Bölgeler ve Ülkeler Arasındaki Etkileşim

0
Advertisement

Bölgeler ve ülkeler arasındaki etkileşim nasıldır, bu etkileşimi etkileyen faktörler, itici güçler, teknolojinin etkisi hakkında bilgi.

Bölgeler ve Ülkeler Arasındaki Etkileşim;

Dünya, birkaç yüzyıl içinde, birbirinden az çok yalıtılmış özerk birimler aşamasından, artık bağımsız mekanların kalmadığı bir dünya aşamasına gelmiştir. Ancak bu dünya mekanı homojen değildir. Dünya ekonomisinin işleyişindeki rolleri ve yerleriyle farklılaşan mekanlardan oluşmaktadır.

Bölgeler ve Ülkeler Arasındaki Etkileşimde Etkili Olan Faktörler ve itici Güçleri:

***Teknolojik İlerlemeler:

Çok uluslu şirketler ve devletler tarafından örgütlenen ve ülkelerin ya da bölgelerin en başarılı oldukları faaliyetlerde uzmanlaşmalarıyla sonuçlanan uluslararası iş bölümü sayesinde az mesafeye bağlı maliyet ile zaman kaybındaki azalma ve uzmanlıkların uluslararasılaşması sayesinde çok uluslu şirketlerin etkinliklerini çıkarları doğrultusunda tüm dünyaya yaymaktadır. Bunun sonucunda bir şirketin merkezi Fransa’da bilgisayar yönetimi Hindistan’da ve fabrikaları bir başka ülkede yer alabilmektedir.

Advertisement

***Finans Piyasalarının ve Çok Uluslu Şirketlerin Küreselleşmesi:

Uluslararası finans sistemi, ağların birbirlerine bağlanması sonucunda tek bir pazara dönüşmüştür. Yatırımlar çoğunlukla Kuzey Yarımküre’de gerçekleşirken günümüzde Asya’nın ve Güney Amerika’nın yeni sanayileşmiş ülkelere yönelen yatırımların hacminde artış gözlenmektedir. Bu durum yeni sanayileşmiş ülkelerin dünya sistemiyle bütünleşmekte olduğunu kanıtlamaktadır.

***Dünya Ticaret Örgütü:

1994 yılında kurulan Dünya Ticaret Örgütü (WTO) özellikle gümrük vergilerinin düşürülmesini destekleyerek ticari ilişkilerin liberalleşmesi ve uluslararası ticaret kurallarının birleştirilmesi için çalışmaktadır. Dünya Ticaret Örgütü’nün denetimi ABD, Japonya ve Avrupa Birliği ülkelerinin elindedir.

***Bölgesel Örgütler:

Etkili olmak ve dış baskılara karşı koyabilmek amacıyla belli bir ekonomik ağırlığa ulaşma gereksinimleri sonucunda bölgesel örgütler doğmuştur.

Advertisement

***Ulaşım Ağı:

Teknik ilerlemeler, insanların hareketliliği ve bölgesel ya da uluslararası örgütler, dünya genelinde ticari ilişkilerde yaşanan artışın hem nedeni hem de sonucu olmuştur. Tüm bu etkenler, devletler tarafından desteklenmiş dünya çapında ulaşım ağlarının oluşturulmasına katkıda bulunmuşlardır.

UYARI!

Bölgeler ve ülkeler arasındaki etkileşimde etkili olan faktörler dünyanın hem küreselleşmesinde hem de kıtaların birbirine bağımlı topraklar olmasını sağlayan yeni coğrafi bölgerin oluşmasına neden olmuştur. Örneğin; sanayi bölgesi gibi.

***Ticaret Bölgeleri:

Mal, hizmet, sermaye ve bilgi alışverişinde yaşanan dünya çapındaki güzlü ve düzenli bir artış yirmin-ciyüzyılın ikinci yarısına damgasını vurmuştur. Bu artış, özellikle de nüfus artışı, yaşam düzeyindeki yükselme, teknolojik ilerlemeler, çokuluslu şirketlerin stratejileri ve Dünya Ticaret Örgütü gibi uluslararası örgütler çevresinde uygulanan politikalarla açıklanır.

UYARI!

Kıtalararası ilişkiler öncelikle ABD, Japonya ve Avrupa Birliği ülkeleri arasında gerçekleşmektedir.

***Ulaşım Bölgeleri:

Taşıma araçlarında gerçekleşen teknik dönüşümler, ticari ilişkilerin ve insan hareketliliğinin boyutlarını belirleyen temel etkenlerden biridir. Daha fazla yük taşıyabilmek için taşıma araçlarının uzmanlaşmasına ve yük kapasitelerinin arttırılmasına gidilmiştir. Belirli amaçlara yönelik gemiler, devasa petrol tankerleri, sıvı gaz taşıyan gemiler, konteynır taşıyan gemiler çok amaçlı şileplerin yerini almışlardır.

Malların dörtte üçü deniz yoluyla taşınmaktadır. Bu durum, denizyollarının ve limanların siyasal ve ekonomik açıdan ne kadar büyük önem taşıdığını göstermektedir.

Advertisement

Karayolları ağı, kıtalara göre eşitsiz bir biçimde gelişmiştir. Kuzey Amerika ve özellikle Avrupa, karayolları ve demiryolları arasında yoğun ilmiklenmeyle dikkat çekmektedir.Karayolları esnekliği nedeniyle en çok tercih edilen taşımacılık biçimi haline gelmiştir.

***Turizm Bölgeleri:

Uluslararası turizm 1950 yılında yalnızca 25 milyon kişiyi ilgilendirmekteydi. Günümüzde bu sayı 530 milyonun üzerine çıkmıştır. Turizm, yirminci yüzyılın sonunda önemli bir sosyal ve ekonomik olgu durumuna gelmiştir. Yaşam düzeyinin yükselmesi, sosyal düzenlemeler, ulaşım araçları ve reklamcılıkla kazanan eğlence ekonomisi üçüncü sektörün önemli unsurları haline gelmiştir.

Turistlerin en çok ziyaret ettiği ülkelere bakıldığında turizmin, bu ülke gelirlerinin önemli bir bölümünü oluşturduğu görülmektedir.

Günümüzün küreselleşen düyasında turizm, dünya ekonomisini düzenleyen mekanizmaların tam anlamıyla içinde yer almaktadır.


Leave A Reply