Bebeklerin ağlama nedenleri nelerdir? Bebekler ağlayınca ne yapılmalıdır, bebeklerin ağlaması hakkında bilgi.
Bebekler Neden Ağlar?
Bir bebeğin ağlamasını durdurmanın sihirli formülünü ne yazık ki, henüz kimse bulamamıştır. Ama gerçekten yararlı olan, denenmiş ve yararı görülmüş pek çok öğüt vardır: Bunlardan biri belki işinize yarayabilir.
Bebek ağlaması, hele sinirleri son derece gerilmiş, bu çığlık sesleri durmazsa akıllarını yitireceklerini düşünmekten kendilerini alamayan yeni anne-babalar için, belki de dünyanın en kötü seslerinden biridir. “Böyle bir şeyin başımıza gelmesi için acaba ne günah işledik?” diye düşünürler. Zaman zaman siz de bu duyguya kapılıyorsanız, kendinizi toparlayın. Unutmayın ki bütün bebekler ağlar ve ağlayan bebeklerin sesi, anne-babaları yüzyıllardır çılgına çevirip durmaktadır.
İLETİŞİM KURMAK AMAÇLI AĞLAMA
Aslında bebeğin ağlaması kaçınılmaz bir şeydir; çünkü yeni doğmuş bir bebeğin, sizinle iletişim kurmasının, herhangi bir sıkıntısını size anlatmasının tek yolu ağlamaktır. İster açlık ya da aşırı yorgunluk gibi açıkça belirli bir nedenden ötürü, ister yalnızca kendisinin bildiği gizli bir nedenden ötürü mutsuzluk hissetmesi durumunda, o sinirleri törpüleyen, avaz avaz haykırışlarla ve mosmor olmuş küçücük yüzle karşı karşıya kalacaksınız. Aslında, sorunun ne olabileceğini tam olarak anlamaya çalıştığınız sırada, bir yerlere kaybolmadığınızı, oralarda olduğunuzu gösteren sevecen bir okşama, tatlı sözcükler, büyük bir olasılıkla sorunu önemli ölçüde ortadan kaldıracaktır. Ama, hele yorgun ve sinirleriniz ayağa kalkmış durumdayken onu değil okşamak, öylece bırakarak alıp başınızı bir yerlere kaçmak duygusuna kapılmamanız, gerçekten kolay değildir.
EN İYİSİNİ BİLEN KİM?
Anneniz, babanız, kayınvalideniz, kayınpederiniz ve arkadaşlarınız, sık sık size, çocuğunuzun her ağlayışında onu rahatlatmaya koşarsanız, “belayı kendi başınıza kendiniz sarıyor olacağınız” konusunda uyarılarda bulunurlar; oysa bu davranışınız, yalnızca gürültüyü durdurmak yolunda bir çaba değilse, içinizden gelen, üzülen yavrunuzu avutma içgüdüsüdür. Ne var ki, bebeğinizin ağlaması da büyük bir olasılıkla bu yanıtı almaya, annenin ya da babanın koşup, ağlamasını durdurmak için gelmelerine yöneliktir. Bebeğinizin ağlamalarına kulak asmazsanız, gerçekten de bebeğiniz çok geçmeden ağlamalarının boşuna olduğunu anlayacak ve bu huyundan vazgeçecektir. Bununla birlikte, bebeklerle ilgili araştırmalar yapan birçok psikolog, bir bebeği ağlar durumda bırakmanın, sonunda ağlamasını kesmesine yol açtığını, ama böyle yapmakla aslında ilgi istemekten vazgeçtiğini öğrendiğini, bunun karşılığında da, yaşamının birinci yılında son derece önemli bir deneyim olan sevgi ilişkileri kurma yeteneğinin zarara uğrayabileceğini ileri sürmektedirler.
Bu kuramı ister paylaşın ister paylaşmayın, bebeğinizin katılırcasına ağlamasını duyup da, hiçbir şey yapmadan öylece oturup beklemek, size katlanılmaz bir şey gibi gelebilir. Neyse ki, bebeğin yanına gitmeniz, hem bebeğiniz için, hem de sizin için iyi bir şeydir. Sizin açınızdan, ağlamasına hemen ve güven verici biçimde yanıt verirseniz, ağlamasını duymazdan geldiğiniz zamankinden daha kısa keseceği için, yaşamınızı kolaylaştıracaktır. Bebeğiniz, yaşamının ilk haftalarında mutsuzluk ya da rahatsızlıktan çok, iletişim gereksinmesinden ötürü ağlar. Dolayısıyla, ağladığı zaman yanına giderseniz, onu rahatlatır, onunla konuşur, ona gülücükler yaparsanız, hattâ kaşlarınızı çatıp hafifçe paylarsanız, bu yaptıklarınızın size isteklerini anlatabilmenin daha etkili yolları olduğunu çabucak anlar ve bunları kopya etmeye başlar. “Sıkılıyorum”dan “korkuyorum”a, “çok ısındım” ya da “üşüyorum”a kadar her gereksinmesini dile getirmek için elinde ağlamaktan başka çare olmadığı aşamadan kurtulduğu zaman, belki o da, en az sizin kadar rahatlayacaktır.
KARIN AĞRISI
Bazı bebekler karın ağrısı çektikleri için ağlarlar. Bu ağrı, büyük sıkıntı çekmelerine -anne-babalarının da! – yol açar. Ağlamalar, çok uzun sürebilir.
- • Bebeğin ağlamasını hiçbir şey durdurmayacaktır; ama onu gene de kucağınıza alıp, kollarınızda sallayın. Kendisini ağrısıyla yapayalnız ve yüzüstü bırakılmış hissetmemesini sağlayın.
- • Bebeğiniz karın ağrısı çekiyor diye suçluluk duygusuna kapılmayın. Ağlaması, sizin kötü anne-baba olmanız anlamına gelmez.
- •Sabırlı olun, dayanıklı olun. Hep böyle gitmeyecektir. Bebeklerin karın ağrıları genellikle üç aylık olduklarında kesiliverir. Bir gece birden, ağlamadığını görürsünüz. Artık yalnızca üşüdüğünü, altının ıslak olduğunu ya da acıktığını size anlatmak için ağlayacaktır.
FARKLI BİR DİL
Konu açılmışken, bebeklerin gereksinmeleri için farklı ağlamaları olup olmadığına bir göz atmak yerinde olur. Bazı uzmanlar, böyle olduğunu düşünmektedirler. Bazılarıysa, bu düşüncenin saçma olduğunu ileri sürmektedirler. Bu görüşler bir yana, bebeğinizin “acıktım” ağlaması ile “yoruldum” ağlamasını (bebekler, uzun süre uyanık kalmaktan yorulabilirler) ayırt edebildiğinizi düşünüyorsanız, yaşamı biraz daha kolay bulabilirsiniz. Ama bunun için, sağduyunuza ve deneme yanılma yöntemine dayanmaktan başka çareniz yoktur.
Deneyebileceğiniz ilk şey, “acıktı mı acaba?” sorusuna yanıt aramaktır. Acıkma, ağlamanın en yaygın nedenidir. Dölyatağında, karnınızın derinliklerinde olduğu sırada, bebeğinizin besini sürekli olarak sağlanıyordu ve buna alışmıştı. Bu yüzden “meme saati” olsun olmasın, yiyecek için bol bol ağlamasına şaşmamanız gerekir. Deneyler, bebeklere en büyük rahatı sağlayan şeyin, midelerinin dolu olduğunu hissetmeleri olduğunu göstermiştir. Dolayısıyla da, her istediği zaman karnı doyurulan bir bebeğin ağlaması olasılığı, karnının doyurulması için belirli bir saati beklemek zorunda olan bir bebeğinkinden çok daha azdır.
Bu arada, doyurulmayı beklerken ya da sizin çözemediğiniz bir sıkıntısı varken, bebeğiniz açsa, parmağını ya da emziğini emerek de rahatlayabilir. Gerçekten açsa, kuşkusuz emzikle aldanmayacaktır; ama siz biberonunu hazırlarken, emzik, onu avutacak bir araç olabilir.
HERKESİ MUTLU TUTMAK
Sıcak ya da soğuk da, çoğunlukla bebeğin rahatsız olmasına neden olur. Küçük bir bebek, kendi beden ısısını kendi düzenieyemediği için, kolaylıkla üşür. Bebek odasının ideal ısısı ilk ay için 24°C, sonrası için 18°C – 20°C’tır.
Bu sıcaklıkta ısıtılan ev, ailenin öbür üyelerine çok sıcak gelirse, biraz düşürüp, bebeğinizin üstündeki battaniye sayısını ayarlayarak onu gereken sıcaklıkta tutun. Gereğinden çok ısınıp ısınmadığını ya da üşüyüp üşümediğini, elinizi ensesinden sokarak kolayca hissedebilirsiniz; terden ıslanmışsa, üstündekilerden bazılarını kaldırın; derisi soğuksa, bir ya da iki battaniye daha örtün.
Bir bebeği bir şalla ya da pamuklu bebek battaniyesiyle sarmalamak da, sıcak ve rahat olmasını sağlamanın başka bir yoludur ve sevimli bir güven duygusu içinde olmasına yol açar; aslında ağlamalarının birçoğu da zaten, işte bu güven duygusu içindir.
Aslında, ister uyurken ister uyanıkken, bebeğin herhangi bir şeyle yakın temas durumunda olması, çoğunlukla ağlamasını keser.
Burada sorun, sizin onu bütün gün kucağınızda tutamayacak, durmadan sallayamayacak olmanızdır. Ama göğsünüze asacağınız bir askı içinde onu hafif ev işlerini yaparken taşımanız -bu size tam hareket etme olanağı sağlar- iyi bir seçenek olabilir: Bebeğiniz size yakın olmakla ve beden hareketlerinizi hissetmekle rahatlarken, siz de toz almak gibi işlerinizi görebilirsiniz.
YATAK YETMEDİĞİ ZAMAN
Bebeğinizin uyumasına engel olabileceği ve avaz avaz ağlamasına yol açabileceği için. aşırı yorgun olmamasına dikkat etmeniz önemlidir. Bu durumda bile, onu sıkıca sarmak, sinirlerini -doğal olarak sonunda sizinkileri de-yatıştırır.
Ağlaya ağlaya uyuya kalması için bir başına bırakılan bir bebek, çoğunlukla yalnızca bitkin düşecek ve daha sıkıntılı, rahatlatılması daha zor duruma gelecektir. Bebeğiniz ağlarsa, hemen kucağınıza almadan önce, ona yakın temasın rahatlığını vermek için, elinizi göğsünün ya da sırtının üstüne koyup, hafif hafif ovalayın; onu rahatlatıyorsa, karyolasını sallayın; ninni söyleyin ya da tatlı sözler söyleyin. Yumuşak, rahatlatıcı bir müzik çalmak da iyi bir seçenek olabilir.
Bebeğiniz büyüdükçe, daha az uyuyacaktır; çoğunlukla, yatağında sırf canı sıkıldığı için ağlayabilir. Onu tek başına uzun uzun tavanı seyretmeye bırakırsanız, odada birileri olmasını ya da yanında oyalanacağı bir oyuncak bulunmasını istediği için ağlamasında şaşılacak bir yan yoktur.
Karyolasının üstüne asacağınız hareketli oyuncaklar, onun için bakılacak, yakalamak istenecek, dolayısıyla da oyalanacak şeylerdir. Ama en iyi eğlence, anneyi seyretmektir. Uyandığında, bebeğiniz sizin yanınızda olmaktan mutluluk duyar; sallanan bir beşik alıp, uyanık olduğu saatlerde onu beşiğe aktararak oturma odasında ya da salonda yakınınızda bulundurursanız, beşik ona hem hareket duygusu verir, hem de daha iyi bir görüş alanı sağlar: Ama beşiği yerden başka hiçbir şeyin üstüne koymayın sakın.
YALIN GERÇEKLER
Bebeğiniz sık sık, küçücük dünyasındaki bir değişiklik onda şok etkisi yaptığı için ağlar. Altını ya da çamaşırlarını değiştirmek için soyduğunuzda ağlarsa, bunun nedeni hareketlerinizin sert olması, çıplak kalmasıdır. O sırada ağlamasına engel olmanın en iyi yolu, onu soyarken, bir yandan da tatlı sözler söylemeniz, kendisini açıkta kalmış hissetmemesi için, hemen saracağınız sıcak bir yumuşak havluyu hazır bulundurmanızda.
Bütün bu “ağlamayı kesme” etkinliklerinin yanı sıra, sallama, ninniler mırıldanma, kucakta pışpışlama, öpüp koklama işleri, öbür işlerinize eklendiklerinde yorucu olduklarından, sorumluluğu eşinizle paylaşabilmeniz çok iyi olur. Zaten, kendinizi yorgunluktan bitkin durumda hissederken, çok iyi bir avutucu olamazsınız. “Baba”yı çağırın; siz kendinize bir bardak çay hazırlarken, bebeğe biraz da o baksın. Biraz soluklandığınızda, yeniden “görev” değiş tokuşu yapabilirsiniz.
Özet olarak, bebek ağlaması kaçınılmaz, elden geldiğince sabırla katlanılması gereken şeylerdendir. Çoğunlukla, ağlamasının haklı bir nedeni vardır ve biraz daha büyüdüğünde yerli yersiz ağlamaları da kesilecektir. O günleri beklerken, her ağlayışında, ağlamasına yol açan nedeni bulmak samanlıkta iğne aramaya benzese de, aramayı sürdürün: Ağlaması durduğunda hissedeceğiniz rahatlama ve sessizlik, bu zahmete değer. Bebeğiniz, bebeklerde çok sık ağlama nedenlerinden biri olan hafif karın ağrısından ötürü sık sık ağlıyorsa, bu ağrılar üç ay içinde bütünüyle ortadan kalkacaktır. Dişinizi sıkın.
