Howard Hughes kimdir? Howard Hughes hayatı, biyografisi, çalışmaları, havacılık alanındaki başarıları, hakkında bilgi.
Howard Hughes; (d. 24 Aralık 1905, Houston, Texas – ö. 5 Nisan 1976, Texas’ın güneyinde bir uçakta), ABD’li sanayici, havacı ve film yapımcısıdır. Büyük servetini harcama biçimiyle olduğu kadar, gözlerden uzak kalma çabasıyla da ilgi toplamıştır. Pasadena’daki California Teknoloji Enstitüsü’nde ve Houston’daki Rice Teknoloji Enstitüsü’nde öğrenim gördü. Babasının ölümü üzerine 17 yaşında okulu bıraktı ve onun Hughes Tool Company adındaki şirketinin başına geçti. 1926’da Hollywood’a itti. Yönetmenliğini yaptığı Hell’s Angels 1930; Cehennem Melekleri) ve Scarface 1932; Alkapon) filmlerinin yapımcılığını da üstlendi; Jean Harlow’la Paul Muni’yi sinemaya kazandırdı. Daha sonraki The Outlaw (1941; Kanundışı) filmi de Jane Russell’ı ünlendiren film oldu.
1948’de RKO Radio Pictures, Inc. adlı film şirketinin çoğunluk hisselerini satın aldı; 1953’te bu hisseleri sattı. 1954’te bu kez şirketin tamamını satın aldı ve ertesi yıl tekrar sattı. 1957’ye değin yönetim kurulu başkanı olarak kaldı. Havacılık alanında da iş yapan Hughes, California’da Culver kentinde Hughes Aircraft Company adlı uçak şirketini kurdu ve bu şirketten elde ettiği kazançla Howard Hughes Tıp Enstitüsü’nü finanse etti. 12 Eylül 1935’te, tasarımını kendi yaptığı bir uçakla saatte 567, 23 km’lik bir hıza ulaşarak bu alandaki dünya rekorunu kırdı. 19 Ocak 1937’de gene aynı uçakla saatte ortalama 534,28 km hızla Amerika kıtasını baştan başa 7 saat 28 dakikada geçerek bir rekor daha kırdı. Temmuz 1938’de, bir “Lockheed 14” ile dünya çevresini 91 saat 14 dakikada dolaşarak yeni bir rekora ulaştı. 1942’de, 750 yolcu taşıyacak, sekiz motorlu, ahşap bir deniz uçağı tasarımı üzerinde çalışmaya başladı. 1947’de bu uçağı ilk ve tek uçuşunda kendi kullanarak bir mil yol aldı.
Hiçbir zaman dışa dönük bir insan olmayan Hughes, 1950’de tam anlamıyla inzivaya çekildi. Trans World Airlines (TWA) havayolu şirketinin hisselerinin yüzde 78’inin sahibi olarak, antitröst davasında mahkemede bulunmayı reddetti ve böylece kuruluşun yönetimini kaybetmiş oldu. 1966’da TWA hisselerini 500 milyon dolardan fazlasına sattı. Gizliliğe ve yalnızlığa olan eğilimi, nerede olduğuna ve ne yaptığına ilişkin büyük bir ilginin doğmasına yol açtı ve başına türlü dertler getirdi. Bu ilginin doruk noktası 1971’deki skandal oldu. Onun olduğu ileri sürülen anıları yayınevleri toplam 1 milyon dolara satın almış ve sonunda el yazılarının sahte olduğu ortaya çıkmıştı.
Son yıllarında birkaç yardımcısı dışında neredeyse kimseyle görüşmez oldu. Günlerce hiç uyumaksızın çalışıyordu. Kötü beslenme ve aşırı uyuşturucu kullanmaktan fiziksel ve zihinsel olarak son derece zayıf düştü. Tedavi olmak için uçakla Meksika’nın Acapulco kentinden ABD’ye, Houston’a giderken yolda öldü.
Ölümünden sonra mal varlığının yönetilmesi konusunda büyük anlaşmazlıklar doğdu ve çeşitli “vasiyetnameler” ortaya çıktı. Sonradan bunların hepsinin sahte olduğu anlaşıldı.
