Amasya Antlaşması Hakkında Bilgi

0
Advertisement

Amasya Antlaşması ne zaman ve kimler arasında gerçekleşmiştir? Amasya Antlaşmasının içeriği, sonuçları hakkında bilgi.

Amasya Antlaşması

Amasya Antlaşması; Osmanlı Devleti ile İran’daki Safevi Devleti arasında imzalanan barış antlaşmasıdır (29 Mayıs 1555).

Osmanlı Devleti 16. yüzyılın başlarında İran ile savaş halindeydi. 1534’te Tebriz, 1535’te Bağdat Osmanlılarca alınmış, sonradan Tebriz Sa-fevilere geçmiş, Bağdat Osmanlılarda kalmıştı. I. Süleyman (Kanuni) 1548’de İran’a yeni bir sefer düzenledi. Tebriz ve Van’ı ele geçirdi. İkinci vezir Ahmed Paşa’yı, İran şahı I. Tahmasb’ı destekleyen Gürcistan’a gönderdi. Kısa bir sürede, başta Tortum, Akçakale olmak üzere, 20 kadar önemli kale Osmanlılara geçti. Osmanlı ordusunun İstanbul’a dönmesini fırsat bilen I. Tahmasb, Erciş, Adilcevaz, Bergiri ve Ahlat kalelerini ele geçirmeye çalışırken, oğlu İsmail Mirza da Erzurum yöresinde önemli başarılar kazandı. Bu gelişmeler sonunda I. Süleyman 1553’te Nahçıvan seferi adıyla anılan Doğu harekâtını başlattı. Şirvan’a girerek Revan, Nahçıvan ve Karabağ yörelerini ele geçirdikten sonra geri döndü. Erzurum’da bulunduğu sırada I. Tahmasb’ın elçisi Şah Kulu Ağa ona anlaşma önerisinde bulundu ve iki taraf arasında savaş durduruldu. I. Süleyman Amasya’ya vardığında Safevi elçileri Osmanlı devlet adamlarıyla görüştüler. Bu görüşmeler sonunda 29 Mayıs 1555’te, Osmanlılarla Safeviler arasında 37 yıldır çeşitli aralıklarla süregelen savaşa son veren Amasya Antlaşması imzalandı.

Antlaşma, Osmanlılarla Safeviler arasındaki ilk yazılı sözleşmeydi. Bu antlaşmayla Azerbaycan ile merkezi olan Tebriz, Doğu Anadolu ve Irak-ı Arab Osmanlılarda kalıyor, ayrıca İranlı hacıların Bağdat’ı ziyaret etmesine izin veriliyordu. Amasya Antlaşması Osmanlı Devleti’ne, Anadolu’ nun savunulmasında önemi olan Doğu Anadolu’yu kazandırdı; ayrıca Hint ticaret yolunun geçtiği Irak bölgesinin ele geçirilmesini de sağladı. Antlaşma I. Tahmasb’ın 1576’da ölümüne değin 20 yıl geçerli kaldı.

Advertisement

Leave A Reply