Demir Nedir? Sözlük Anlamı

0
Advertisement

Demir ne anlama gelir? Demir kelimesinin terimler sözlüklerindeki anlamı, deyimler ve birleşik kelimelerin anlamları nedir?

1. Atom numarası 26, atom ağırlığı 55,847, yoğunluğu 7,8 olan, 1510 °C’de eriyen, mavimtırak esmer renkte, özellikle çelik, döküm ve alaşımlar durumunda sanayide kullanılmaya en elverişli element (simgesi Fe)
2. Bu elementten yapılmış
“Hemşiresiyle rıhtımın kenarındaki demir kanepeye oturdular.” – P. Safa
3. Bu elementten yapılmış parça
“Ocak demiri. Kapı demiri. Pencere demiri.”
4. Ayakkabı topuğuna veya ayakkabı burnuna aşınmayı önlemek için çakılan, özel olarak yapılmış madenden parça
5. Güçlü, kuvvetli, sert
“O kadar çabuk uyanmıştı ki kalbinin demir bir elle sıkıldığını duydu.” – S. F. Abasıyanık
6. Çıpa
“her nesnenin, her kişinin değiştirilemeyen bir özelliği vardır” anlamında kullanılan bir söz
“nem demiri nasıl paslandırıp çürütürse gam da insanı öylece yıpratır” anlamında kullanılan bir söz
1. gemi yola çıkmak için çıpasını denizden çekmek, gitmeye hazırlanmak
2. ölmek, çekip gitmek
“Artık demir almak günü gelmişse zamandan / Meçhule giden bir gemi kalkar bu limandan” – Y. K. Beyatlı
3. sıvışmak, gitmek
1. gemi çıpasını denize salmak
“Açıkta demir atmış kotrayı görüyor musun?” – F. R. Atay
2. bir kimse bir yerde uzun süre kalmak
1. çok sağlam
“Ben akide yemedim, gönlümde yumuşaklık yok, midem demir gibi.” – H. R. Gürpınar
2. çok güçlü, çok kuvvetli
“Demir gibi kolları vardı.” – S. F. Abasıyanık
gemi rüzgâr veya akıntı yüzünden çıpasını sürümek
“her iş zamanında ve uygun durumda yapılır” anlamında kullanılan bir söz
“Uzun hoca bu son sözünde pişman oldu. Demir tavında dövülür ama bu demir o demir mi?” – K. Tahir
demirini almış ve kalkmaya hazır (gemi)
demir zincirle bağlamak
İki çeneklilerden, ana yurdu Avustralya olan bir veya iki evcikli bir ağaç (Casuarina)
1. Bir yerde kullanılan, bir yere kayıtlı olan, bir görevliden öbürüne teslim edilen dayanıklı eşya
“Salonun demirbaşı olan piyano, yağmurlu günlerde çocukların eğlenmesi için kullanıldı.” – A. Kutlu
2. Bu nitelikte olan
“Demirbaş gereç. Demirbaş dolap.”
3. Bir yerin eskisi, emektarı olan (kimse)
“Her romancının bütün romanlarında değişmeyen demirbaş bir kişisi var: kendisi.” – A. Ağaoğlu
Güçlü kuvvetli (kimse)
Toprak üzerinde yatık olarak bulunan, boynuz biçiminde dikenli çiçekleri küçük ve açık sarı renkli bir tür bitki (Tribulus terrestris)
Demir yolu
1. Baklagillerden, odunu oldukça sert olan, sıcak iklimlerde yetişen bir ağaç (Tamarindus indica)
2. Bu ağacın meyvesi
3. Demirhindi şerbeti
4. sıfat Pinti, hasis
Mıknatıs
Irmaklarda gemilerin geçmesine engel olan kayalık yer
Kutup Yıldızı
1. Siyah, beyaz karışık griye yakın renkte at donu
2. Bu renkte olan (at)
1. Başa çıkılması güç kimse
2. Başarılması çok güç iş
Demirin hem doğada görülen hem de sentetik olarak yapılan, değişik kimyasal değer ve renkte bulunabilen oksit biçimi
1. Demirde oluşan pas
2. Bu pasın renginde olan
1- İkinci Dünya Savaşı sonrası soğuk savaş döneminde, batılı ülkelerin kendilerini Doğu Bloku ülkelerinden ayıran sınıra ve bu ülkelere taktıkları ad

2- Sahne ile izleyicilerin bulunduğu salonu yangın tehlikesinde birbirinden ayıran, demirden yapılmış perde

Madenî para
1. Gri
2. Bu renkte olan
Geminin bir limanda demirlemek için ödediği vergi
Sülfürik asidin kimyasal formülü Fe2(SO4)3 olan demir tuzu ve bunun hidrojenle işlenmiş biçimi
Limanlarda gemilerin demir atmasına ayrılmış yer
Demir yolu görevlisi
1. Lokomotif, vagon vb. demir tekerlekli taşıtların üzerinde hareket ettiği, paralel iki ray döşenerek yapılan bir yol türü, tren yolu, demir hat
“Bu demir yolu, Eğrikaya’dan, keçi yurdu önünden, dereyi aykırılar.” – M. Ş. Esendal
2. Bu yolla yapılan taşımacılık sistemi
Güçlü kuvvetli (kimse)
Dövme demir
Yüzü yay biçiminde bir keser türü
Haddeden geçirilmiş demir
Geminin sert, fırtınalı havada demir atma konumunda çevreye zarar vermemesi, rüzgâr ve akıntı yüzünden geniş bir alanda çok yer kaplamaması için baştaki her iki göz demirini atma
İnşaatlarda kullanılan, üzerinde yiv bulunmayan demir
Tüfek
“Yiğitlik, delikli demirin çıkışından sonra mı hapı yuttu? Yoksa insanların akıllılaşmasıyla nasıl olsa hapı yutacaktı da, delikli demirin çıkışı bir vesile mi oldu?” – N. Hikmet
Yumuşak bir demir türü
İçinde % 2’den % 6’ya kadar karbon bulunan bir demir karbon alaşımı, font (I), pik (I)
Bir tür sert demir
Hasır çelik
Marangozlukta ağaç delmek için kullanılan çelik araç
Demir çelik fabrikalarında, izabe tesislerinde maden cevherinden veya hurdadan döküm sonu elde edilen ham kütle, kütük
Nervürlü çelik
Tekneyi bağlamak için buz çatlağı arasına takılan tek sivri uçlu demir
Gemilerin baş tarafında bulunan, her zaman kullanılan büyük çıpa
Kazan ızgarasını meydana getiren demir çubuklardan her biri
Bir kapıyı kapadıktan sonra dışarıdan açılmaması için duvarla kapı arasına konan demir destek
“Sonra kol demirinin usulca kaldırıldığını duyduk ve aralanan kapıdan içeriye süzüldük.” – R. H. Karay
Dik açı biçiminde üretilmiş demir
Pullukta, uç demirinin kaldırdığı toprağı ters çeviren demir
Sanayide kullanılan L biçiminde bükülmüş demir çubuk
Özek ağacını arabaya bağlayan demir
Sabanın toprağı yarmaya yarayan taban kısmına takılan demir
Kapı menteşelerinin altta kalan erkek bölümü

Leave A Reply