir.

Refet Bele, siyasete ara vererek 1935 yılına kadar uzak kalmıştır. Daha sonra Cumhuriyet Halk Partisi’nden İstanbul milletvekili olarak seçilmiş ve 1950’ye kadar TBMM’de görev yapmıştır.

1950 yılında Birleşmiş Milletler Ortadoğu Filistin Mültecilerine Yardım ve Bayındırlık Ajansı Türkiye Delegeliğine atanmıştır. 1961 yılında bu görevden ayrılmıştır.

Refet Bele, 2 Ekim 1963 tarihinde İstanbul’da beyin kanaması sonucu hayatını kaybetmiştir. Kabri İstanbul Zincirlikuyu Mezarlığı’ndadır.


Leave A Reply