Kaside Nedir? Kasidenin Özellikleri Nelerdir? Çeşitleri Nelerdir?

0
Advertisement

Kaside nedir? Kasidenin özellikleri nelerdir? Kaside çeşitleri, kaside hakkında bilgi.

Kaside; en eski Arap şiirinde rastlanan, belli bir amaç için yazılan uzun şiirlerdir. Çoğunlukla övgü (medh) amacıyla yazılırsa da eski Arap şiirinde yerme (hecv – hiciv) yolunda yazılanlar, bir kişi ya da kabileyi yererken ötekini yüceltme gibi dolaylı yoldan hareket edenler de vardır.

Kaside Nedir?

Tür divan edebiyatında kaside, yükse zümre şairlerinin kendilerini göstermek, ilgi bulmak, korunup esirgenmek, koruyucularına minnet ve teşekkürlerini sunmak, belirli olayları şiir yoluyla kutlamak, bir şey istemek, bunun için de güçlü bir kişiyi övmek, bu arada dinsel inançlarını açıklamak amaçlarıyla kullanılmış önemli bir nazım biçimidir. Halk şiirinde hiçbir örneğine rastlanmaz.

Yalnız Tanzimat döneminde Namık Kemal; özgürlük, yurt, ulus, bir ülkü yolunda direniş gibi düşüncelerini kaside biçiminde ifade etti. Teokratik monarşinin zayıfladığı 19. yüzyılda kaside yoluyla şairin geçim yolu araması yavaş bırakıldı, böylece son yüzyılda unutulan bir nazım biçimi oldu. Kasidenin nazım birimi de, öteki arap şekillerinde olduğu gibi, değişmez yapı olan beyittir. Kuramsal olarak 33-99 beyit olması gereken kasidelerin edebiyatımızdaki örnekleri 20 beyitten başlayarak uzar. Şiir, AA BA CA DA gibi ana uyak sistemine bağlı olarak sürer.

Kaside yazmayı gerektiren konular, başlıca şunlardır: Tanrının birliğini şükürle anma, Tanrıya yakarış, Peygambere övgü, ilk dört halifeyi (özellikle Ali’yi) yüceltme, mezhep ulularını övme, pedişah-sadrazam, şeyhülislam, kazasker-vezir ve vali gibi zamanın büyüklerini yükselterek onlardan güzelce bir şeyler isteme, düğün-saray-savaş gibi bazı olay ve yapıların özelliklerini betimleyerek büyüklere yaranma; yitirilmiş değerleri ölümlerinden sonra anarak yakınma (mersiye), bazı aşağılık kişileri sertçe yerme (hicviye).

Advertisement
Klasik kasidenin hemen hemen kesinleşmiş bir planı vardır:
  1. Nesib, teşbib adı verilen bir betimleme bölümü (ramazan, bayrak, bahar, bir kent, kılıç, güneş, gül, yaz, güz, kış, at, sümbül, lale…)
  2. Asıl konuya uygun bir çağrışımla başlama (…girizgâh beyti),
  3. Övgü (medhiye bölümü),
  4. İstenirse aynı vezin ve kafiyede bağımsız bir gazelin eklenişi (tegazzül),
  5. Şairin kendisini övmesi ve bazı ilgilerle değerlere layık olduğunu belirtmesi (fahriye),
  6. Dilek ve dua bölümü (bitiriş).

Gazellerde olduğu gibi kasidelerde de ilk beyte matla; son beyte makta’; en seçkin satırlarına beyt-ül kasid denir. Şairin adını (mahlas) andığı beyit sonlara yakındır (buna tac denir). Arada istenirse iki dizesi de uyaklı bir beyit kullanılabilir (tecdid-i matla).

Divanların düzenlenişinde kasidelerin yeri, kesinlikle en baştadır. Onlar da övgüye konu olan kavramların (Tanrı, peygamber, halife..) önem sırasına göre dizilirken her şiirin başına nesib ya da övülen kişinin adını belirleyen bir başlık konur: Yazılış amaçlarına göre ad alabilen kasidelerin Tanrı’nın birliğini konu edinenlerine tevhid, Tanrı’ya yakaranlarına Münacaat, Peygamberi övenlerine Na’t, belli kişileri yüceltenlerine Medhiye de denebilir.

Bazı kasideler, övdükleri kişinin adıyla (Sultan Süleyman’a kaside), bazıları redifleriyle (Su kasidesi, Tiğ-Kılıç kasidesi) bazıları kafiyeli dizelerinin yinelenen harfleriyle (Kaside-i Raiye, kaside-i nüniye), bazıları betimleme bölümlerinin belirtilişiyle (Kaside-i bahariye, şitaiye ramazaniye, sayfiye… istanbul kasidesi..) de hatırlanabilir. Sunuluş vesilesi iyi bulunan her kaside, caize denilen bir armağan ve bahşişle değerlendirilir; bu ihsan, bir görev ve rütbe de olabilir.


Leave A Reply