Yüklemin Türüne Göre Cümleler (İsim ve Fiil Cümleleri) Örnekleri

0
Advertisement

Yüklemin türüne göre cümleler neleridir? İsim ve fiil cümleleri hangileridir, özellikleri ve örnekleri.

Yüklemin Türüne Göre Cümleler

Yüklemin Türüne Göre Cümleler

Bir cümlenin yüklemi ya çekimli bir fiil ya da ek-fiille çekimlenmiş bir isim olabilir. Buna göre yüklemin türü babımdan cümleler ikiye ayrılır:

a-Fiil Cümlesi:

Yüklemi çekimli bir fiil olan cümlelerdir. Bu fiil şahıs ve kip eki alarak çekimlenir. Türkçede (başka dillerde de) fiil cümlesi isim cümlesinden daha çok kullanılır.

En ziyade düşman olduğu bu cansız arkadaşıma kinli bir nazar attıktan sonra bir iskemle çekti, karşıma oturdu, bol bir nefes aldı.

b-İsim Cümlesi:

Yüklemi isim soylu bir kelime olup, ek-fiilin zamanlarından biri ile çekimlenmiş olan cümlelerdir.

Advertisement
  • Uzun bir yolculuktan sonra İncesu ‘daydık.
  • Bir handa, yorgun argın, tatlı bir uykudaydık.
  • İçinde kaybolup gittiğini sandığı bu kalabalık şehirde bir tek tanıdığı bile yoktu.
  • Ama şimdi sevgili öğrencileri, vefalı arkadaşları, dostları var.
  • Gök sarı, toprak sarı, çıplak ağaçlar sarı
  • Arkada zincirlenen yüksek Toros dağları,

• İsim cümleleri genellikle iki unsurdan, özne ve yüklemden meydana gelir.

“İnsan, üç beş damla kan, ırmak, üç beş damla su
Bir hayata çattık ki hayata kurmuş pusu
Cenge Giderken
Ben bir Türk’üm: dinim, cinsim uludur:
Sinem, özüm ateş ile doludur.
insan olan vatanının kuludur.
Türk evladı evde durmaz giderim.
Bu topraklar ecdadımın ocağı;
Evim, köyüm hep bu yerin bucağı;
işte vatan, işte Tanrı kucağı.
Ata yurdun, evlât bozmaz, giderim.
Tanrım şahit, duracağım sözümde;
Milletimin sevgileri özümde;
Vatanımdan başka şey yok gözümde.
Yâr yatağın düşman almaz, giderim.”

• İsim cümlelerinde zarf ve bulunma ekli yer tamlayıcıları da kullanılır.

Anadolu ’da dağların ve köylerin sonsuz bir biteviyeliği var.
Geyik, dağdan dağa atlarken güzel.
Bu sabah hava berrak.
Bahar geleli kargalar sınırsız bir neşe içinde.

• İsim cümlelerinde nesneyle yaklaşma ve uzaklaşma ekli yer tamı az kullanılır.

Türk halkı bağımsızlığını, Ulu Önder’e ve onunla birlikte savaşanlara borçludur.

Advertisement

• Ek-fiil, isim soylu kelimelerin sonuna gelerek onların yüklem olmasını sağlayan, ek hâlindeki fiildir, “imek” fiilinin ek olarak kullanımıdır. Geneli bitişik yazılır.

• Ek-fiil, üç kipe göre çekimlendiğinde yüklem olur:

1- Geniş Zaman:

İsim soylu kelimelere kişi ekleri getirilerek yapılır. Bunlar geniş zaman eklerinin yerini tutar. Üçüncü kişilere “-dır, -dir, -dur, -dür -tır -tir, -tur, -tür” eki getirilir.

  • “insanım, insansın, insan(dır), insanız, insansınız, insan(dır)lar”
  • “yorgun değilim, yorgun değilsin, yorgun değil, yorgun değiliz, yorgun değilsiniz, yorgun değiller”
  • Ben bir küçük kelebeğim.
  • Üstümüze doğan bir güneşsin sen.
  • Her taraf bugün bir başka güzel(dir).
2- Belirli Geçmiş Zaman:

Ek-fiilin bilinen geçmiş zaman çekimi, kavramların ve varlıkların bilinen geçmişteki durumuna şahit olunduğunu gösterir.

  • “sevinçli idim, sevinçli idin, sevinçli idi, sevinçli idik, sevinçli idiniz, sevinçli idiler”
  • “sevinçli değildim, sevinçli değildin, sevinçli değildi, sevinçli değildik, sevinçli değildiniz, sevinçli değildiler (değillerdi)”
  • Bir güzelin hayranıydım. > hayranı i-di-m
  • Dün daha heyecanlıydın. > heyecanlı i-di-n
  • Merhametli biriydi. > biri i-di
3- Belirsiz Geçmiş Zaman:

Ek-fiilin bilinmeyen (öğrenilen) geçmiş çekimi, kavramların ve varlıkların geçmişteki durumunun başkasından duyulduğunu anlatır.

  • “küçük imişim, küçük imişsin, küçük imiş, küçük imişiz, küçük imişsiniz, küçük imişler”
  • “küçük değilmişim, küçük değilmişsin, küçük değilmiş, küçük değilmiş, küçük değilmişsiniz, küçük değilmişler (değillermiş)”
  • Suçlanan ben-miş-im. < ben imişim
  • Meğer sen ne çalışkan-mış-sın. < çalışkan imişsin
  • Adam yirmi yıldır evine hasret-miş. < hasret imiş


Leave A Reply