Gana Tarihi, Batı Afrika’da Bir Ülke Olan Gana’nın Tarihçesi

0
Advertisement

Batı Afrika’da oldukça köklü bir ülke olan Gana tarihi, Gana’nın tarihçesi, Ganalılar, tarihte Gana hakkında bilgi.

Gana Bayrağı

Kaynak : pixabay.com

15. yüzyıla kadar Batı Afrika’ da, politik ve ekonomik güç, Büyük Sahra’nın güneyinde kalan Batı Sudan Bölgesi’ndeki büyük krallıkların elindeydi. 13. yüzyıl başlarında Altın Kıyısı ile Sudan arasında iki önemli ticaret yolu oluşturuldu. Bunlardan ilki, eski Gana Krallığı ve onun uzantısı eski Mali’ye doğru kuzeybatı yönünde uzanan ve Mandingolu tüccarlar tarafından kullanılan yoldu. Hausalı tüccarların elindeki ikinci yol ise Hausaland ve Kanem’e doğru kuzeydoğu yönünde uzanıyordu. İlk önemli Akan toplulukları olan Bono, Banda, Gonjaların ortaya çıkması, 13. yüzyıla rastlar. Eski Gana ve Mali krallıklarının etkisinde kalmış olan bu topluluklar, daha güneyde yaşayan, içlerinde Aşantilerin de bulunduğu küçük toplulukların gelişmesinde rol oynadılar. 15. yüzyılda, bugünkü Gana topraklarının kuzeyine Dagomba, Maprsui, güneydoğusunda ise Ga, Adangbe, Eve toplulukları yerleşti. 15. yüzyılda Portekizli gezginlerin bugünkü Gana kıyılarına ulaşmasıyla bölgedeki durum değişti. 16. yüzyılda Fransız, İngiliz ve Hollandalı tüccarlar, Portekizlilerin bölgede kurdukları üstünlüğe son verdiler. 1637-1642 arasında Hollandalılar, Portekizliler’in tüm kalelerini ele geçirdiler.

Aşanti tehlikesi, 1850’de Danimarkalıların, 1872’de ise Hollandalıların bölgeden ayrılmasına Altın Kıyısı’nda egemen tek Avrupalı güç olarak İngilizlerin kalmasına yol açtı. 1873-1874’te, İngilizler, Aşantileri yenerek, kıyıdaki toplulukları birer İngiliz sömürgesi durumuna getirdiler. 19. yüzyılda İngilizlerle Aşantiler arasında geçen 7 savaş, 1901’de Aşantilerin İngiliz sömürgelerine katılmasıyla son buldu. Yine aynı yıl, Büyük Britanya, Aşanti topraklarının kuzeyindeki bölgelerle, 1922’de, Almanların elinde bulunan Togo’nun batı bölümünü ele geçirdi. Gana 1925’e kadar Büyük Britanya’nın atadığı bir vali tarafından yönetildi.

ilk bağımsızlık hareketleri, Dr. Joseph Danguah öncülüğünde başlatıldı. Danguah, 1946’da, Birleşik Altın Kıyısı Topluluğu’nu (UGCA) kurdu. 1948’de büyük kentlerde başlatılan ayaklanmalar, sömürge yönetiminin, anayasada yapılacak değişiklikler için tümüyle Afrikalılardan oluşan bir danışma kurulu atamasıyla sonuçlandı. 1951’de yapılan seçimlerde Kwame Nkrumah’ ın Halk Kongresi Partisi (CPP), oylarının büyük bir bölümünü alarak İngiliz Uluslar Topluluğu ve Birleşmiş Milletler’e üye bağımsız bir ülke konumu kazandı. Aynı yıl, 1956’daki bir halk oylamasıyla Altın Kıyısı ile birleşme kararı alan İngiliz Togosu da Gana’ya katıldı. Böylece Gana, Siyah Afrika’da bağımsızlığını elde eden ilk sömürge oldu.

Gana

Kaynak : pixabay.com

1 Temmuz 1960’ta Gana’da cumhuriyet duyuruldu. Nkrumah, Devlet Başkanı seçildi. Karşıt görüşlülere ödün vermeyen Nkrumah, partisini, ülkenin tek politik gücü durumuna getirdi. 24 Şubat 1966’da, Nkrumah’ın ülke dışında olduğu bir sırada, polis ve askeri güçlerin ortaklaşa düzenlediği bir darbeyle hükümet düşürüldü, Halk Kongresi Partisi’nin yönetimine son verildi. Darbeden sonra yönetim General Joseph Ankrah başkanlığındaki Ulusal Kurtuluş Konseyi’ne (NLC) geçti. 1969’da, siyasal partilerin kurulmasını, genel seçim yapılmasını öngören bir anayasayla parlamenter rejime geçildi. Seçimleri, Kofi Busia başkanlığındaki Gelişim Partisi kazandı. Ancak, Busia’nın izlediği ekonomi politikası da başarısızlığa uğrayınca, 13 Ocak 1972’de ordu yeniden yönetime el koydu. Yarbay Ignatius Açiempong önderliğindeki bir askeri darbeyle hükümet düşürüldü. Ulusal Kurtarma Konseyi’ni kuran Açiempong, 1979’da sivil yönetime geçileceğine söz verdi.

2 Temmuz 1978’de, baskı yoluyla Açiempong’u görevden uzaklaştıran Genelkurmay Başkanı W. Fred Akuffo, yönetime el koydu. Ancak, 4 Haziran 1979’da, Hava Yüzbaşısı Jerr J. Rawlings’in düzenlediği bir askeri darbeyle düşürüldü. Rawlings, içlerinde Açiempong, Akuffo, Afrika’nın da bulunduğu önde gelen askeri yöneticileri kurşuna dizdirdi. Akuffo yönetimi tarafından başlanan sivilleştirme çalışmalarına hız verildi. Haziran sonunda yapılan seçimleri, Ulusal Halk Partisi kazandı. Parti Başkanı Dr. Hilla Limann, Temmuz 1979’da yapılan devlet başkanlığı seçimlerinde de çoğunluğu sağlayarak cumhurbaşkanı seçildi. Sivil yönetim, bağımsızlıktan bu yana yaşanan ekonomik, sosyal ve politik bunalımlara somut çözümler getiremedi. Bunun üzerine, 1979’da yönetimi sivillere bırakmış olan Jerry Rawlings, devlet başkanlığını yeniden ele aldı. 3 sivil, 4 askerden oluşan geçici Ulusal Savunma Konseyi yürütme erki görevlerini üstlendiler. (Aralık 1981)

Advertisement

Leave A Reply